Oyuncu Ata Demirer; senaryosunu yazıp başrolünde oynadığı 'Eyyvah Eyvah'tan sonra yeni filmi 'Berlin Kaplanı' ile yakında karşımızda. Demirer'in bu seferki kahramanı; gurbetçi boksör 'Ayhan Kaplan'. Ünlü Oyuncu; 27 Ocak'ta vizyona girecek olan filminin perde arkasını, sinema sevgisini ve hedeflerini Sinema dergisinden Müjde Işıl'a anlattı...

'Eyyvah Eyvah' serisinin ardından yeni bir karakterle, yeni bir film çekerek risk aldığınızı düşünüyor musunuz?

Aynı yöreden ve aynı karakterlerle 'Eyyvah Eyvah 3'ü yapsaydık; bu hem tembellik olacaktı, belki o iki güzel filmin büyüsü bozulacaktı, hem de iş diziye dönecekti. Başka hikayelerde de başarılı olmak istiyorum. Bu riski almazsam, ilerleyemem diye düşünüyorum.

Sinemadaki hayalleriniz sadece yazmak ve oynamak üzerine mi kurulu?

Evet, ben biraz sabırsız bir insanım. Yönetmenlik başka bir maharet!

SAHNEDEN BEYAZ PERDEYE

'Ayhan Kaplan'ı yaratırken sizi motive eden etkenler neydi?

'Eyyvah Eyvah' ve 'Berlin Kaplanı'nın çıkış noktası aynı; "Sahnede güldürüyorum abi; o zaman ben bu karaktere uzun metraj bir dünya kurayım." 'Hüseyin Badem', sahnede seyircinin en çok güldüğü karakterlerden biriydi. 'Berlin Kaplanı'nda da aynı. 'Tek Kişilik Dev Kadro 2'de gurbetçi vatandaş tiplemesi vardı. Onu da futbolculardan esinlenmiştim. Bir gün Oyunuma gurbetçi futbolcularımız Hakan Balta ve Arda Turan gelmişti. Onların aksanını sempatik bulmuştum. Neyse, "Karakterlerimden hangisine sıra geldi?" diye düşünürken, gurbetçi karakterini kullanmaya karar verdim. "Ne iş yapsın?" derken; TV'de boks maçı gördüm. "Şişman boksör nasıl olur?" dedim bir an. Bu kiloyla zorlandım ama oldu.

BİR BOKS KOMEDİSİ DEĞİL

'Ayhan Kaplan' ne kadar gerçek biri?

Hayli gerçek bir tarafı var. 100'e yakın Almanya ve Hollanda turnesi yaptım; gözlemlerim var. O zaman Ayhan Özçelik, benim güvenliğimle ilgileniyordu. Kendisi bir kickboks şampiyonu, filmde de bir boksörü oynadı. Ayhan bana hem dil, hem de boks öğretti.

'Ayhan Kaplan' Türk 'Rocky'si gibi...

Türk Rocky'si, gurbetçi Rocky gibi benzetmeleri esprili buluyorum. Bir boks filminde olması gereken tüm klişeleri kullandık. Ama bizimki tamamen bir boks komedisi değil. Boks yapan bir adamın ve ailesinin komedisi...

'Hüseyin Badem' mi yoksa 'Ayhan Kaplan' mı size daha yakın geliyor?

İkisinden de bir parça benim içimde yaşıyor. Mesela tanımadığım insanlara karşı biraz 'Ayhan Kaplan'vari bakışlarım vardır. Neşelendiğimde 'Hüseyin Badem'leşirim. 'Hüseyin', 'Ayhan'dan daha akıllı bir adam. Ayhan da ona göre daha cesur. Ama ikisi de iyi insan. Ben çok uğraştım kötü karakterlerde oynayayım diye ama beceremiyorum; elim gitmiyor, karşılıklarını kötü yazıyorum. Bir gün biraz kötü ama sempatik bir adam yazma hayalim var.

NURİ BİLGE'NİN BAZI FİLMLERİNE GÜLÜYORUM

Sinemamızdaki komedi filmlerini nasıl buluyorsunuz?

Cem Yılmaz'ın filmleri beni tatmin ediyor. Bir de 'Çalgı Çengi'de çok güldüm. Onun dışında çok tatmin olduğum bir şey izlemedim henüz. Bazı sanat filmlerinde de çok güzel mizah sahneleri var. Mesela Nuri Bilge Ceylan'ın 'Uzak' filminde; ***** seyreden ev sahibi ve onda kalan kuzeni arasında yaşanan anlar kadar güldüğüm çok az şey oldu hayatımda. Yine Ceylan'ın 'Mayıs Sıkıntısı' filminde, bir şeyle uğraşan dedeye, çocuğun ikide bir soru sorduğu sahne de komik. Dramatik filmlerde de gülünecek çok fazla şey var.

STAND UP VE SİNEMA SEVGİLİLERİM!

Stand-up ve TV döneminde aklınızda hep sinema var mıydı yoksa koşullar mı öyle gelişti?

Sinema hep vardı aklımda. O dönem birkaç filmde oynadım ama sahnede kendim yazıp anlattığım öykülerin lezzetini, o filmlerde alamadım. Kendi dünyamı anlatmak istedim. Bunun yolu da yazmaktan geçiyordu. Sinema ile stand-up benim iki sevgilim. İkisini de eşit seviyorum.