Arşiv Anasayfa Kitaplar Hakkında Bilgi ve Özetler
Sayfalar: 123456789101112131415161718192021222324252627282930313233343536373839404142434445464748495051525354555657585960616263646566676869707172737475767778798081828384858687888990919293949596979899100101102103104105106107108109110111112113114115116117118119120121122123124125126127128129130131132133134135136137138139140141142143144145146147148149150151152153154155156157158159160161162163164165166167168169170171172173174175176177178179180181182183184185186187188189190191192193194195196197198199200201202203204205206207208209210211212213214215216217218219220221222223224225226227228229230231232233234235236237238239240241242243244245246247248249250251252253254255256257258259260261262263264265266267268269270271272273274275276277278279280281282283284285286287288289290291292293294295296297298299300301302303304305306307308309310311312313314315316317318319320321322323324325326327328329330331332333334335336337338339340341342343344345346347348349350351352353354355356357358359360361362363364365366367368369370371372373374375376377378379380381382383384385386387388389390391392393394395396397398399400401402403404405406407408409410411412413414415416417418419420421422423424425426427428429430431432433434435436437438439440441442443444445446447448449450451452
Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: sanane_61 Date: September 24, 2015, 10:24:30 PM
: as.  September 24, 2015, 09:16:39 PM
                                 
   


Alessandra Torre - Karanlık Yalanlar

Herrrkes bu kitabı deli gibi övüyordu, kapağa bakınca "Aman ya anca seviştik falan içerikli bir kitaptır" dedim ama ben o lafları yedim! Öncelikle bu kitabın bir içeriği var arkadaşlar. Bir de önemli bir noktası var, spoiler yemeden okununca anlam ifade ediyor o yüzden kimse spoiler vermesin Gülmek :)

Kitap çok zekice yazılmış, karakterleri anlamamızı sağlayan bir kitap. Layana sosyeteye mensup bir ailenin kızı ama pek ilgilenmiyor bu durumla. Bir gün Brant ile tanışıyor ve çok geçmekten engellere -Brant'in teyzesine- rağmen biraraya geliyorlar. Buraya kadar her şey çok güzel. Layana Brant'e aşık. Ancak Brant'in sırrını öğrendikten sonra onunla asla evlenemeyeceğini fark ediyor, 4 evlilik teklifini de reddediyor; oysa onun karısı olmak, çocuklarını doğurmak da istiyor. Tam da bu dönemde karşısına Lee çıkıyor. Brant'le alakası olmayan, hayvani bir çekiciliğe sahip bir adam. Ve Layana onunla sevişiyor, onu istiyor; onu sevgilisinden ayırmak için olmayacak şeyler yapıyor. Bu arada hala Brant'i seviyor. İnsanın kafasını karıştıran bir hikaye. Sahip olmadıkları için sahip olduklarını hiçe sayan, her şeyiyle seven, her şeyiyle savaşan bir kadın Layana. Onu anlıyor ve seviyoruz. Yadırgasak da yazar bize onu sevdiriyor. KAfa karıştıracak, beyin yakacak bir zekayla yazılmış bir kitap. Kesinlikle kaçırmayın okuyun. 10/10.


Yorumun için teşekkürler siparişimi vermiştim ama araya bayram girdiği için bekletiliyor yazdıklarını okuyunca daha da sabırsızlandım  Hehehe

Kesinlikle yaa yorumdan sonra baya meraklandım açıkçası. Başlarda alıp almamak da baya kararsızdım ama yorumunda sonra sepete eklendi Gülmek :) Vee aynen sabırsızlandım bende okumak için Öldüm Gülmekten.
Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: BÖRÜLCE Date: September 25, 2015, 11:32:37 PM

Sevdim ben bu kitabı,oldukça akıcıydı.Elif'in yıllardır birlikte olduğu ve 2 senedir de kocası olan Toprak'ı birden bire silip atamaması,yaşadığı üzüntü

gerçekçi geldi bana.Hayatına giren ikinci Toprak'ın da sağlam duruşu,sabrı çok güzeldi.İlk aşkınız tarafından birden bire ortada bırakılsanız,neler

yaşarsınız,ikinci şansa inanır mısınız ve insan 2. kez aşık olabilir mi konusunu hem akıcı hem de duygusal bir şekilde işlemiş yazar.Bu kitabını keyifle

okuduğum için 2. kitabını da çok merak ettim. 

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: Hayal Perest Date: September 26, 2015, 07:59:05 PM
RUHUNU AŞKA TESLİM ET - ANNE MALLORY


➥ Kitap yorumuma başlamadan önce serinin ilk iki kitabını okumadığımı söylemem gerek. Kitapları ayrı ayrı da okuyabilirsiniz. Çünkü son kitap Andreas ve Phoebe üzerine yazılmış. Ama okurken diğer ilk iki kitabı da okumak istediğimi söylemeden geçemeyeceğim.

➥ Kitabımızın ana karakterleri Andreas ve Phoebe. Andreas'ın tek amacı intikam almaktır. Bu uğurda da sürekli James Pace ile yazışmaktadır. Ama gözden kaçırdığı bir şey vardır. Yazıştığı kişi James Pace değildir.

➥ Phoebe Pace ise Andreas'ın hayatına bir bomba gibi düşmüştür. Andreas, onu gördüğü ilk andan beri ondan etkilenmiştir. Ama ondan hoşlandığını belli etmemek için bir çok yola başvurmuştur. Onu ofisinden kovmayı ve ona kötü davranmayı da ihmal etmemiştir.

➥ Phoebe Pace ise sabrın ve zekanın ürünü bir karakter. Güzel, sabırlı, becerikli ve iş bitirici. Zekasını ise unutmamakta fayda var. Phoebe'in amacı ise babasının borçlarını ödemek ve kardeşinin yaşayıp yaşamadığını öğrenmektir. Bunun için Andreas Merrick ile anlaşmanın yollarını aramaktadır.

➥ Ondan çabucak kurtulmanın yollarını arayan Andreas, bütün borçlarının silindiğini söylemesine rağmen Phoebe'in vazgeçmeye niyeti yoktur. Andreas, Phoebe'i başlarda hafife alsa da nasıl bir oyunun içine girdiğinden haberi yoktur. Çünkü karşısındaki kadın sandığından daha zekidir.

➥ Andreas'ın Phoebe'den hoşlanmasına rağmen bunu inkar etmesi boşuna bir çabaydı. Yani onu gördüğü andan itibaren aklından çıkaramıyordu ve sürekli ondan uzak durma, kaçma çabaları boşa çıkıyordu. Yani aralarındaki ilişki "kaçan kovalanır" oyununa dönüştü.

➥ Kitabı okurken başlarda sıkıldığımı söyleyebilirim. Elimde tuttuğum kitap Historical bir kitap mı bilemedim. Yani sanki S. Holmes'un dosyalarını inceliyormuş gibi hissettim. Ama bir yerden sonra hikayenin seyri değişti ve bu beni memnun etti açıkçası.

➥ Andreas'ın son kısımlardaki halleri çok tatlıydı. "Aşık adamın hali bir başka oluyormuş" dedirtti bana. Gülmek :) Phoebe ve Andreas çiftini sevdim. Andreas her ne kadar kötü bir adam olduğunu belirtse de ben onu sevdim. İşin sonunda Phoebe kardeşi ile ilgili gerçeği öğreniyor ama Andres'a olan ilgisi hiç değişmiyor ve kaçınılmaz olanın gerçekleşmesi de fazla gecikmiyor haliyle..

➥ Son sayfalara da doğru büyük bir zaman atlaması oluyor. Ve bu durum beni biraz şaşırttı. Yani o kadar zaman atlamanın ne gereği vardı anlamadım. O son kısım olmasa da olurdu. Şimdi ne diyor bu kız diyebilirsiniz ama  spoiler olacağından bundan sonrası satırlarda diyorum.. Göz Kırp.

➥ Kitabı okurken Roman'ın hikayesini de merak ettim. O yüzden serinin ilk iki kitabına da bir göz atmak istiyorum. Ne zaman okurum bilmiyorum ama ben yazarın yazım tarzını ve anlatımını beğendim. Yazarın akıcı bir dili var ve okurken sizi etkisi altına alıyor. Son sayfaları gülümseyerek okuduğumu belirtmek isterim. Gülmek :) Son olarak eğer daha önce Anne Mallory'nin kalemi ile tanıştıysanız "Ruhunu Aşka Teslim Et" kitabına da bir şans verebilirsiniz bence.. Gülmek :)

* * * 4 PUAN * * *

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: Bendis Date: September 28, 2015, 10:33:54 AM



Grey - EL James


Nasıl yorum yapsam bilemedim. İyi diyemiyorum kitaba; Çeviriyi beğenmedim. Kötü diyemiyorum; Grey varken nasıl kötü derim.  Öptüm.
Sadece seriyi sevenler beğenmişlerdir benim gibi. Nihayetinde içinde Christian'ımız var. Umarım Pegasus olaya el atar da serinin diğer kitaplarını kurtarabiliriz..


Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: Hayal Perest Date: September 28, 2015, 03:51:00 PM
* * * SONUNA KADAR - JENNİFER PROBST * * *

✔ Kitabımız Gavin ve Miranda üzerine kurulu. Miranda bir "Gurme" ve bir gazetede kendi köşesinde yazıyor. Gazetedeki köşesinin adı da; Miranda Yazıyor. Gavin ile ortak bir geçmişleri var. Daha önce bir süre birlikte takılmışlar diyebiliriz. Miranda arkadaşı Andy ile bir gece bir İtalyan Restoranına gidiyor ve karşısında hiçte görmek istemediği birini görüyor. Hiç unutamadığı, sevdiği ve nefret ettiği aşkı; Gavin tam karşısında duruyor.

✔ Miranda geçmişte yaşadıklarıyla ve anın öfkesiyle gazetedeki köşesinde Gavin'in Restoranını eleştirir. Ve Gavin günden güne müşterisini kaybetmeye başlar. Şimdi Gavin için üç seçenek vardır; Birincisi hayallerinin peşinden gitmek, ikincisi aile restoranının yükselişe geçmesini sağlamak ve sonuncusu da Miranda'yı yeniden elde etmek...

✔ Yazarın yarattığı kurgusal dünyayı sevdim ama bir şeyler eksikti. Mesela karakterleri anlatırken hafızamda görüntüleri canlanmadı. Gavin'i mavi gözlü bir İtalyan, Miranda'yı ise kızıl saçlı bir Gurme olarak biliyorum. Yazar, karakterleri betimlemede arada boşluklar bırakmış. Sanırım bizim hayal gücümüze bırakmış.

✔ Gavin ve ailesini sevdim. Miranda'yı da sevdim. Geçmişte ayrılma sebepleri de bana biraz saçma geldi açıkçası.Özellikle Gavin'in bir e-posta ile Miranda'dan ayrılması beni şaşırttı. Aslında iki farklı Gavin var. Biri umursamaz ve keyfine düşkün bir hayalperest Gavin. Bu aynı zamanda geçmişteki Gavin oluyor. Gelecekteki  Gavin ise, sevgi dolu, çabalayan, ailesi için her şeyi göze alan bir adam. Bu adam nasıl böyle birden bire değişmiş anlam veremedim. Zaten kitapta geçmişe dönük pek sahne yok. O yüzden bunun sıkıntı yaratacağını düşünmüyorum.

✔ Miranda'nın geçmişte yaşadığı bir takım olaylar beni üzdü. Ama buna karşın Gavin'e karşı koyamaması ve kendinden taviz vermesini doğru bulmadım. Ama kim ateşli bir İtalyan'a karşı koyabilir ki.. Zuhahaha Gavin'in Miranda'ya "kızıl" diye hitap etmesi çok tatlıydı. Zuhahaha

✔ Hikayemizin kötü karakteri Amanda'yı da unutmamak gerek! Onu sevmeyeceğinizden eminim. Detaylar ise sayfaların arasında. Zuhahaha Sonlara doğru yazar her şeyi kötü bir şekilde bağlayacak diye düşünmüştüm ama düşündüğüm gibi olmadı. Yazar son kısmı çok tatlı bir şekilde bağlamış bence. Son sayfaları çevirdiğimde gülümseyerek bitirdim kitabı..

✔ Sonuna Kadar, okuduğum ilk Jennifer Probst kitabı ve kalemini sevdim. Sonuna Kadar da hem tutku, hem komedi hem de dram yer alıyor. Yazar sizi etkisi altına almayı ve şaşırtmayı başarıyor. Yukarı bahsettiğim "karakterlerin zihnimde canlanmaması" dışında beni rahatsız eden bir durum söz konusu değil. (=

✔ Kitabın kapak tasarımına bayıldığımı da söylemeden geçemeyeceğim. Kitabı sevdim ve kitaplığımdaki diğer Jennifer Probst kitaplarını okumak için sabırsızlandığımı söyleyebilirim. Uzun lafın kısası diyecek olursak; eğer daha önce Jennifer Probst'un kalemi ile tanıştıysanız ve tadı damağınızda kaldıysa bir de "Sonuna Kadar"ı deneyin. Seveceğinizi düşünüyorum. (=

* * * 4 PUAN * * *

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: BÖRÜLCE Date: September 29, 2015, 10:30:04 AM

Ben bu kitabı hiç sevemedim.Başları güzeldi,romantik komedi tarzında sevimli bir kitap okuyacağımı düşünmüştüm ama tuhaf bir karışım çıktı

ortaya.Kızıl, bir dergide kendi tecrübelerini paylaşacağı bir köşe hazırlıyor.Yakışıklı ve zengin bir adam olan Ateş'i tavlayacak ve yaşadıklarını da okuyucuyla

paylaşacak.Bu sebeple Ateş'in yanında çalışmaya başlıyor ve bir sürü mantığı olmayan olayla karşılaşıyor.Kitabın sonuna kadar ortaya çıkan sırlar var,her

bölümde başka bir şey çıkıyor ama bana saçma geldi hepsi.Mesela Kızıl'ın ailesiyle nefret derecesinde sorunları var.Kitabın sonlarına doğru,annesinin

yıllarca neden öyle davrandığını öğreniyoruz ama hiç inandırıcı değil.Hele bir de kitabın sonunda o,şunu aldatmış,ay aslında şu herşeyin farkındaymış,aaa

bunlarında ilişkisi varmış diye bir çorba durumu var ki tam evlere şenlik.Kısacası bana hitap etmedi ama belki siz seversiniz.



Güzel bir kitap.Beş kadının tuhaf yolculuk hikayesi.Beşide hem yaş,hem karakter hem de hayatları açısından birbirinden çok farklı.15 yıl önce

Fransız kursunda tanışıp,yıllarca süren sağlam bir arkadaşlığa başlıyorlar.Her ayın ilk Salısı aynı restoranda buluşup,yemek eşliğinde sohbet ediyorlar.Ve

senede bir kerede toplu olarak küçük bir tatil yapıyorlar.15 yıl sonra ilk defa bir Salı restorana gidemiyorlar.Sebebi de içlerinden birinin eşinin ölmesi.Judith

kocasını kaybedince bunalıma giriyor ve kocasının eşyaları arasında bulduğu günlüğü alıp,onun yarım bıraktığı haccı tamamlamaya karar veriyor.Tabiki

arkadaşları da onu yalnız bırakmıyor.Ama bu yolculuk hepsinin hayatlarını sorguladıkları ve çok ilginç sırların ortaya döküldüğü tuhaf bir maceraya

dönüşüyor.Anlatım çok güzel,bazı bölümler çok komik ve okuması keyifli bir kitap.Kesinlikle tavsiye ederim.

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: as. Date: September 29, 2015, 11:58:26 AM


Arkadaki tanıtımı dikkate alın “Bu biraşkhikâyesiamaokumasıkolayolanlardandeğil...”
Konuya değindiğim an patlar. Bir yerden mutlaka Spoiler verebilirim o yüzden ne kadar yüzeysel anlatırsam o kadar iyi. Lana iki kişiye âşık oldu. Peki, hangisini seçecek Lee mi Brant mi? Hepsinden önce siz hangisini seçmesini isteyeceksiniz. Böyle basit bir konuya benzediğine bakmayın. Kapağına hiç bakmayın. Bana göre her şey yanıltmak içindi bu kitapta. Kapak gerçekten de sanki cinsel ögenin çok bulunduğu şu boş kitapların kapağını yansıtıyor. Tanıtımı ise iki kişinin arasında kalmış kesinlikle sizi sinir edecek bir kızın hikâyesiymiş gibi. Ama diyorum ya kitaptaki her şey yanıltmak içinmiş.
İhtimaller ihtimaller... Kitap boyunca hangi karaktere ne anlamlar yükledim bilemezsiniz. Hele bir sır var ki! Biri uyduruyor mu bunu, yoksa gerçekten var mı diye her sayfada kendime sordum durdum. Ve baktım kitap bitmiş bende şok olmuşum. Konusu çok farklıydı. Yani buna benzer bir kitap okumuştum diyeceğiniz bir kurguya sahip değildi. (Belki bir kitap hariç.) Hele yazarın anlatım biçimini çok sevdim. Kurguladığı olaylar, sonda ise o olayları bir birine bağlayışı, karakterler arasındaki çekim ve kullandığı dil ile okuyan kimseye o sırrı açık etmeyişi bana göre kusursuzdu.  Tebrikler. Tahmin ettiğin an sanki yazar hissetmiş gibi diğer sayfada başka bir şey söylüyor ve o tahmini anında silip yerine başka bir şey koymak zorunda kalıyorsunuz. Belli bir yerden sonra yakaladım ama zaten o yerde, sırrın açığa çıktığı yere çok yakındı. Kafam çok karıştı, beynim yandı desem yeridir. Ama çok sevdim. Lana ve Brant ikilisi, aralarındaki ilişki, nadir bulunan türdendi.   Kesinlikle okuyun.  Ayraçlara da bayıldıım  



'Gerçek aşk insanları düşüncesizce davranmaya itebiliyor, risk almalarını ve fedakarlık yapmalarını sağlayabiliyor. Gerçek aşk, sınırlarımızı zorlayıp daha iyi olmak için can atmamızı ve elimizde olanları korumak için savaşmamızı sağlıyor. Ben bu aşk için savaşacağım. Yalan söyleyeceğim, Çalacağım. O bunların hepsine değer. Kağıt üzerinde korkunç bir çiftiz. Benim hiç ışığım yok, Layana ise ışıkla dolu. Ben ciddiyim, o eğlenceli. Ama kağıdın dışında, işte orada bizim sihrimiz meydana çıkıyor. Ben, daha fazla onun gibi olmak istiyorum. Onun gülüşlerini dinlemek ve bunların sebebi olmak istiyorum. Onu Tüm Kalbimle seviyorum. O da aşkıma çılgınca karşılık veriyor. Bu aşk, söylenmemiş tüm gerçeklere değer. Gizli kalmış yalanlara değer. ' - Brant


Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: Bendis Date: September 29, 2015, 01:12:43 PM
@AS,
Kapağından dolayı okumak istemediğim bir kitaptı. Ama yorumundan sonra okumaya karar verdim Gülmek :)
Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: as. Date: September 29, 2015, 06:25:54 PM
: Bendis  September 29, 2015, 01:12:43 PM
@AS,
Kapağından dolayı okumak istemediğim bir kitaptı. Ama yorumundan sonra okumaya karar verdim Gülmek :)
Bence de okumalısın memnun kalacağına eminim yani en azından ben çok beğendim Gülmek :)
Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: -minel- Date: September 29, 2015, 11:32:23 PM
Merhaba kitap canavarları.  Gülmek :)

Bu ay yapacağımız yarışmalarda hediye edeceğimiz kitapları görmek isterseniz .    Nanik-Nanik :P



   

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: BÖRÜLCE Date: September 30, 2015, 06:50:35 PM

Kitabı başlarda hiç sevmedim.Keşke ilk kitapta bittiği yerde bıraksaymış diye düşündüm.Tru ve Jack artık birlikteler.Sürekli bazı sorunlar

çıkıyor,bunlarda çözüp üstüne sevişiyorlar.Bazı kitaplarda o bölümler artık o kadar anlamsız geliyor ki atlayarak okuyorum.Fakat kitabın son 70 sayfasını

ağlayarak okuduğumu ve çok duygulandığımı söylemeliyim.Bence bu kitabı son bölümleri kurtarmış.Mutlaka okunacak serilerden değil,çok vaktiniz varsa

okunabilir.

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: Bendis Date: October 02, 2015, 09:29:52 AM


Kor Adası - Kimberley Freeman


Kimberley Freeman'ın okuduğum ikinci romanı. Akıcı anlatım ve kurgusu ile kısa sürede kendine bağlıyor. Başlarda Tilly'nin saflığı biraz sinirimi bozu, Jasper'a uyuz oldum. Tilly'nin üstüne kilitlediği kapının kilitli olmadığına inandırdığı gibi kendisinin onu sevdiğine kolayca inandırabildi Jasper.
Tilly gerçekleri görmeye başladığında kaçış planı için ustaca hazırlandı ve o kadarda saf olmadığını gösterdi Gülmek :) Kaçışının ardından kendini Kor Adası'nda bulması ve Nell'e (Elenor) mürebbiyelik yapmaya başlamasıyla hayatı daha düzene girdi ancak içindeki vicdan azabından bir türlü kurtulamadı. Mantıklı düşünene kadar.. Nell'in olaylara bakış açısı büyümüşte küçülmüş dedirtiyor, onu anlatan kısımları okumayı özellikle çok beğendim. Sonlara doğru adrenalin tavan yaptı ve açıkçası Hattie (132 sayılı mahkum) beni hiç şaşırtmadı. Bu da nerden çıktı derseniz, kitabı okuyun anlarsınız Göz Kırp.

Genel anlamda beğendim, sonu biraz aceleye gelmiş gibi hemen olaylar sonuca bağlandı. Gelişmeler biraz daha kısa tutulup, son için biraz daha sayfa ayrılabilirdi.. Tilly'nin de Nina'nın da sonlara doğru işleri yoluna koyduğunu görmek mutlu etti.


"Beklentiler mutluluğun düşmanıdır."Syf:148






Ve yazarlar için kullanılan bu cümle çok güzel.. Gerçek yazarlara gelsin benden.. Zuhahaha


Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: BÖRÜLCE Date: October 02, 2015, 03:43:59 PM

Bir kitap bu kadar mı yavaş ilerler   Aaaaa.  İki gündür bitmek bilmedi.  Zuhahaha  Azmettim sonunda tamamladım.Konu

güzel,karakterler aslında çok sevimli ama anlatım çok kötüydü.Maggie bir sahil kasabasında tek başına yaşayan,40 yaşında güzel bir

kadın.Evlenmiş,boşanmış,bir kaç yıl önce de annesini kaybetmiş.Hafta sonu üniversiten çok yakın dostları yanına gelecek ve bir arkadaşlar buluşması

yaşayacaklar.Fakat konuklarının arasına üniversite aşkının da katılacağını son anda öğreniyor.Gil'de evlenmiş,boşanmış,yakışıklı bir tarih profesörü.Ve

Maggie'yi göreceğini için çok heyecanlı.Eski günlerin yad edildiği,aşklarının yeniden alevlendiği güzel bir hafta sonu geçiriyorlar.Ama bu bütün bir kitabı

kapsıyor.İkilinin yakınlaşması ancak kitabın sonlarında oluyor.Maggie'yi sarsıp,''40 yaşına gelmişsin,aşık olduğun adamla 2. bir şansın var daha ne

duruyorsun'' diye bağırmak istediğiniz noktaya geliyorsunuz okurken.   Sinirden Ölüyorum.  Bittiğinde oh çok şükür dedirtti bana ama herkesin zevki farklıdır,belki siz

seversiniz.   Gülmek :)

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: -minel- Date: October 02, 2015, 06:24:46 PM



Bu kitaba başlarken açıkçası fazla bir beklentim yoktu çünkü hikaye daha önce Wattpatta yayınlanmış (Her Wattpat hikayesi iyidir kitap olabilir diye bir şey yok )

ama okudukça hikayeyi beğendim.Yazarın anlatımı , hikayenin konusu , esprileri ve karakterler bence çok  iyiyidi.

Sadece yazarın Kuzey'i bu kadar sert bir karakter olarak anlatmasına takıldım.Hikayede Kuzey'i okudukça gözümün önüne

 Tazmanya canavarı diye bir çizgi film vardı  o geldi. Zuhahaha  Kuzey çok sinirli bir karakter .Herkese höt zöt bağırıp duruyor ama Masal ile tanışınca

 çok tatlı bir aşık oluyor (Tabii ki Kuzey bunu kabul etmiyor  )  Zuhahaha .Masal'ı kendi arabalarından bile kıskanmasına çok güldüm .

Zeki  güzel  ve başarılı kızımız Masal ile zengin ( olmassa olmaz ) yakışıklı  ve cesur

ajanımız Kuzey'in hikayesi.Tanışmaları bile ayrı bir olay.Masal çok zeki ama bir o kadar da sakar.Bir de Masal'ın ikinci bir ismi var ki o bölümleri

okurken gözünüzden yaşlar gelecek.Ben hikayenin en çok Masalın evine yaptıkları ziyaret bölümünü beğendim .

Hikayede başka karakterler de var .Kuzey ile birlikte çalışan Zack ,Alex ,Mert ve Masal'ın robot arkadaşı  Jane .Yazar bu karakterlerin hikayelerini de yazmış.

Bu kitabı mutlaka okuyun  .Masal ve Kuzey'in hikayesini okurken çok eğleneceksiniz.



Seri Adı: Bilişim İstihbarat Serisi

BİS - 1. Kuzey Masalı

BİS - 2. Mekanik Aşk

BİS - 3. Yemezler Güzelim



---------------


"Alex her ne kadar kadınlara hep nazik davranan bir adam olsa da, eninde sonunda o da bir erkek ve her erkeğin içinde

yatan bir öküz olduğu konusunda güçlü şüphelerim var."


--------------

Masal, Julie ile konuştuktan sonra mutluluktan zıplayarak onun odasından çıkıp mutfağa geldiğinde, Kuzey'i ocağın başında,

orta boy tencereye bakıp kaşlarını çatarken buldu ve sevgiyle gülümsedi.

"Orta boy bir tencere sana tam olarak ne yapmış olabilir ki?" diyen Masal'ın neşeli sesi, Kuzey'in tencereden gözlerini

ayırıp ona bakmasına neden oldu.

"Bence bu orta boy tencereleri çok abartıyorlar. Yani tencere kendi kendine yemek yapamadıktan sonra ne işe yarar ki?"


----------------

"Hazır aklıma gelmişken... Bundan sonra araba kataloglarına bakmayacaksın, Masal Karaarslan! Çantanda Auto Show

2014 katalogunu bulduğumda aklımdan Tüyap'ı yeryüzünden silmekle, Auto Show Fuarı'nı tamamen kaldırmak arasında sürekli

gidip gelen düşünceler geçti ve inan bana, hiçbirisi de pek iç açıcı değildi."


-------------

"Sanırım bu kararı hanımefendinin vermesi gerek," dedi

Alex ses tonunu bile yükseltmeden. Masal bu adamdaki kendine güvene hayrandı. Ya gerçekten de iyi dövüşüyordu, ya da

iyi kaçıyordu. Kuzey'i bu kadar sinirlendirmeye cesaret edebilmesinin başka bir anlamı olamazdı.





Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: as. Date: October 02, 2015, 09:21:52 PM


“…Bir başmelek gerçekten sevince.”

İkinci okuyuşum ama araya uzun zaman girdiği için (Artemis sayesinde kitabı unutuyordum!) ilk kez okuyormuşum moduna girdim. Serinin devam kitabının da kasımda çıkacağını öğrenince çok mutlu oldum. Şayet, Raphael ve Elena’dan daha fazla ayrı kalmak istemiyorum. Her şey daha yoğundu. İlk okuyuşumda fark edemediğim detayları bulmak, yeni, olay kurgusuna aşina olmadığım bir kitapmış hissi yarattı bende. Ama her şeyden önce o kapak ve ayraç beni benden aldı. Resmen ‘ben kaliteyim’ ‘beni alıın’ dedirten bir kapaktı. Yabancıya teşekkürler. 
Konuya gelirsem (bu arada okumayan kaldıysa üzüldüğümü açıkça belirteyim hayatınızda Raphael ile henüz tanışmamış olanlara şiddetle tavsiyemdir. Bu eksikliği yaşamayın  )    Elena Deveraux doğuştan bir vampir avcısı. Koklayıp, yer tespiti yapıp, sonrada onları haklıyor. –Çok havalı değil mi?- En iyisi desem olur belki. Bana göre öyle de kendisi  Yine günlerden bir gün avını yakalayıp görevini tamamladıktan sonra yeni bir iş teklifi (teklif değil de bir emir desek) gelir. Geri çevirmesi mümkün olmayan bu teklifi şehrin –seksi, sert, mükemmel gözlere ve kanatlara sahip- başmeleği Raphael yapar. Ve gerisi için alıp okumanız icap eder  Bütün olaylar Ellie’nin başka bir avı (sıradan olmayan bir av) yakalaması gerektiğini anladığında başlıyor ve aynı heyecanlı tonda devam ediyor. Son sayfalarda nefesinizi tutacağınıza eminim. Bana göre kusuru, arada tekrar eden birkaç kelime ve çok belli olmasa da çeviri hatalarıydı. Ama okunmayacak derecede değil.
Elena, kendisini duygusal açıdan tutan bir kız. Raphael ise kötü çocuk diyebiliriz. İlerleyen sayfalarda öyle olmadığını sizlere yeterince kanıtlıyor orası ayrı. Yine de Elena’ya oyuncağım demesi bir ara hadi be oradan dedirttin. Ama öyle bir bölüm var ki Raphael ‘güzel seviyor’ dedirten bir sahne. Hemen koşun alın!


“Kötülük tahmin etmesi kolay bir şey.” Yalandı. Çünkü bazen kötülük, sinsice içeri sızan ve en kıymet verdiklerinizi elinizden çalan, geriye bir duvara vuran yankılar bırakan pis bir hırsızdı. – Elena


“Suratıma bakmayacak mısın Elena?”
“Hayır.” Elena yukarıyı seyretmeye devam etti.
“Sana bakınca her şey karman çorman oluyor.”



“Dmitri adeta duble kremalı bir çikolatalı pasta gibi. Dışından güzel görünüyor, hepsini yemek istiyorsun ama esasında, şekerden miden bulanıyor.” Dmitri’nin duyulara hitap eden doğası boğucuydu, ağırdı, insanı çektiği kadar iten bir battaniyeydi.
“Eğer o pastaysa ben neyim?” Elena’nın dudaklarına, çenesine değen acımasız, tensel hazları canlandıran dudaklar.
“Zehir,” diye fısıldadı Elena. “Güzel, baştan çıkarıcı bir zehir.”
Raphael tam arkasında öylesine kıpırtısız oldu ki, Elena’nın aklına fırtına öncesi sessizlik geldi. Fakat fırtına çarptığında Elena’nın içinde en derine giren, onu çırılçıplak bırakan, ipeksi bir sesle geldi. “Yine de ben pastaya yumulacağına, zehirde boğulmanı yeğlerim.




“Beni yatak arkadaşı yapmaya çalışıyordu. Geri çevirdim.”
“O teklifi tam olarak nasıl geri çevirdin?”
“Boğazını keserek.”  Elena  Öldüm Gülmekten.




                                           


SiteMap - İmode - Wap2