Arşiv Anasayfa Kitaplar Hakkında Bilgi ve Özetler
Sayfalar: 123456789101112131415161718192021222324252627282930313233343536373839404142434445464748495051525354555657585960616263646566676869707172737475767778798081828384858687888990919293949596979899100101102103104105106107108109110111112113114115116117118119120121122123124125126127128129130131132133134135136137138139140141142143144145146147148149150151152153154155156157158159160161162163164165166167168169170171172173174175176177178179180181182183184185186187188189190191192193194195196197198199200201202203204205206207208209210211212213214215216217218219220221222223224225226227228229230231232233234235236237238239240241242243244245246247248249250251252253254255256257258259260261262263264265266267268269270271272273274275276277278279280281282283284285286287288289290291292293294295296297298299300301302303304305306307308309310311312313314315316317318319320321322323324325326327328329330331332333334335336337338339340341342343344345346347348349350351352353354355356357358359360361362363364365366367368369370371372373374375376377378379380381382383384385386387388389390391392393394395396397398399400401402403404405406407408409410411412413414415416417418419420421422423424425426427428429430431432433434435436437438439440441442443444445446447448449450451452
Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: BÖRÜLCE Date: September 05, 2015, 12:50:29 AM
   


Mükemmel bir seriyi maalesef bitirdim.   Ağlicam.  O kadar alışmıştım ki; bütün karakterlere resmen ayrılmamak için 6. kitabı süründürdüm elimde ama

bitti.İyi ki serinin tamamlanmasını beklemişim.Bu şekilde olayların bütünlüğü bozulmadan,ilişkilerin iniş çıkışlarına eşlik ederek okuması çok keyifli oldu.Zaman

zaman Sydney'e,bazen Adrian'a,bazen de Adrian'ı öyle gösterdiği için yazara çok kızdım.5. kitap beni bunalıma soktu.Her şey çok üzücüydü.İkisinin de ayrı

ayrı acı çekmesi çok zordu.O yüzden 6. kitabın sonuna kadar şimdi bir şey olacak diye tetikte bekledim.Çok şükür ki bu seriye yakışır,harika bir finalle bitti

kitap.Bol aksiyonun,duygusallığın,eğlenceli diyalogların ve tabi ki muhteşem aşkların yaşandığı çok güzel bir seriydi.Yazarın diğer serisini sevdiyseniz buna

da bayılırsınız.  Bravo

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: Tourniquet Date: September 05, 2015, 10:27:05 PM


Puanım 4/5

Can sıkıntısından elimin altında olan romantik bir kitaba başlayayım dedim. Öylesine başladığım bir kitabın bu kadar güzel olacağını tahmin etmezdim. Başlamamla bitirmem bir oldu sanki. Bir oturuşta bitirdim kitabı. Çok hoşuma gitti.

 Jacqueline sevgilisinden yeni ayrılmış ve oda arkadaşı ve aynı zamanda en yakın arkadaşı Erin ile bir partiye katılıyor. Partiden erken ayrılmaya karar veriyor otoparkta saldırıya uğruyor ve gizemli bir oğlan tarafından kurtarılıyor. Kendisini kurtaran çocuğu tanımasa da çocuk  Jacqueline'e adıyla seslenerek veda ediyor. Ertesi günü o çocuğu ekonomi dersinde görüyor ve bu çocuğu bir türlü aklından çıkaramıyor Gülmek :)

Jacqueline'nin güçlü bir karakter olmasını sevdim. Lucas'ın kötü çocuk gibi görünüp mükemmel bir karakter olmasına da bittim. Öptüm.

Ne okusam diye düşünenlere şu aralar kitap okuyamayanlara tavsiye ederim Gülmek :)

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: Hayal Perest Date: September 06, 2015, 03:31:04 PM
BANA ŞANS DİLE - SİNEM AKÇA

❤ Kitabımız baş karakterlerimiz Yasemin, Didem ve Elif'in hayatları etrafında şekilleniyor. Elif biraz geri planda kalıyor ama Didem ve Yasemin'in inişli çıkışlı hayatları ile aşk hayatlarına dair izler okuyoruz. Didem karakteri; tam bir baş belası! Öyle tatlı bela da değil. İnsanı süründüren cinsten bir bela... Okurken ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız. Ama size bir öneri de bulunayım; Didem'i gördün mü arkana bakmadan kaç! Yoksa zaman ve mekan tanımadan başına musallat olur benden söylemesi..

❤ Yasemin, kitabımızın hanım hanımcık kızı. Başarısız ilişkilerden sonra karşısına Erhan'ın çıkması ile hayatını onunla birleştirmiş ve bebek bekleyen taze bir anne adayı. Ama başına büyük bir bela var; Didem! Didem herkesin yaka silktiği, onu gördüğünde yönünü değiştirdiği bir karakter. Didem kendinden başkasını düşünmeyen, kafasına göre hareket eden ve başkalarının düşüncelerini önemsemeyen "sinir bozucu" diye tabir edeceğimiz bir karakter. Ve okurken çoğu kişiye illallah dedirttiğini düşünüyorum.

❤ Yasemin, Erhan ile mutlu giden evliliğini sürdürürken, Didem'in evliliği için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Didem, ikinci kocasını da boşadıktan sonra soluğu Yasemin'in yanında alıyor ve böylece Yasemin için zor günler başlamış oluyor.

❤ Didem, Yasemin'in hamile olduğunu düşünmeden onu peşinde sürüklerken bir trafik kazası ile bütün hayatı değişiyor. -Öyle büyük bir kaza değil.- Kaza sonucu tanıştığı Baş Komiser Bora'yı gördüğü an bu adamı elde etmek için her yolu deneyeceğini kafasına koyuyor.

❤ Bora bir süredir birlikte olduğu kız arkadaşı Senem ile ayrılma kararı alırken aklını mavi gözlü bir cadının meşgul ettiğinin de bilincinde. Günler geçip giderken Didem ile Bora'nın yakınlaşması ise bir şeylerin değiştiğinin göstergesidir. Didem hala aynı Didem. Ama Yasemin'in yanında tam bir "cadaloz" iken Bora'nın yanında "kedi" gibidir. Yani Didem'in bütün garezi Yasemin'edir. Devamında ise neler oluyor neler.. Bunu öğrenmek için sizi en yakın kitapçıya alalım. Gülmek :)

❤ Okurken Didem karakterinin beni çileden çıkardığını söyleyebilirim. Hatta kitabın oluşum sürecinde emeği geçen tüm ekibe "Allah sabır versin" dediğim de doğrudur. Zuhahaha Yani Didem katlanılacak gibi bir karakter değil. Özellikle hamile kadını peşinde koşturmasına ise diyecek söz bulamıyorum. Gerçi Yasemin her ne adar şikayetçi olsa da Didem'e kıyamadığından mıdır bilmem yumuşak tavırları ile kendini süründürdü. İnsan biraz sert çıkar, "gelmiyorum, hamileyim ben" triplerine girer değil mi ama..

❤ Erhan'ın Yasemin'e olan aşkına ve sevdasına ise ba-yıl-dım! "Bu nasıl sevmektir be kardeşim!" dedim.. Zuhahaha Erhan biraz "maço" bir karakter ama sevdi mi sonuna kadar sevenlerden.. Yasemin'in günün her saatinde arayıp, halini hatırını soracak kadar da düşünceli.. Yasemin'in elini sıcak sudan soğuk suya sokmayan halleri çok tatlıydı. Yasemin ve Erhan favori çiftim oldu. Onların sahnelerini okurken hem mutlu oldum hem de duygulandım. Birbirlerine olan sevdaları beni etkiledi.

❤ Didem her ne kadar baş belası olsa da beni kahkahalarla güldüren sahneler olduğunu da söyleyebilirim. Anneannesi Müzeyyen Hanım ile olan sahneleri tam seyirlikti! Müzeyyen Hanım ise tam bir efsane! Didem neyse Anneannesi de aynen öyle. Müzeyyen Hanım'ı seveceğinizi düşünüyorum, şahsen ben sevdim. Gülmek :)

❤ Ve gelelim Bora'ya.. Sevdiğim diğer bir karakter de Bora. Başarılı bir polis olmasının yanında Didem'in ve bizim kalbimizi fethetmiş bir karakter. Okurken üzerinizde "polis fantezisi" oluşacağını da söyleyebilirim. Çok zeki ve uyanık. Yalanları ortaya çıkarma da çok başarılı ve iş bitirici bir karakter. Daha fazla Bora'ya sulanmayayım sonra Didem'in gazabına uğrarım falan Zuhahaha Malum Bora'nın başı bağlı.. Artık onun kardeşleri, kuzenleri vs. ile yetineceğiz. Her neyse. Bora'yı sevdim mi? Sevdim. Zuhahaha

❤ Kitapta Elif karakterinin biraz geri planda kaldığını söylemiştim. Sanırım onun hikayesini devam kitaplarında göreceğiz. Ve ben sabırsızlıkla devamını bekliyorum. Kitapta iki farklı anlatım var. Hikayeyi Yasemin'in ağzından dinliyoruz. Bora ile olan sahneleri ise yazarın anlatımıyla okuyoruz. Bu iki anlatım başta beni biraz rahatsız etmişti. Bütün kurgunun, olayların tek bir bakış açısıyla ya da ilahi bakış açısıyla anlatılması daha hoş olurdu diye düşünmüştüm ama Bora ile olan kısımları Yasemin'in anlatması doğru olmazdı diye düşündüm ve bu ikili anlatımı olumlu karşıladım. Zaten bir süre sonra kendinizi kurguya kaptırıyorsunuz.. O yüzden bu ikili anlatıma fazla takılmayın, kurgunun tadını çıkarın. Göz Kırp.

❤ Kitapta sıkça geçen "gene" sözcüğünün beni rahatsız ettiğini söyleyebilirim. Onun yerine "yine" kullanılsa daha doğru olurdu diye düşünüyorum ama sanırım yazarın üslubu böyle. Kitap bana bir çok duyguyu yaşattı.. Bazı kısımlarda beni çileden çıkarsa da eğlenceli bir kitaptı. Bazı diyalogları tekrar tekrar okuyup güldüğümü söyleyebilirim. Özellikle son sahnelerde beni duygulandırdı.

❤ Kitapta öyle göze batacak kadar redaksiyon açısında bir hata yoktu. Baskı sırasında oluşan ufak tefek hatalar ile bazı kelimeler eksik çıkmıştı ama bunların diğer baskılarda düzeltileceğini düşünüyorum.

❤ Yazarın anlatımı ve kitabın kurgusu güzel. Özellikle sizi gülümsetecek yanlarının fazla olduğunu söyleyebilirim. Kitabın kapak tasarımına ise hayran olmamak elde değil. Didem karakteri beni çileden çıkarmış olsa da kitabı sevdim. Kitabı bitirdikten sonra yazarın diğer kitaplarına da göz attığımı söyleyebilirim. Yazarın akıcı bir kalemi var ve okurken sizi etkisi altına alıyor.

❤ Okurken Bora ve Erhan arasında gidip gelecek, Didem ile çileden çıkacak, Yasemin ile sakinleşecek ve gülümsemenize engel olamayacaksınız. Kendi adıma okurken keyif aldığımı ve sizi gülümsetecek bir kitap arıyorsanız bu kitaba bir şans vermeniz gerektiğini düşünüyorum. Gülmek :)

* * * 4 Puan * * *

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: gök yüzü Date: September 06, 2015, 05:43:55 PM





Judith McNaught - Koru Beni


Judith McNaught'tan yine bir solukta okunacak güzel bir hikaye bizlerle  Gülmek :)   

Leigh bir tiyatro oyuncusudur kocası ise bir işadamıdır. Bir gün kocasıyla buluşmak için yola çıkar ama kaza geçirir.
Uyandığında kocasının kayıp olduğunu öğrenir ve arama çalışmaları başlatılır.

Romanın erkek kahramanı ise Michael Valente. O da bir iş adamı ama geçmişte çeşitli suçlara karıştığı için
polisin kara listesindedir.  Leigh'in içine düştüğü durumda Michael hem onun destekçisi hem de koruyucusudur   Öptüm.

Kitap tamamen bir aşk romanı değildi. İçinde polisiye, macera, dram, aşk herşey vardı. İlk 100 sayfa biraz yavaş geçti,
yazar geçmişe dönüşler sayesinde daha çok detaylı bir anlatıma başvurmuştu. Başka bir yazar olsa ne kadar detaylı anlatmış
diye şikayet edebilirdim ama yazan Judith olunca insanın yazdığı her şeyi okuyası geliyor.  Bir de hikayede yapılan
geçmişe dönüşler aslında hikayenin önemli bir parçasına bağlanıyor ve okuduğum zaman herşey yerli yerine oturuyordu.
Bir de şunu söylemek istiyorum ki zaman zaman armutlar bile büyük bir romantizm kaynağı olabiliyor, kitabı okuyanlar
ne demek istediğimi anlayacaklardır   Nanik-Nanik :P

Kitabın polisiye kısmında ise bir ekip var, olayı çözmeye uğraşıyorlar. Kitabın ikinci çifti ise bu polis ekibinden;
Mack ve Sam.  Onlarda bir yandan işlerle uğraşıyorlar, bir yandan da ilişkileri adım adım ilerliyor   Göz Kırp.

Ben kitabı çok sevdim, çok akıcıydı sadece ilk kısımlar biraz hafif tempolu orasını da atlatırsanız gerisi su gibi
akıp gidiyor. Herkese tavsiye ederim. Puanım 9/10.



Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: chuck_me Date: September 06, 2015, 05:45:18 PM
@hayal perest ne dersin sence kitabı alayım mı? Merak ediyordum ama ön okumada Yasemin ve Metin'im ilişkisini okuyunca Yasemin'i sevemeyeceğimi düşünüp vazgeçmiştim de Ağlıyorum.
Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: BÖRÜLCE Date: September 07, 2015, 03:09:22 PM

O kadar olumsuz yoruma rağmen yazarın diğer kitaplarını sevdiğim için bu kitaba da bir şans vermek istemiştim.Hata etmişim.   Ağlıyorum.  Başlarda çeviri o

kadar kötü ki,eğlenceli olması gereken diyaloglardan hiç bir şey anlaşılmıyor.Konu güzel ama işlenişi çok saçma,anlatım çok basit,karakterler de

sevimsiz.Hanna,yıllar önce bu işi bırakmış,artık sadece küçük çocuklara yardım için burayı işleten bir genelev patroniçesi.Rafe ise Hannah'nın yıllar önce

başından geçenlerden dolayı nefret ettiği bir mesleğe sahip.Kendisi sayfalar ilerledikçe şüpheye düşseniz de bir papaz.Yani bir araya gelmesi imkansız iki

insanın,engelleri aşmasını anlatıyor kitap.Ama Hannah'nın sürekli ben fahişeyim demesi,papazında kızla birlikte olup,inançlarıma ters düşemem diye diretmesi

kitabı basitleştirmiş.Çok kötüledim galiba,sadece beni hayal kırıklığına uğratan bir kitap oldu. 



Güzel yormayan akıcı bir anlatım,sevimli karakterlerle zaman zaman güldüren,sonlara doğru da hüzünlendiren bir kitap.Konu biraz Türk Filmi

tadında ama çok eğlenceli.Sakar ve sevimli kızımız Mayıs'ın ajanlık yapmaya başlamasıyla gelişen olayları anlatıyor.Tabi ki takip ettiği adama aşık

oluyor.Tavsiye edebileceğim keyifli bir kitaptı.   Göz Kırp.

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: as. Date: September 07, 2015, 08:47:23 PM


Araya ne kadar zaman girdi diğer kitaplarla hatırlamıyorum bile.. Böyle olunca ana karakterler dışında diğerlerini hatırlamakta güçlük çektim. Seriler arasına bu kadar zaman koyup da biz okuyucuya eziyet etmeyin lütfen 
Sayfalar ilerledikçe her şey daha da oturdu bende ve Gideon rüzgârına kapıldım gittim. Yaşadığı şeyleri bu kitapta onun gözünden okurken biraz zorlandım. Çünkü o kadar anormal ve kötü ki birkaç satırı atladım. Bir insanın böyle şeyleri yaşamış olmasını bilmek… Ve o karakteri daha çok anlamama yardım etti yazar. Eva’nın geçmişini okurken de bu olmuştu. Kullandığı kelimeler ve anlatım tarzıyla o karaktere sizi yakınlaştırıp, anlamaya çalışmamızı kolaylaştırıyor. Bunlar dışında kitap boyunca, ilişkilerinin gelgitlerini okudum. Eva kızar Gideon düzelmeye çalışır ya da tam tersi. Açıkçası hareketlilik katmak için birçok malzeme vardı ama yazar kullanmamayı tercih etmiş. Ve biraz daha farklı şeyler okumak istedim. Yani potansiyel bir eski sevgili tehlikesi okumaktan gına geldi. Bir de bir benzerlik dikkatimden kaçmadı değil. Mimar sahnesi. Özgürlüğün Elli Tonu'nda Gina (sanırım) ve Ana sahnesiyle Gideon ve Ash sahnesi o kadar aynıydı ki ne oluyor dedirtmedi değil.
Yine de seriyi seviyorum. Son kitap her ne kadar beklentimin aşağısında olsa da Gideon için okumaya değer diye düşünüyorum.


Eva’nın kaşları kalktı. “Chris adına konuşamam ama bende gördüğün şey acıma değildi Gideon. Duygudaşlıktı belki, çünkü senin neler hissettiğini biliyorum. Ve ıstıraptı kesinlikle, çünkü yüreğim yüreğine bağlı. Senin canın yandığında benimki de yanıyor. Bununla baş etmeyi öğrenmelisin çünkü seni seviyorum ve vazgeçmeye de niyetim yok.”

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: gök yüzü Date: September 08, 2015, 03:42:39 AM





Teresa Medeiros - Unutulmaz Öpücük



Yazarın önceki üç kitabını okuyup beğenmiştim, bunu da beğendim. Yazar bu kitabında da dram ile komediyi bir araya
getirerek akıcı bir hikaye ortaya koymuş.

Kitabın konusuna gelirsem; Laura ve kardeşleri Lottie ile George aileleri öldükten sonra bir kadının yanına sığınırlar.
Kadın bir gün ölür ve vasiyetinde Laura 21 yaşına basmadan evlenirse malikanenin kendisine kalacağını belirtir.
Sterling ise bu kadının oğludur, yıllar önce büyük amcası tarafından düklüğe varis olarak yetiştirilmek için evinden koparılmıştır.
Buna izin verdikleri için de anne ve babasını hiç affetmez. Annesinin ölüm haberinden sonra malikaneyi görmek için yola çıkar
ve ikili böylece bir araya gelirler.

Ben kitabı çok sevdim, özellikle kitabın ilk yarısı çok eğlenceliydi. Tabi bunda Lottie ve George'un diyaloglarının
büyük payı vardı. Bir ara çocuklardan korktum ama baya baya cinayet planı yaptılar neyse ki başaramadılar   Hehehe

Kitapta sevmediğim tek şey; herkesin birbirine siz diye hitap etmesi, hatta Laura ve Sterling de böyleler.
Kitabın sonunda Sterling seni seviyorum demiyor sizi seviyorum diyor o derece yani. Sürekli siz hitabının
geçmesi hevesimi biraz kırdı ama yine de kitabın güzelliği bu çeviri hatasını affettirdi.

Ben kitabı herkese tavsiye ederim. Puanım 7/10.



Laura başını salladı. "Durumun ne kadar ümitsiz göründüğünün farkındayım ama babamın bize öğrettiklerini asla aklımızdan
çıkarmamalıyız. Ne demişti babam? Yüce Tanrımız, dua edip azmedenlere dualarının karşılığını verecektir."
"Karşılık olar ne istesek acaba?" diye sordu Lottie hevesle, ayağa zıplayarak.
Laura düşündü, taşındı; dini bütün duruşu gözlerindeki direşken kıvılcımla tezat oluşturuyordu. "Bir erkek,"  dedi sonunda   Zuhahaha



"Gizli kapaklı nişanlanmak! Ne kadar romantik! Onun dönüşünü nasıl da hasretle beklemişsindir!"
"Evet, hiç sorma."  Laura Nicholas'a kaçamak bir bakış fırlattı, bakışı bir süre onun dudaklarında takılı kaldı.
"Onu tahmin edemeyeceğiniz kadar çok öptüm."
Alice'in uçuk sarı kaşları havaya kalktı. Kalabalık ani ve derin bir sessizliğe gömülürken, Nicholas boğazını temizledi
ve ayakkabısının ucunu yere sürttü. Laura yanaklarının pespembe kesildiğini hissetti. "Yani, onu tahmin edemeyeceğiniz
kadar çok özledim, demek istedim."   Öldüm Gülmekten.



Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: Ckmksm Date: September 09, 2015, 11:58:20 AM


Kalbimin Sahibi - A. L. Jackson
Puanım:9/10!


Normalde olsa bu kitabı seveceğimi sanmazdım.Hatta başlarlen bile umudum da yoktu açıkçası.Ama beni bu kitap çok şaşırttı.Kurgusuyla değil ama yazarın o anlatış şekli o kadar duygu yüklü geldi ki kayıtsız kalamadım.Adeta kitabın içine çekildim.Ve,evet sevdim.
Kitap William'ın rüyasıyla başlıyor.Kabus desek daha doğru aslında.Ve bu kabuslar kitap boyunca hep tekrarlanıyor.Ta ki mutlu sona ulaşana kadar.He, yeri gelmişken söyleyeyim.Kitap mutlu sonla bitiyor.Rahatlıkla okuyunuz.
Her neyse,işte bizim William doğduğu büyüdüğü kasabadan,ailesinden bir anda ayrılmıştır.Sanki bir terk ediş gibi.Hiç kimse bunun nedenini bilmemektedir.Bir kişi hariç:Kalbinin sahibi olan kız.Ailesi perişan durumdadır.Doğal olarak William da.Kendi kişiliğini yitirmiştir.Başka birisi olmak için kendini heba etmiştir.Geçmişinden kurtulmak için her yolu denemiştir ama nafile.Bir gün Blake'ten yani abisinden telefpn gelir.Ve geri dönmek zorunda kalır geçmişine.İşte böyle başlar bizim duygu yüklü masalımız.
Bu kitap benim "tatilden döndükten sonra eski sıkıcı hayata uyum sağlama sendromu"ma denk geldiği için yavrucak süründü.Aslında 3 oturuşta bitirdim gibi bir şey.Bir günde de bitebilirdi zira elime ne zaman alsam 150 sayfa bir anda akıp gidiyordu.Ben kitabın o karanlık,karamsar havasını çok sevdim.Aslında klişe de denebilen bir olay örgüsü var.Olayları tahmin edilebilirdi.Bendeniz klişelerden nefret eden ve olayların tahmin edilebilir olmasını sevmeyen biri olarak bu kitabı sevdiysem siz de seversiniz gibi geliyor.
Aklıma gelmişken söyleyeyim,kitapta bir sürü yazım yanlışı vardı.O kadar çoktu ki bir kaçını not aldım gerisine uğraşamadım üşendim.Mesela en basitinden birini size göstereyim: "Önemli olan, onu sonsuza dek onu yanımda istememdi."
Velhasıl-ı kelam,ben bu kitabı be kadar kurguda zayıf da olsa çoğu chik-lit kitabında daha çok sevdim.Beni etkileyen kitaplar her zaman öndedir.Ve bu kitap gereğinden fazla etkiledi.Sizde bir bakım derim.

***
"Yuva ne demek hiç bilmedim. Bana göre, kaçmak için beklenen bir hapishaneydi."
***
Paylaştığımız şeylerin arkadaşlıktan fazlası olduğunu biliyordum ve sığındığım bu sessiz liman giderek William'a dönüşüyordu. Bunu,birinin gelip elimden alması düşüncesine dayanamıyordum,o yüzden hayatımda önemli olan tek kişiyi içimde saklıyordum.William'ı. "
***
"Hayatımdan çıkıp gittiği gün onu nasıl seviyorsam,bugün de aynı şekilde onu sevmeye devam ediyordum."
***
"Kafamı sallayarak,"Evet, iyiyim," dedim.
Hayatımda bundan daha büyük bir yalan söylememiştim."

***
"O an anladım ki bu kız benden ne istese ona verirdim.Alması için yalvarırdım bile."
***
"Elini avuçlarıma aldım ve kulağına fısıldadım."Daha hiçbir şey başlamamışken , gidemezsin."


Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: as. Date: September 09, 2015, 04:44:07 PM


2.kitabı merakla bekliyorum. Beklentimin üstündeydi. Çarpık aile ilişkilerini okurken ‘bu nasıl bir şeydir ya!’ moduna girdim. Genelde bu tarz bir kitabı beğenmeme olasılığım çok yüksektir ama Blaire’in yaşadıklarını okurken çok etkilendim ve bu yazarın anlatımıyla da birleşince beğendim. Masum ve iyi ama dikkat çekici bir karakterdi. Girdiği ortam ise onun tam tersi insanlarla dolu. Sessiz bir kız olsa da 9 milimetrelik tabancası ve o güneyli havasıyla herkesin üstesinden gelebileceğini gösterdi.
Rush ise Blaire kadar etkileyemedi beni. Sanki daha güçlü ve ağır bir karakter gitmeliydi Blaire’in yanına. Rush, belki her ortama girdiğinde ağırlığı olan biriydi ama bahsettiğim şey tam olarak o değil nasıl anlatabilirim emin de değilim. En iyisi adamda bir şeylerin eksik olduğunu hissettiğimi söyleyip geçmem. Konusuna değinemeyeceğim çünkü kısa bir kitaptı ve bir şeyleri ağzımdan kaçırmak istemiyorum. Ama kitap bittiğin de ve herkesin dilinde olan tabi bir türlü Blaire’in öğrenemediği sırrı duyunca ufak çaplı bir şok geçirdim. Ama şok o sırrın ağırlığın kaynaklanmıyor. Blaire’in yaşadıklarının üstüne böyle bir şeyin daha eklenmesinin yarattığı bir şoktu. Onun dışında size vay be dedirtecek bir gizem söz konusu değil. Kitapta bir kaç eksiklik var. Mesela hikâyenin içine ilk başlarda giremedim. Ve tam olaylarla bütünleşeceğim sırada kitap bitti. Kısa olmasından kaynaklıydı sanırım. Ve Rush’ın uzak durmaya çalışmasını pek etkileyici bulamadım. Çünkü öyle kitaplar ve öyle karakterler okudum ki Rush’ın uzak kalma çabalarına 1 ile 10 arası bir sayı vermem gerekirse -5 verirdim.
Yazarın anlatımını sevdim. Kısa olmasaydı da kitabı bir günde bitireceğimden emindim. Yalın bir dili var. Ve ortaya attığı sırrı da merak edip okutturdu kendini. Devam kitabını bir an önce çıkarsınlar çünkü sonu hiç hoşuma gitmedi!






'Gözlerindeki fırtınayı görebiliyordum. Aklının karıştığını biliyordum. Korkuyu bile görebiiyordum. Sonrasında aşk vardı. Bunu gördüm. Gözlerindeki ateşi. Buna inandım. Net olarak görebiliyordum ama artık çok geçti. Aşk yeterli değildi. Herkes, hep aşkın yeterli olduğunu söylüyordu. Yeterli değildi. Hele ki ruhun paramparça olduğunda.' -B


Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: Tourniquet Date: September 09, 2015, 09:59:07 PM


Puanım; 4/5

Beklediğimden iyiydi gerçekten. Sadece kitabın daha uzun olmasını isterdim. Rush gibi bir karakterin dünyasına daha fazla girmek isterdim. Ben kapılamadım Rush rüzgarına. Tamam sizi kitaba çekiyor ama ne bileyim eksik gibiydi sanki bir şeyler. Kıza gerçekten çok değersizmiş gibi davranıp sonra prenses gibi davranması hoşuma gitmedi. Karakteri daha fazla tanıtsaydı daha fazla ayrıntı olsaydı daha iyi olurdu. Bunun dışında ben kitabı sevdim ve ikinci kitaba başlamayı düşünüyorum (internette bulabilirsem Öldüm Gülmekten. )

Okumayı düşünenlere tavsiye ederim.

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: as. Date: September 09, 2015, 10:04:14 PM
: Tourniquet  September 09, 2015, 09:59:07 PM


Puanım; 4/5

Beklediğimden iyiydi gerçekten. Sadece kitabın daha uzun olmasını isterdim. Rush gibi bir karakterin dünyasına daha fazla girmek isterdim. Ben kapılamadım Rush rüzgarına. Tamam sizi kitaba çekiyor ama ne bileyim eksik gibiydi sanki bir şeyler. Kıza gerçekten çok değersizmiş gibi davranıp sonra prenses gibi davranması hoşuma gitmedi. Karakteri daha fazla tanıtsaydı daha fazla ayrıntı olsaydı daha iyi olurdu. Bunun dışında ben kitabı sevdim ve ikinci kitaba başlamayı düşünüyorum (internette bulabilirsem Öldüm Gülmekten. )

Okumayı düşünenlere tavsiye ederim.

Tamaaamen katlıyorum özellikle nette bulma kısmına  Hehehe Hehehe
Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: BÖRÜLCE Date: September 10, 2015, 11:17:44 AM

Bu kadar uzun olmasa ve bu kadar argo kelimeler tekrar edip durmasa güzel bir kitap olabilirmiş.Romantik komedi tarzında,fantastik ögeler de içeren

güzel bir konusu var.Önce iki kişinin hikayesi gibi başlayıp sonra dört çiftin hikayesine dönüşüyor.Walt,iki serseri arkadaşıyla birlikte,her gece içelim ve

kızlarla sabahlayalım tarzında bir tatile çıkıyor.Sahilde sabahladıkları bir gün,bir inilti sesiyle uyanıyor.Bu sesin yanındaki arkadaşlarından gelmediğini

farkedince aramaya başlıyor.Bir mağarada solgun ve balık gibi kokan,baygın bir kızla karşılaşıyor.Kızı alıp eve götürüyor ve beslenip kendine gelmesini

sağlıyor ama kızda bir tuhaflık var.Kız kelimenin tam anlamıyla hiçbir şey bilmiyor.Elka bir deniz perisi,en son 200 yıl önce dünyaya insan olarak gelmiş ve

bu yüzyıl ona çok yabancı.Yemekler,makineler,televizyon ve cinsellik gibi bir çok konu hakkında hiçbir şey bilmeyip,tuhaf sorular sorması kitabı bol

kahkahalı bir hale getirmiş.Ama aynı espriler sayfalarca dönüp duruyor.Beni özellikle rahatsız eden konu ise kitabın ikinci yarısından sonra ''gö.''

kelimesinin ve farklı versiyonlarının neredeyse her sayfada tekrar tekrar kullanılması.Çok gereksiz olmuş.Kitap 730 sayfa.Bu kadar uzun bir kitabı okumaya

sabrınız varsa genel olarak fena değildi.


Çok akıcı,bir çırpıda okunan bir kitap.Duygusal bir aşk hikayesi,gözleriniz dolarak okuyorsunuz.Ama Gökhan karakterine sabrınız olursa.  

Dövmek  Konudan kısaca bahsedeyim.İnci 18 yaşında,babaannesinden başka kimsesi olmayan,zeki ve yaşından oldukça olgun bir genç kız.Üniversite

sınavına hazırlanmak için bir akrabalarının oğlunun yanında kalmak ve kursa gitmek için İstanbul'a geliyor.Gökhan,annesinin zoruyla bir kıza bakıcılık

yapacağı için çok kızgın,30 yaşında zengin,düzenli ve titiz bir adam.İnci'yi karşılamaya gidip de karşısında beklediğinden daha büyük görünen,güzel bir kız

görünce şaşırıyor.Bundan sonrası,ikilinin aynı evde yaşamaya başlaması,İnci'nin kursa gitmesi,ikilinin yakınlaşmasıyla devam ediyor.Kitap boyunca Gökhan

kıza bolca hakaret edip,kalbini kırıyor ve her defasında çok çabuk affediliyor.O yüzden biraz iki karaktere de sinir oluyorsunuz ama yine de bence güzel bir

kitaptı.

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: BÖRÜLCE Date: September 10, 2015, 04:38:54 PM

Ben kitabı pek sevemedim.Başlarda güzel gidiyordu,ama ortalardan sonra kitap boğucu olmaya ve konular aynı eksende dönüp durmaya devam

etti.Kitap Aden adlı genç bir kızın yol kenarındaki yaralı bir adama yardım etmesiyle başlıyor.Bir kaç gün sonra da kendini düşmüş meleklerin arasında

yaşarken buluyor.Olaylar çok yalın ve ayrıntılı bir şekilde anlatılmış,bu yüzden gözünüzde canlandırmada hiç zorluk çekmiyorsunuz.Kız önce Leonardo ile

tanışıyor,onunla arasında anlam veremediğiniz bir baba kız sevgisi yaşıyorlar.Sonra Liam karakteri devreye giriyor ve birbirlerine aşık oluyorlar.Sonra kız

başka bir düşmüş melekle bağlanıyor.   Şeklimi Koyarım.  Yani anlayacağınız kim kiminle,niye böyle olduki derken kitap yarım kalmış bir şekilde sonlanıyor.Ortalardan sonra

kitap çok karamsar,sonuna kadar acı çeken karakterler var.Okumayı düşünen varsa kendini hazırlasın.   Göz Kırp.

Ynt: Kitap Yorumları Buraya. By: buse_1396 Date: September 11, 2015, 03:31:10 AM
: Tourniquet  September 05, 2015, 10:27:05 PM


Puanım 4/5

Can sıkıntısından elimin altında olan romantik bir kitaba başlayayım dedim. Öylesine başladığım bir kitabın bu kadar güzel olacağını tahmin etmezdim. Başlamamla bitirmem bir oldu sanki. Bir oturuşta bitirdim kitabı. Çok hoşuma gitti.

 Jacqueline sevgilisinden yeni ayrılmış ve oda arkadaşı ve aynı zamanda en yakın arkadaşı Erin ile bir partiye katılıyor. Partiden erken ayrılmaya karar veriyor otoparkta saldırıya uğruyor ve gizemli bir oğlan tarafından kurtarılıyor. Kendisini kurtaran çocuğu tanımasa da çocuk  Jacqueline'e adıyla seslenerek veda ediyor. Ertesi günü o çocuğu ekonomi dersinde görüyor ve bu çocuğu bir türlü aklından çıkaramıyor Gülmek :)

Jacqueline'nin güçlü bir karakter olmasını sevdim. Lucas'ın kötü çocuk gibi görünüp mükemmel bir karakter olmasına da bittim. Öptüm.

Ne okusam diye düşünenlere şu aralar kitap okuyamayanlara tavsiye ederim Gülmek :)
Birileri benim en sevdiğim kitanı okumuş.. Bir arladaşımın tavsiyesiyle bende 2-3 yıl önce sanırım başlamıştım tam hatırlamıyorum.. Ve mükemmel bir kitaptı tabi kitabın 2.serisi varmış ama çeviren olmadı ..  Ağlicam.  Lucas ın kısımları kesinlikle beni çok etkilemişti.. Böyle bir karakterin gerçekte var olduğunu düşünmek isterdim ama tabi mümkün değil gibi.. Ama okuduktan bir ay sonra hala evin içinde Lucas diye gezdiğimi her okuduğum kitapta onun gibi bir karakter aradığımı hatırlıyorum, geçen sene de epsilon a mail atmıştım 2.kitabı çevirsinler diye ama hiç dikkate almadılar galiba.. Ama umarım 2.kitap çıkar da bende Lucasımı tekrar okurum.. Gülmek :) Şuan bile o kitabı kitaplığımda ayrı bir yere koymuşumdur kimseye dokundurmam veya vermiyorum okuması için.. Hehehe


Börülce seni şuan kıskandım vallahi.. Ben para veripte hiç Türk yazarların kitabını almam neden mi çünkü fazlasıyla mafyavari konular işleniyor..
Misal şu an okuduğum Duygu kitabı gibi.. Allahım ben bu Duygunun kararsızlıklarına sinir oldum.. Nasıl bir kız bu ya insan azıcık kendini ezdirmez.. Zaten Sedatın kendisine aşık olduğunu bile 7 yıl sonra anlayabilen bir kızdan bahsediyoruz tabii.. Şuan ben 500lerdeyim ve acayip sinir ediyor bu kızın halleri.. Ama şunu da belirtmeliyim okuması akıcı oluyor ben bir iki sayfa okuyayım diye kitabı açıyorum bir bakmışım 50-60 sayfa gitmişim.. Yani bu konuda yazarın hakkını yiyemem ama ne bileyim kıza gıcık oldum abi. Zaten Sedat tam bir sır küpü şuana kadar kızla ilgili neredeyse herşeyi biliyor kız ona soru sorunca kestirip atan bir tip.. Bu ikisini birbirine vururum vallahi..  Sinirden Ölüyorum.
Bu arada şu inanılmaz erkek tabiri bu kitapta da var FMArsalda da çok gördüğüm bir şey bazen gerçekten böyle karakterler niye canlı yok diyorum bizi böyle umutlandırıyor.. Zaten bu mafyavari kitaplar yüzünden gerçek mafya görsem herhalde inanılmaz bir şey olduğunu falan düşünürüm.. Yani demem o ki karakterler uçuk ha tabi kitap olduğu için uçuk olması mühim değil ama ne bileyim gerçekten kafamda hayal edemiyorum...
Ve okuyanlar bilir diyaloglar fazlasıyla karışık bir anda olay bitiyor başka şeye geçiliyor.. Ama ne dersem diyeyim kitaptaki karakterlerden bazılarını sevdim.. Aslı gibi mesela ki sanırım Alim kitabında bu karaktere fazlasıyla yer verilecek.. Alimi söylemiyorum bile o çok farklı bir karakter.. Sedata ne kadar kıl oluyorsam onu bir o kadar seviyorum Hehehe Daha kitabı bitirmedem sedatı eleştirdim ama ne bileyim kıl oldum karaktere bilmiyorum belki kimse benim gibi düşünmüyor ama ne bileyim ben pek sevemedim.. Bu arada kitap baya kalınmış ben geç fark ettim Hehehe 600 küsürlerdeydi sayfası maşallah.. Hehehe İnşallah kitap bitene kadar Sedat - Duygu karakterini de severim yoksa vallahi ilk defa baş karakterleri sevmeyeceğim ama herhalde sedatın hikayesini öğrenirsem işler değişir, bakalım.. Bu arada sedat Duygunun hamile olmasını istemiyor anladığım kadarıyla Sedatın çocuğu olmuyor galiba.. Hayır işte bu yüzden ısınamadım ya sedata adam resmen saklıyor, ne var sanki kıza söylesen yazık kız da üzülüyor ama.. Son 160 sayfam kaldı sanırım onu da okursam bitti.. Bir süre Türk yazar okumayı düşünmüyor ne bileyim bizimkiler de hep karakterler ağır abi, kızlar da pek bir pısırık -tabi Pabucumun Ajanındaki Deniz karakterini saymıyorum o bir cadaloz kesinnn Hehehe- Gülmek :)

SiteMap - İmode - Wap2