Arşiv Anasayfa Kitaplar Hakkında Bilgi ve Özetler
Sayfalar: 123456789101112131415161718192021222324252627282930313233343536373839404142434445464748495051525354555657585960616263646566676869707172737475767778798081828384858687888990919293949596979899100101102103104105106107108109110111112113114115116117118119120121122123124125126127128129130131132133134135136137138139140141142143144145146147148149150151152153154155156157158159160161162163164165166167168169170171172173174175176177178179180181182183184185186187188189190191192193194195196197198199200201202203204205206207208209210211212213214215216217218219220221222223224225226227228229230231232233234235236237238239240241242243244245246247248249250251252253254255256257258259260261262263264265266267268269270271272273274275276277278279280281282283284285286287288289290291292293294295296297298299300301302303304305306307308309310311312313314315316317318319320321322323324325326327328329330331332333334335336337338339340341342343344345346347348349350351352353354355356357358359360361362363364365366367368369370371372373374375376377378379380381382383384385386387388389390391392393394395396397398399400401402403404405406407408409410411412413414415416417418419420421422423424425426427428429430431432433434435436437438439440441442443444445446447448449450451452
Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: -minel- Date: October 09, 2015, 05:39:28 PM




Güzel bir kitaptı.Annesinin ilgisizliği yüzünden daha çocuk yaşta hem kendisine hem de kız kardeşine bakmak zorunda kalan

Ginger bir gün annesinin çantasında çok miktarda para bulunca kardeşini de yanına alarak Chicago'ya taşınır.

Yanından hiç ayırmadığı bir de heykeli var ki komşularının bile ilgisini çeker.  Zuhahaha Taşındığı apartmandaki karşı komşusunun

polis olması da Ginger'e büyük süpriz olur ve daha ilk günden onunla tartışır.Hikaye bu şekilde başlıyor.Ginger'in geçmişi

insanlarla iletişimi ve güven sorunları nedeniyle başına bir çok olay geliyor ama hikaye mutlu sonla bitiyor.Ve her yeni kitabın

olmassa olmazı +18 konuşma ve sahneler bu kitapta bol miktarda var.  Utanıyorum.  255 sayfalık kısa bir kitaptı yani yazar abartmadan

tekrara gitmeden hikayeyi anlatmış.  Sıkılmadan okuyabileceğiniz bir kitap.Tavsiye ederim .


--------------------


“Ucunu kaldır. Bu koca masayı kendi başıma taşıyamam seni şırfıntı!”

“Hadi oradan. Sadece tek elinle tutuyorsun.”

“Çünkü diğer elimi sana el hareketi çekmek için kullanıyorum.”

“Aynı anda birden fazla şey yapmana karşı çıkamam tabii.”

“Sen papanın annesine bile karşı çıkarsın.”
  Hehehehe


------------



“Yukarıdaki o pislik herif gerçekten bizi polise mi şikâyet etti?”

Orada üniformasıyla duruyordu çünkü bu öğleden sonra bir cenazeye katılacaktı ve kız onun gürültü şikâyeti

yüzünden orada olduğunu sanıyordu.

“O üst kattaki pislik herif benim.”

“Sizi rahatsız ettiğimiz için özür dileriz, memur bey. Gündüz olduğu için kimsenin evde olduğunu düşünmemiştik.”

“Ama ben buradayım. Ayrıca ben bir başkomiserim.”

" Tüh! Attım ama ıskaladım."




Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: Sanem. Date: October 09, 2015, 10:03:11 PM


Gümüş Gölgeler - Richelle Mead (Kanbağı Serisi #5)
Puanım:9/10!


Ve ve ve,işte karşınızda bir zamanlar çok sevmiş,okuyup okuyup doyamamış ve devam kitaplarını iple değil halatla çekmiş olduğum bir serinin o meşhur devam kitabını çıkış tarihinden neredeyse bir yıl sonra okuyarak sizlerle yorumumu paylaşıyorum. (Kurmuş olduğum en uzun cümle oldu galiba.)
Kitabın konusuna değinmek istiyorum.
*Ve seriye daha hiç başlamamış olanlar okumasın diyorum. 😉*
Sydney Sage,bildiğiniz üzere sevdiğinden koparılmış ve çok gizli bir yerde kelimenin tam anlamıyla esir olarak tutulmaktadır.Sevdikleri her yolu denemiştir ama bir türlü ulaşamamışlardır.İşte bu kitapta ise iki aşığımızın birbirlerine en sonunda kavuşmalarını okuyoruz.
*devam edebilirsiniz*
Bu seriyi çok özlemişim ama...
Kitabın ilk başlarında ciddi anlamda hayal kırıklığına uğradım.Kendime "cidden bu seri miydi benim anlata anlata bitiremediğim?" diye sormama neden olduğu da doğrudur.Zira Adrian'a birazcık sinir oldum ve.. tabi ki hemen geçiverdi. Adrian'a kızgınlık ne kadar uzun sürebilecekse o kadar uzun sürdü diyeyim en iyisi 😍
Kitabı okumak çok çok kısa sürüyor.O kadar sürükleyici ki ilk günde bir baktım yarıyı geçmişim(cumartesi).İkinci gün son 60 sayfa(pazar).Ve kitabı bitiriş tarihim cuma oldu.Neden mi? Çünkü o kadar yoğunum ki derslerden,ehliyet kurslarından , vakit bulamıyorum.Ne zaman elime alsam bırakmak zorunda kalıyorum.İşte sorf bu yüzden ayda 4 kitap okuma sezonuna geçeceğim galiba.Tabi onlarda sürükleyici olursa.😑
Kitapta pek bir olay yok.Sonuna doğru gelişen ama yine de aksiyon bakımından pek fazla tatmin etmeyen olaylar vardı.Tabi en sondaki cümleyi katmıyorum.Zira o cümle öldürür heyecandan.İşte sırf bu yüzden bekleyip son kitapla beraber okumama seviniyorum.
İşte bu kitap bende böyle duygular uyandırdı diyebilirim.Hasret giderdim karakterlerle.Unuttuğum yerler vardı ama yazar önemli olayları tekrardan hatırlatarak okumamızı kolaylaştırıyor.
Durmayın gidip koşun ve bu seriyi topluca alın derim.He,ileriki bir tarihte kapak değişimi olacaksa bekleyin derim.Zira kapaklar ortada.Tabi bu "değişim" oek olacak gibi görünmüyor ya..😣😒 Kapaktakileri görmemek,zihnimi karıştırmamak için kapağın bir tek renklerine odaklanıyorum.Her neyse, dediğim gibi seriyi okuyun okutturun.

***
"Adrian.
Eğer bu hapishanede hâlâ hayattaysam sebebi oydu.
Ve burada olmamın sebebi de oydu."

***
"Sydney bambaşkaydı. Onunla aşkı, saygıyı ve beni anlayan bir dostu kaybetmiştim."
***
"Ellerimi kalbime götürdüm.Sonraki sözlerim bir dua değil,Adrian'a bir mesajdı.Beni bekle.Güçlü ol.Sen güçlü olursan,ben de olurum.Bana ne yaparlarsa yapsınlar savaşırım.Seni asla unutmam.Sana sırt çevirmem.Onlara yalan söylemek zorunda kalabilirim ama sana daima sadık kalacağım.Biz merkeziz ve sağlam kalacağız."
***
"Benim adım Adrian Ivashkov,"dedim."Ben partileri değil,partiler beni bulur."
***
"Anlamıyorsun,"diye mırıldandı parmaklarını saçlarımın arasına daldırarak."Buna ne kadar ihitiyacım olduğunu bilmiyorsun.Yaşadığımı ve âşık olduğumu tekrar hissetmeye ihtiyacım var.Orada bunu benden almaya çalıştılar ama ben seni hiç unutmadım,Adrian.Hiç..."
***
"Düz kontakla araba mı çalacağız?"diye sordu umutla.
"Böyle bir hareketi ahlaki açıdan onaylamıyorum tabii ama Rose'la Dimitri çok yapardı ve bayağı havalı görünürdü."

***
"Eğer Adrian'a bir şey olursa savaştığım hiçbir şeyin,hiçbir zaferimin anlamı kalmazdı.Onsuz,eskiden olduğum insana dönüşme cesaretini bulamazdım.Adrian olmasaydı,gerçek bir hayat yaşamanın değerini anlayamazdım.O benim aşkımdı.Tek dayanağımdı.Centrum Permanebit,diye söylendşm içimden.Onun için feda etmeyeceğim hiçbir şey yoktu."
***
"...Senin kızlarla derdin ne,evladım?Neden ya hep ya hiç mantığındasın?Neden hep aşırı uçlarda geziyorsun?"
"Çünkü hiçbir duyguyu yarım yamalak yaşamıyorum,anne.Özellikle de, aşkta."

***
"Çünkü harika biri.Duygusal,eğlenceli.Çünkü birbirimizin en iyi yönlerini açığa çıkarıyoruz ve aşkımız bizi daha iyi insanlara dönüştürüyor.Çünkü onunla birlikteyken,dünyadaki yerimi anladığımı hissediyorum."



Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: as. Date: October 10, 2015, 04:02:40 PM


Eve Dallas’tan sonra çoğu polisiye gözüme güzel gözükmemeye başlamıştı. Burada da duyguları pek alamadım bu yüzden kitaba fazla kendimi veremedim. Okurken yer yer sıkıldım. Ama katil kim sorusu beni son sayfalara kadar götürdü. Jaye karakteri pek hoşuma gitmedi. Davranışlarındaki tutarsızlıklar acayip sinir bozucuydu. Jack’in tek dayanak noktası olduğunu söyleyip sonra da hayatına yeni giren birinin sözleriyle onu itham etmesi (tam olarak öyle olmasa da bunu Jack'e yansıttı.) soğuttu beni. Jack hakkında ise pek bir şey okumadım çünkü her şey Jaye gözünden anlatıldığı için çok yakışıklı olması dışında pek fikir edinemedim.
İkinciye başlayacağım çünkü serinin ilk kitabı olmasından kaynaklı bu sorunların diğer kitapta giderilmiş olabileceğini düşünüyorum. Ve Jack ile Jaye yakınlaşmasını merak ediyorum 

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: BÖRÜLCE Date: October 10, 2015, 09:25:02 PM

Kitabı okurken hiç sıkılmadım,bir şekilde kendini okutuyor ama mükemmel bir kitaptı da diyemem.İlk 100 sayfa çok güzeldi çünkü Mavi karakteri

başlarda farklı ve ilginç gelmişti bana.Ama sonra Çınar'a o kadar sinir olmaya başladım ki kitabın güzelliği de yavaş yavaş soldu.Mavi; 5 yaşından 18 yaşına

kadar bir odada yaşamış.Babası yıllarca onu herkesten gizlemiş.18 yaşına gelince oradan uzaklaşması için İstanbul'a okula gönderiliyor.Abisi Bora,Mavi'yi

yakın arkadaşı hödük Çınar'a emanet ediyor.Çınar 34 yaşında,kadınlarla gününü gün eden bir tip.Mavi ise hem güzel,hem sesiz,hem de zeki bir kız.Doğal

olarak dikkat çekiyor.İlk tanışma ve çarpılma halinden sonra Çınar'ın gelgit halleri tam sopalık.Bir de kitabın aksiyon tarafı var.Olaylar hiç bitmiyor.Çok fazla

mantık aranmadığı sürece okunabilir bir kitap.

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: as. Date: October 11, 2015, 01:55:48 PM


Beatrix o kadar tatlı bir karakterdi ki kitaptan çok onu ve tepkilerini anlatasım var. Hatta ailenin geri kalanını anlatsam doyamam. Diyaloglar çok eğlenceliydi. Kahkahama engel olmadığım o kadar çok sahne vardı ki. Genel olarak eğlenceli bir kitaptı diyebilirim. Christopher her ne kadar savaş sonrası sıkıntılar yaşasa da Bea onun ruhunu iyileştirdi. Öyle iç karartıcı ögelere rastlamayacağınız, ekstra bir heyecan aramak yerine ana karakterlerin yakınlaşmasına odaklanacağınız, Hathaway fertlerinin konuşmalarını merakla bekleyeceğiniz çok hoş, son kitap olmaya laik bir hikâyeydi.
Her şey Beatrix’in Pru adlı arkadaşı adına Christopher Phelan ile mektuplaşmasıyla başlıyor. Savaş meydanındaki Christopher eskisi gibi ukala birisi değildi. Savaşın yıkıcılığı onu da etkisi altına almış ve mektuplarda bunu hissettirmiştir. Tatlı Beatrix ise onu iyileştirme isteğine karşı koyamıyor ve mektuplaşmaya devam ediyor. ( tabi bunu Pru adına yapıyor.) Ta ki çok ileri gittiğini anlayana kadar. Ülkeye Pru (Bea) için dönen Chris gerçeklerle karşılaşınca olanlar oluyor. Aralarındaki tutku, çekim, aşk bütün duyguları bende alabildim. İkisi her ne kadar birbirinden farklı gibi görünse de birçok ortak noktaları vardı. Yazar her zamanki gibi anlatımı ve diliyle harikaydı. Lisa Kleypas'ı mutlaka okuyun.


Merripen, Christopher’a yaklaşıp güçlü bir tutuşla elini sıktı ve değer biçen bir bakış attı. “Rohan bir gadjo için fena olmadığını söyledi.” Dedi. “Ve Beatrix de seni sevdiğini söylüyor, bu yüzden onunla evlenmene izin verme niyetindeyim. Ama hala düşünüyorum.”
“Fark yaratacaksa,” dedi Christopher, “Onun tüm hayvanlarını almaya niyetim var.”
Merripen bunu düşündü. “Kızı alabilirsin.”
  Öldüm Gülmekten. Öldüm Gülmekten.


“Phelan,” dedi Leo, “Niyetim hakaret etmek değil, ama-“
“Bu onda doğal gelişen bir şey.” Diye sözünü kesti Catherine.
  Hehehehe


“Ve cesur.” Diye ekledi Cam.
“Evet,” diye cevapladı Amelia ağırbaşlı bir şekilde, “savaşta yaptıklarını kimse unutamaz.”
“Ah, ben onu kastetmedim,” dedi Cam ona. “Ben Hathaway kardeşlerden biriyle evlenmeye gönüllü olmasından bahsediyorum.”
  Hehehehe Hehehehe


“Arılar vızıldıyor – kuşlar uçuyor.”
Beatrix ona soru soran bir bakış attı. “Neden bundan bahsediyorsun? Sonbahardayız ilkbahar değil.”
“Evet, ama bu özel şiir kuşların çiftleşmesinden bahsediyor. Bu konuda bana soracak birkaç sorun olabileceğini düşünmüştüm.”
“Kuşlar hakkında mı?” Teşekkür ederim, ama kuşları senden daha iyi biliyorum.”
Amelia iç geçirdi, hassas görünmeye çalışmaktan vazgeçmişti. “Lanet kuşları unut. Bu gece senin düğün gecen bana sormak istediğin bir şey var mı?”
“Ah. Teşekkür ederim. Christopher çoktan, şey bilgilendirdi.”
“Öyle mi?”
“Evet. Üstelik o kuşlar ve arılardan daha farklı bir anlatım yolunu kullandı.”
Hehehe


“Sen benim yaşama nedenimsin. Eğer senin için olmasaydı asla geri dönmezdim.”–C.

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: BÖRÜLCE Date: October 11, 2015, 09:14:31 PM

Güzel bir kitaptı sadece ben birazcık daha uzatılmış mutlu sonları seviyorum.Şöyle ki kitap 315 sayfa ve kahramanlarımız,bütün kitap boyunca bir

türlü karşılaşamadılar ve nihayet 300. sayfada kavuştular.Ondan önce sadece iki kere ve bir kaç dakikalığına konuştular.O kadar sayfa boyunca ikilinin ayrı

ayrı hayatlarını ve kavuşmalarına zemin hazırlayan olayları okuduk.Andrea kocasıyla kötü bir ayrılık yaşamış üzgün bir kadın.Dan ise çok sevdiği eşini

kaybetmiş 16 yaşındaki kızı ve köpeğiyle yaşayan üzgün bir adam.Köpekleri Anni'ye çok bağlılar ve bir gün Anni iki serseri tarafından kaçırılınca çok

üzülüyorlar.Köpek bir şekilde Andrea'nın eline geçiyor ve Andrea bu harika hayvana çok bağlanıyor.Kitap bir sürü olayla,şimdi karşılaşaklar hissi vererek

devam ediyor ve sonunda nihayet mutlu sona ulaşılıyor.Kendini okutturan,güzel bir kitaptı,tavsiye ederim.



Her ne kadar bazı bölümlerinde şu hale  Hönk.! gelseniz de kesinlikle çok eğlenceli ve duyguları hisettiren güzel bir kitaptı.Keyifli vakit

geçirmek,kafa dağıtmak için kesinlikle okunabilir.Minel ayrıntılı ve güzel bir yorum yaptığı için ben de sadece beğendiğimi söylemek istedim.

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: hülya33 Date: October 12, 2015, 08:32:58 PM
umutsuzu  samantha young derin tutkuyu okudum ve bunun gibi bikaç kitap daha konu olarak beni etkilemişti  kitapta geçen karekterlerin yaşı daha çok dikatimi çekti benim etrafımdaki 17 18 yaş gurubu hala çocuk sayılır yani onlardan böyle bi olgunlugu bekleyem yaşı takıntı yapmassak konu olarak kitapların hepsi güzeldi
Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: BÖRÜLCE Date: October 13, 2015, 09:22:56 AM

Serinin 3. kitabında hem tanıtım yazısı,hem de kitabın adı yanıltıcı oldu benim için.Kitabı okuyanlar ne demek istediğimi anlayacaktır.Bu kitapda da

Rocky kasabaya dönüyor,hem de yanında bir Lord ile birlikte.Ama Hugh bildiğimiz lordlardan değil,çok farklı bir versiyonu.Hem ikilinin yakınlaşmalarını hem de

kasabadaki çılgınlıkları okumaya devam ediyoruz.Cinselliğin yok denecek kadar az olduğu sevimli bir aşk hikayesi.Okuması keyifli bir seri,tavsiye ederim  Gülmek :)

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: BÖRÜLCE Date: October 14, 2015, 04:06:07 PM

Kitabı çok beğendim ve bitirdiğimde keşke biraz daha uzun olsaydı diye düşündüm.Bu kitap Alim kitabından daha farklı olmuş,o kadar argo ve küfür

yok ve biraz hüzün kokan bir kitap.Bazı bölümlerde yine kahkahalar atıyorsunuz ama çok fazla değil.Bekir'in geçmişinden başlayarak,Sedat'la

tanışması,Duygu'nun hayatlarına girmesi tamamen Bekir'in gözünden farklı bir tat bırakarak anlatılmış.Selma ve Bekir'in bir türlü kavuşamaması,ikilinin yıllarca

ayrı kalmaları pek anlamlı gelmiyor,hatta Selma'ya sinirlendiğiniz yerlerde oluyor ama yinede okuması çok güzeldi.  Öptüm.

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: -Trinity- Date: October 14, 2015, 05:43:06 PM
: BÖRÜLCE  October 14, 2015, 04:06:07 PM

Kitabı çok beğendim ve bitirdiğimde keşke biraz daha uzun olsaydı diye düşündüm.Bu kitap Alim kitabından daha farklı olmuş,o kadar argo ve küfür

yok ve biraz hüzün kokan bir kitap.Bazı bölümlerde yine kahkahalar atıyorsunuz ama çok fazla değil.Bekir'in geçmişinden başlayarak,Sedat'la

tanışması,Duygu'nun hayatlarına girmesi tamamen Bekir'in gözünden farklı bir tat bırakarak anlatılmış.Selma ve Bekir'in bir türlü kavuşamaması,ikilinin yıllarca

ayrı kalmaları pek anlamlı gelmiyor,hatta Selma'ya sinirlendiğiniz yerlerde oluyor ama yinede okuması çok güzeldi.  Öptüm.

teşekkürler canım Gülmek :)
Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: -minel- Date: October 15, 2015, 11:23:52 PM
Merhaba kitap canavarları yeni kitap yarışmamız başlamıştır .  Gülmek :)

Jamie Mcguire - Tesadüf Kitabı Yarışmamıza Katılın . 


   

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: -minel- Date: October 16, 2015, 02:58:10 PM




"Bunca moralsizlik ve şiddet ortasında bize umut veren kitaplar, ilham veren kadınlar da var."
-Elif Şafak-

"Kurgusundaki yaratıcılık, karakterlerin bizden ve gerçekçi oluşu, bir kadının hayatının en zorlu dönemini anlatırken
bile güldürmeyi başarmasıyla Ahh Kalbim aşka inanan ya da inanmaya kuvvetle ihtiyaç duyanların bir an önce kapağını açması gereken bir roman.
Meriç Mekik de belli ki bizi hep gülümsetecek daha nice sıcak romanın gelecekteki sevilen yazarı!"
Aslı Tohumcu-Radikal Kitap

"İyi ki yazmış romanını. Uzun zamandır beni bu kadar güldüren, hafifleten bir kitap okumamıştım.
Bu kitap sadece romantik değil aynı zamanda acayip komik, eğlenceli..."
-Gülenay Börekçi, Habertürk, egoistokur.com-

(Tanıtım Bülteninden)

Okurken tek bir sayfasından bile sıkılmadığım gözlerimden yaşlar gelene kadar güldüğüm çok komik ve eğlenceli bir kitaptı.

Yazarın hikayeyi anlatımı sizi sıkmıyor.Hikayeyi sanki en yakın arkadaşıyla dertleşir gibi yalın ve komik bir dille anlatıyor .

Hikayede Aylin'le birlikte gülüyor , üzülüyor onun sakarlıklarına ve başından geçen komik olaylara şaşırıp kalıyorsunuz .

Aylin'in iş arkadaşları , yakın arkadaşları , eski eşi ve en önemlisi de ailesi ile ilgili yaşadığı bazen komik bazen de hüzünlü olaylar

ve eşinden boşandıktan sonraki yeni hayatına alışmaya çalışması çok güzel anlatılmış.

Yazar kendi de boşanmış ve bu hikayede biraz da kendi yaşadıklarından esinlenmiş.

Başından geçen olayları bu şekilde komik bir hikayeye dönüştürmesi bence takdir edilmesi gereken bir durum.

Bu kitap tanıtım bülteninde kendisine edilen bütün övgüleri ve daha fazlasını hak ediyor.Fazla şişirilmiş içi boş Wattpat hikayesi

 kitaplarından sonra bu kitap bana ilaç gibi geldi.Yazarın ilk kitabıymış .Umarım  kitabın devamı olarak hikayeyi yazmaya devam eder

 ve Aylin'in sorumsuz kız arkadaşlarının hikayelerini de kitap olarak okuruz. Mutlaka okuyun tavsiye ederim .  Bravo


-------------------

Tüm kıyafetlerimi yardım kuruluşlarına bağışlamadan, bir daha sinemaya adım atmamaya yemin etmeden

ve hatta Freddy’nin Kâbusu’ndaki Freddy’e bir kere vermeden o biliboard’daki kadın gibi sıkılaşabilirdim. Sıkılaşabilirdim dee , spor kim, ben kim arkadaşım?

E-postaya bakmak bile beni yoruyordu, aceleyle kapattım.
Zuhahaha

--------

“Haa, öyle mi?” dedi Serkan ve kapıdan seslendi. “Anneeee, ablam yine dışarı çıkıyor! Gel şu kızına bir şey söyle!” Annemin

odamın kapısında belirmesi yemin ediyorum on saniyeyi bulmadı. Işınlanma icat edilene kadar canlıların en hızlı hareket edeni,

boşanmış kızlarının akşam dışarı çıkacağını duyan annelerdir.


-----------

“Onun bir büyüğü kalmamış,” dedi, “Ama merak etmeyin o ayakkabılar yandan açar.”

“Ya açmazsa?” Ucuz da değildi ki canım, açmazsa bir kenara atacak kadar. Ben bu ayakkabıyı diz kapağımdan ameliyat olup

sadece ortopedik ayakkabı giyebilecek yaşa gelene kadar giyip, sonra miras olarak Pelin’e bırakmayı planlıyordum. Ayakkabı

o kadar pahalıydı. “Açar, açar” dedi. “Benim kardeşimin de var aynısından, onunki yandan komple açtı.”


------------

“Kaç adım atmak gerekiyormuş ki bir günde?” diye sordum merakla. “On bin,” dedi.

“Yuh, on bin adımda Eskişehir’e varıyorsun zaten,” dedim.

Abartıyormuşum.

“Öğlenin bu saatinde dört bin beş yüz elli iki adımdayım,” dedi gururla.

“Neredeyse Pamukova’dasın yani,” dedim. Gülmedi.

Ciddiyetle yaptığı işlere gülünmesinden hiç hoşlanmazdı.
Hehehehe

-------

Mesela üzerinde sadece pembe g-string’iyle saçlarını havalandıra havalandıra kurutan şu kadın kadar zayıf olan kadınları

bence bu salona kesinlikle almamaları gerekir. Zaten yeterince zayıflamışsın, daha ne istiyorsun, Allahından belanı mı?

Kimsenin dikkatini çekmemeye çalışarak gömleğimi çıkardım, alelacele tişörtümü ve taytımı giydim.

Bu kadınların yanında kendimi, pikniğe giderken annemin çay demleriz diye arabaya koydurduğu küçük tüp gibi hissediyordum.
  Öldüm Gülmekten.

-----------

Adnan bir gün karşıma geçip “Ben başka birini seviyorum,” dediğinde benim de tek düşünebildiğim,

 ne kadar uzun zamandır böyle hissettiğiydi.Ben onun benimle mutlu olduğunu düşünürken, geceleri ona sarılıp

uyurken o ne kadar uzun süredir böyle hissediyordu, beni en son ne zaman sevmişti, bunu bilmek istiyordum. Birini aldatmanın

en kötü tarafı bu işte, onun gelecekteki seninle ilgili hayallerini yıkmakla kalmıyorsun, anılarını da elinden alıyorsun, çünkü o

anılarındaki mutluluk aslında hiç yokmuş, sen mutlu olduğunuzu sanıyormuşsun ama aslında mutlu değilmişsiniz işte.

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: Bendis Date: October 16, 2015, 03:29:10 PM


Kalbinde Bir Yer Aç - SEP

Okudum bitti. Zuhahaha

Çok derinlemesine incelenecek bir roman değil, yüzünüzü gülümsetebilecek, okurken keyif alacağınız bir hikaye istiyorsanız SEP tavsiye ederim.

Şimdi sırada diğer kitaplar var. Hoççakalııınnnn  Utanıyorum.

 

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: -minel- Date: October 17, 2015, 09:58:07 AM
 


Kendine güveni olmayan hasta annesiyle ilgilenebilmek ve onu memnun edebilmek için işyerinde kendini paralayan

Tori'nin karşısına Brit ( okurken hep aklıma yapıştırıcı markası geldi   )  çıkar ve onunla ilgilenmeye başlar.

Aslında Brit 'in derdi ilişki değildir kardeşine iş bulabilmek için Tori'nin arkadaşının telefon numarasını alacaktır ama işler pek yolunda gitmez.

Pembe dizi tadında bir hikayeydi ama biraz daha sayfa sayısı fazlaydı.Yazar 60-70 sayfada anlatacağı hikayeyi 257 sayfaya tamamlamış .

Pek fazla bir şey beklemesseniz okunabilir bir kitap.

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: as. Date: October 17, 2015, 09:40:39 PM


Bir kadın olarak bu kitabı beğenmem İMKANSIZ. Kitaptaki içerikten çok –ki bahsedildiği kadar çok ayrıntıya girilmemişti-   Claire Nichols’a yapılan aşağılamalar. Ve Bu ana karakterin seçme şansı varken bile bu eziyete katlanması beni çileden çıkardı. Birinci saçmalık buydu. İkinci saçmalık ise bir peçeteye yapılan anlaşma ve bu anlaşma üzerinde yürüyen 600 küsur bomboş sayfa! Eğer yazar okuyucuya eziyet etmek için yazmışsa başarılı olduğunu belirtmeliyim. İki günümü boşa harcadığıma mı üzüleyim yoksa büyük umutlarla başlayıp hayal kırıklığına uğradığıma mı karar veremiyorum.
Anthony Rawlings, kötü bir karakter. Bekledim iyi yönleri gelecek mi diye. Psikolojik bir sorun yüzünden böyle olmasını (böyle bir klasiğe bile razıydım.) umdum. Ama hayır. Kitap boyu bir kadının neden böyle saçma şeylere (kısıtlamalar, kilit altında tutulmalar, şiddete uğramalar.) katlandığını sorguladım durdum. Ve cevabını alamadım. Kitap size bunların cevabını vermiyor. Aksine, daha çok soru katıyor kafanıza. Böyle bir sondan sonra 2. kitabın Dallas dizisini aratmayacağına eminim. Tek övebileceğim yanı yazarın olay kurgusunu iyi bir şekilde düzenlemesi. Tahmin edilmeyen bir son tahmin edilmeyen davranışlar silsilesi. Ama geçmişten olan kesitler beni gerçeğe yakınlaştırdı. Hatta tahminim tuttu da desem yerli yerinde olur.
Claire Nichols, güçlü bir karakter mi değil mi anlatması zordu. Yaşatılan onca şeyden sonra dik durması etkilese de diğer davranışları yüzünden bu gözümde değersiz kaldı. Bunun dışında ki tüm özellikleri onun güçsüz oluğunu gösteriyor. 1.si bu adam seni zorla alıkoydu ve zorla istemediğin bir sürü davranış sergiledi. Bunları ne çabuk unuttun da onun bir ömür boyu sorusuna olumlu cevap verdin. 2.si bütün yaşadıkların adamın normal olmadığını göstermedi mi? Zeki bir karakter olmadığını burada kanıtlamış oldu.
İçeriğe geçecek olursam;  Claire çalıştığı barda Anthony ile karşılaşıyor(!) ve ondan etkileniyor. Adam daha sonra onu yemeğe çıkartıyor. Ve böylece her şey başlıyor. Koca evde yaşadığı olaylar gün gün size aktarılıyor. O kadar özet gibi ve yüzeyseldi ki bana göre. Tek detaya indikleri yer ya kızın şiddet gördüğü ya da yanlış bir şey olacağı zamanlardı. Onun dışında. Fiji’ye gittik. Şöyle yaptık böyle yaptık tarzındaydı anlatım. Anthony, Claire’in tüm özgürlüklerini elinde alıyor. Telefon, internet, arkadaşlarla bağ kurma, ablasıyla görüşme bunların hepsini elinden alıyor. Ve bir sene sonra bunları yavaşça tekrar veriyor. Peki, kızın tepkisi. Sanki bunları elinden alan o değilmiş gibi sevinip ona teşekkür etmesi ve onun iyi biri olduğunu düşünmesi. Ablasıyla görüşmesine izin verdiğinde de bu tepkiyi görmek sinirlerimi iyice bozdu. Asıl kötü ve son darbe ise, onunda yavaş yavaş bu düzeni istemesi alışmasıydı. Bence okumayın. Bunlar benim görüşlerim ama bana kalırsa kurgunun iyi olması dışında bu kitap hiçbir şeydi.


SiteMap - İmode - Wap2