Eski Bayrampaşa Cezaevi savcısı Necati Özdemir, Ergenekon sanığı Osman Yıldırım'ın cezaevinde bulunduğu yıllarda gece dışarıda suç işlediği iddiasında gerçeklik payı olduğunu söyledi. Özdemir, "Olmaz da demiyorum, olmamıştır da demiyorum. Olabilme ihtimali çok yüksek" dedi.

Danıştay baskını ve Cumhuriyet gazetesinin bombalanması olaylarının tutuklu sanığı Osman Yıldırım, Bayrampaşa Cezaevi'nde bulunduğu yıllarda gündüz içeride bulunduğunu gece dışarıda suç işlediğini ileri sürmüştü.

NTV, bu iddiaları Bayrampaşa Cezaevi'nde savcılık yapan Necati Özdemir'e sordu.

Eski Savcı Özdemir, Osman Yıldırım'ın iddialarnda doğruluk payı olabileceğini söyledi.

Özdemir, "Özelikle 1990 ile 2000 yılları arasında cezaevinde çok karanlık bir dönem yaşadık. Bu olmaz demiyorum, olmamıştır da demiyorum çünkü olabilme ihtimali çok yüksek" dedi.

Özdemir, 1996-98 yılları arasında görev yaptığı dönemde bazı suçluların dışarı çıkartıldığını bildiğini dile getirdi.

Özdemir, "Cezaevinde olanlar zorla götürülmüyordu ki, bunlar gönüllülerdi. Çıkar ilişkisi... Sadece ödüllendirilmek için değil, belli suçlar işlemek üzere çıkarılıyorlar. Organizasyonlar yapmak üzere çıkartılıyor. Bunlar çatışmalarda, operasyonlarda kullanılıyorlardı" şeklinde konuştu.

Özdemir, o yıllarda hem asker hem de polisin mahkumları kullandığını da sözlerine ekledi.

"ÇIKARMAK MÜMKÜN AMA..."
Cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlülerin bazı operasyonlar için dışarıya çıkarılması iddiasını, 1990'lı yıllarda Diyarbakır'da avukatlık yapmış olan Yaşar Altürk de NTV'ye değerlendirdi.

Altürk, "Hukuta, cezaevindeki tutuklu ve hükümlü polis ya da asker tarafından dışarı çıkarılması var mı?" sorusuna, "Tutuklunun dışarıya çıkarılması geçmiş hukukta da mümkündü şimdiki Ceza Muhakemeleri Kanunu’nda da mümkün. Kanunun 85. Maddesi Cumhuyriyet Savcısı’nın, kendisine suç hakkında açıklamada bulunan şüpheliyi yer göstermesi için dışarıya çıkarması mümkün kılıyor.

Hatta o eski DGM’lik suçlarda, adli kolluk amiri dahi yer gösterme işlemi için bu konuda yetkilidir. Ancak bu konuda mahkemeler karar aldırır. Önceki hukukta da tutuklu cezaevinden tutuklular dışarıya çıkartılırlardı. Dışarıya çıkarma, yer gösterme ve yüzleştirmeyle sınırlıydı. Ancak operasyona katılması hem önce hem de şimdi yasaktır. Dışarıya çıkarılması için izin istenen yazılarda, operasyona katılacağı belirtilmiyordu" yanıtını verdi.

"GEVŞEK DAVRANILMAKTAYDI"
"Güneydoğu’da sizin avukatlık yaptığınız dönemde tutuklular operasyonlarda kulanıldı mı?" sorusuna, "Dışarıya çıkarma belirli kısa sürelerle sınırlıdır. 2-3 saat ya da 1 gündür. Özellikle itirafçı denilenlerin dışarıya çıkartılması halinde günlerce cezaevine dönmediği de belirtilmekteydi. Bu konuda cezaevi kayıtlarının ne derece güvenilir olduğu tartışılabilir. Mahkeme kararı süreyi sınırlandırmaktadır" şeklinde cevap veren Altürk, "Siz böyle bir olay duydunuz mu, tanık oldunuz mu, iddia bazında da olsa böyle vakalar oldu mu?" şeklindeki soruyu da şöyle yanıtladı:

"Elbette efendim. ... iddianamede 'tükenmez kalem', 'gece lambası...' adıyla zikredilen şahısların çeşitli iş ve işlemlere uzun süre katıldıkları Güneydoğu’da bilinmektedir. Bu, bugünkü yasamızda ve geçmişte şahsın tıutuklu olduğu yerle sınırlı bir olay iken,  bu konuda gevşek davranılmaktaydı."