Çiftlerin yaşadıkları sorunlar, iletişimde yapılan yanlışlar ve küçücük problemleri çıkmaza sokmaları beraberinde derin mutsuzluklar getiriyor. Her şeyin sonunda ise, “Biz nerede yanlış yaptık?” sorusu soruluyor.

Kadın erkeğe yetersizlik, erkek kadına değersizlik hissettirir...  Oysa her zorluk aşılır... Mutlu ve uyumlu beraberliğin garantili bir formülü olmasa da ipuçları o kadar da zor olmadığını gösteriyor. Davranış Bilimleri Enstitüsü’nden Uzm. Klinik Psikolog Hejan Epözdemir, “2009 yılı verilerine göre daha geç evlendik, daha az evli kaldık ve daha çok boşandık” diyor. Boşanma nedenleri arasında yüzde 95 oranında geçimsizlik, yüzde 5 oranında ise aldatma, şiddet gibi faktörler yer alıyor. Son zamanlarda, boşanmayı düşünen çiftlerden sık sık “Bizim birbirimizi sevmekle ilgili bir problemimiz yok, biz evliliği sürdüremiyoruz” benzeri cümleler duyduğunu söyleyerek, “Evliliği sürdüremiyoruz” sözünün arkasında, en genel anlamı ile “Aynı ev içinde evliliğin getirdiği sorumlulukları ve evlilik ilişkisi içerisinde birbirimizi taşıyamıyoruz” inanışının bulunduğuna dikkat çekiyor. Aileye yapılacak bayram ziyaretinden, ev işlerine kadar pek çok şey çiftler arasında sorun haline dönüşebiliyor. “Bu süreçte çiftlerin birbirlerine olan sevgi ve saygıları tükenmeye başladığı için ilişki cepten yediği belirtilirken, asıl önemli olanın; sorunun kendisinden çok, çiftlerin en basit güçlükleri bile çözecek bir problem çözme formatını oluşturamamaları ve bu nedenle sorunların içinden çıkılmaz bir döngü halini alması olduğu söyleniyor.

 

Birlikte yaşamak başka

Peki uzun süre birlikte yaşayan uyumlu ve mutlu çiftlerin durumu nasıl açıklanıyor? Epözdemir birlikte yaşamak ve evliliğin birbirinden farklı şeyler olduğuna dikkat çekiyor. Ev içi sorumlulukları söz konusu olduğunda, çiftlerin birlikte yaşaması evlilik ilişkisine benziyor olsa da; evlilik, çiftin beraberliğini meşru kılan ve sosyal yönden farklı boyuta taşıyan bir ilişki olarak görülüyor. Bu noktada işin içine aile, toplumsal değerler ve çocuk gibi çok sayıda faktör giriyor.

 

Suçlamak neden?

Çiftlerin en sık yaptıkları hataların başında, problemi doğuran olayı konuşmak yerine birbirlerinin kişiliklerine saldırmaları ve karşı tarafın soruna ilişkin davranışını genelleştirerek birbirlerini etiketlemeleri geliyor. Hejan Epözdemir, klinik gözlemleri sonucunda, kadınların erkekleri genellikle ilgisiz, anlayışsız, sorumsuz ve duygusuz olup kendilerini baskıyla yönetmeye çalışmakla suçladıklarını; erkeklerin ise kadınları, memnuniyetsiz, her şeyi kafasına takan, olayları çok büyüten, sürekli bir şeylerden şikâyet eden, pinpirikli, sabırsız ve hoşgörüsüz olarak gördüklerini gösteriyor. Bu noktada, kadınların erkeklere kendilerini “Yetersiz”, erkeklerin ise kadınlara “Değersiz” hissettirdikleri görülüyor.

 

Uyumlu musunuz?

 

Evliliğe Hazırlık Projesi kapsamında ele alınan konular şunlar:

Duyguların ifade edilmemesi

Olumsuz

 

Birlikte vakit geçirmekten zevk alma

Olumlu

 

Cinsellikle ilgili konuşmakta zorlanma

Olumsuz

 

Sevgi ve ilginin sözel ve davranışsal olarak gösterilmesi

Olumlu

 

Çiftin cinsel ilişkinin sıklığı ve niteliğinden memnun olması

Olumlu

 

Cinselliğin sadece cinsel birleşme ile sınırlı olması

Olumsuz

 

Kişisel ilgi alanlarına saygı duyma

Olumlu

 

Korunma yolları konusunda anlaşma

Olumlu

 

Cinsel ilişkide partnerlerden birinin diğerine baskı yapması ve zorlaması

Olumsuz

 

Evliliğe hazırlık Projesi

“Evliliğe Hazırlık Projesi, evli, evli olmayan, evliliğe hazırlanan ve boşanmayı düşünen çiftleri kapsayan çok geniş bir proje”... Sorunları kronik hale gelen çiftlerle ilgili “Sorunlara ilişkinin başında derinleşmeden müdahale edilebilir mi? İlişkinin veya evliliğin nasıl biçimleneceğini en başından öngörmek mümkün mü?” gibi sorulara yanıt aranıyor ve çalışmalar yapılıyor. Bu durum evliliğe hazırlık projesinin doğmasına yol açıyor. Bu proje kapsamında yaklaşık 2 bin kişiye ulaşılıyor, İDE adı verilen ve çift uyumunu ölçen bir envanter geliştiriliyor; bunun duygusal-cinsel uyum, çatışma yönetimi, aile geçmişi, karar alma, ebeveynlik tutumları gibi başlıklarla çiftin ilişkisinde önem taşıyan pek çok alt boyutu bulunuyor.

 

Evlilikle ilgili en büyük yanılgılar

    Eşimin bu huyu, ilişkimizdeki şu sorun vs. evlenince düzelir diye düşündüm!

 

    Çocuk sahibi olmak ilişkideki problemleri çözer!

 

    Eşlerin her ikisinin de kariyer yapması ilişkide sıkıntı yaratır!

 

    İlişkim anne ve babamın evliliğindeki gibi olmalı!

 

    Evlilik aşkı öldürür!

 

     Evlilik hayatı, sosyal yaşamı baltalar!

 

     İdeal evlilik (ki bizce böyle bir şey yok)!

 

     Başarılı evliliklerde (ki bizce böyle bir tanım da yok) tartışmalar olmaz ya da çok az olur!

 

     Evliliğin iyi gitmesi çiftlerin her konuda anlaşmasına bağlıdır!

 

     Evli çiftler her şeyi birlikte yapmalıdır!

 

Evliliğin kötüye gittiğinin belirtileri

    Çiftler sürekli tartışıyorsa

 

    En ufak şeyler bile büyük tartışmalara neden oluyorsa

 

    Küçümseme, aşağılama, suçlama, kişiliğe saldırı yani psikolojik şiddet ve\veya fiziksel şiddet varsa

 

    Partnerlerden biri ya da her ikisi de konuşmayı reddedip duvar örerek problemi çözmeye yanaşmıyor ve tamir etmiyorsa

 

    İlişkide partnerlerden biri ya da her ikisi de bilerek ve isteyerek birbirlerinin canını acıtmaya, üzmeye ve sorunları çözümsüz kılmaya başlamışlarsa o evlilik ciddi anlamda çatırdıyor demektir!