Arşiv Anasayfa Kim, Kimdir ?
Sayfalar: 1
Türkan Şoray By: KadeR_!M Date: December 21, 2008, 04:59:12 PM
 
   
 




      Türkan Şoray 28 Haziran 1945 İstanbul’da doğdu. Babası Halit Şoray devlet demir yollarında memurdu, annesi Meliha Şoray ev hanımıydı. Maddi imkanlar son derece kısıtlı ve geçimsizliğini fazlaca olduğu bir ailede dünyaya geldi. Öğrenimine Rami Taş mektebinde başlamış fakat sürekli mahalle değiştirdiklerinden, eğitimi 1956’da Feriköy ilkokulunda tamamladı.
Şoray’ın babası bir süre sonra işini bırakıp polis memuru olacak, anne de lastik fabrikasında çalışmaya başlayacaktır. Bu yüzden evle ilgilenmek ona düşecektir. Bu arada sürekli göç ederler (Zincirli Kuyu, Feriköy, Fatih gibi) 1954’te aileye ikinci çocukları Nazan Şoray katılır. Aile içi geçimsizlikte iyice şiddetlenmiştir ve kaçınılmaz son gerçekleşir Meliha ve Halit Şoray çifti boşanırlar. Çocuklar annede kalır. (İlk Yeşilçam’a adım attığında Meliha Şoray 2. beyin olarak Şoray’ı idare edecektir.) Şoray artık lise çağına gelmiştir. yine taşınmak zorunda kalırlar ve Karagümrük Sarmaşık Sokak’a taşınırlar. Burası Türkan’ın hayatında en büyük dönüm noktası yaşayacağı yer olacaktır. Çünkü burada ev sahiplerinin kızı Emel Yıldızla tanışacak, onun sayesinde de Yelişçam’a adım atacaktır. Emel Yıldız bir “film artistidir. Herkes tarafından da tanınmaktadır. Bir gün onunla beraber film setine gider ve böylece Halk filmi Pesen film, Tual, film, Yakut film gibi yapımevlerinin yazıhanelerinin kuşattığı ve o yıllarda sinemaya hevesli kişilerin hayallerine giren ünlü “Yeşilçam Sokağı”na adımını atmış olur.
Şoray o dönemde on beş yaşında olup, Şadi Çadırcı adında bir geçle de nişanlıdır. Emel Yıldız, o sıra “Köyde Bir Kız Sevdim” adlı filmin başrolünde oynayacaktır. Bir gün filmin setine Şorayı da götürür. Kenarda bir yerde otururken Türker İnanoğlunun dikkatini çeker o sıralara İnanoğlu yönetmen Nisan Haper’in asistanıdır. Şoray’la tanıştırılır. Set hemen tatil edilir filmde bir değişiklik yapılacaktır. “Köyde Bir Kız Sevdim” adlı filmin başrolünde Emel Yıldız oynayacakken, bir değişiklik yapılmış, İnanoğlu başrol için Türkan Şoray’ın daha uygun olacağına karar vermiştir. Bütün itirazlarına rağmen anne Şoray da ikna edilmiş (maddi şartlarının kötü olması kabul etmesindeki en büyük nedendir) ve filmin çekimine başlanmıştır. Şoray’ın Yeşilçam’a girişi de böylece gerçekleşmiştir.

İLK ÖNEMLİ AŞAMA
“Acı Hayat” Türkan Şoray’ın sinema hayatındaki ilk dönüm noktasıdır. “Otobüs Yolcuları” ile bu dönüm noktasının ilk kıpırtılarına veren Şoray “Acı Hayat”la imlk önemli aşamasını da geçer. Çünkü bu filminde ki rolü diğerlerine göre daha tutarlı., tip olarakta gerçeğe daha yakındır. Film o güne kadar yapılmış en başarılı, en şiirsel görüntülü bir aşk filmidir.
1963’te çevirdiği bu filmle 1964’te I. Antalya Film Festivalinde en iyi kadın oyuncu ödülünü alır. Ayrıca “Acı Hayat” sinema yazarlar tarafından “yılın filmi” seçilir. Türkan Şoray ilk kez bu filmde Türkan Şoray’dır. Artık izliyicide Şoray imgesi oluşmaya başlamşıtır. Bundan böyle senaryo yazarları onun için öyküler oluşturabilir, yönetmenler filmlerin onun üzerine kurabilir. Afişlerde bile onun ismi en üste yazılabilirdi.

SULTANLIĞI VE ÜNLÜ ŞORAY KANUNLARI
Şoray’ın Sultan olmasında ve kanunlarının oluşmasında tabiki Adlı’nın büyük payı vardır. Adlı, Şoray’a gönderdiği çiçek buketlerine iliştirdiği kartlarda ya da bıraktığı notlarda ona hep “Sultanım” diye hitap eder. (Canım sultanım, hanım sultan.. gibi) Bunlar daha sonra basında yer alır ve dönemin ünlü gazete ve dergilerinde yayınlanır. Böylece Şoray artık Türk sinemasının da, halkın da “Sultan”ı olmaya başlar.
Adlı’nın onun hayatındaki yeri ve üzerindeki etkisi, özelikle birlikte yaşamaya başladıkları 1963 yılından başlayarak önemini ve ağırlığını artıracaktır. Artık onu yöneten, hakimiyeti eline alan 2. beyin konumundadır. Türk artık evden sete veya galaya oradan da yine eve gelmektedir. Diğer çevrelerden kopmuştur. Gazeteciler de daha az görüşmekte, beyanat vermemekteydi. Adlı, Şoray’ın olur olmaz gazeteci taifesiyle görüşmesine, filmlerdeki ağır çalışma koşullarına, açık-saçıklığıyla, öpüşmesine karşıdır. (Kanunların oluşmasındaki ilk faktördür) her iş davetiyesi onun sansüründen geçmektedir.
1966’nın sonlarına doğru ise birbiri ardına Şoray filmleri çevrilir ve aynı haftalarda Beyoğlu sinemalarında vizyona girince durum bir süre için aleyhine gelişir. Beyoğlu caddesi Şoraylı filmlerden geçilmez ve yerli film seyircisi bir yerden sonra bu filmlerden bıkar. Aynı haftalarda oynayan Şoray’lı filmler adeta birbirini vurur. Şoray’ın böyle bir hataya kurban gitmesinin nedeni aynı yıl içinde çok sayıda film çevirmesi bir de oynadığı filmlerin aynı konuları kapsamasıdır.
Bir süre sonra aleyhine gelişen bu tehlikeli sarsıntıyı güçlükle atlatır ve durumu lehine geliştirip fiyatına da zam yapar. Böylece bütün yapımcılar Şoray’ı kara listeye alırlar. (Kanunların oluşmasında ki 2. büyük neden). Bu karara göre ona film çevirttirmeyecek, mukavele süresi uzatılmayacak, sinema salonlarında da filmleri gösterilmeyecektir. O artık Akün, Acar, Arzu, Duru film....gibi büyük şirketlerin de kara listesindedir. Aleyhine gelişen tüm olaylardan sonra Şoray kendine bir savunma politikası bulacak ve yapımcıların karşısına aldığı bazı kararlarla çıkacak, bu kararlardan da taviz vermeyecektir. Böylece Şoray kanunları oluşmuştur.
ŞORAY KANUNLARI
1) Türkan Şoray film senaryolarını film çekim tarihinden en az bir ay önce beğenir.
2) Türkan Şoray, Senaryoyu beğenmediği takdirde yeni senaryo verilecektir.
3) Her senaryo da beğendi mutabakatı şarttır.
4) Filmde öpüşme ve açık sahneden olmayacaktır.
5) Filmdeki modern giysiler Türkan Şoray’a tarihsel olanlar ise şirkete aittir.
6) Film çekimi İstanbul dahili olup Türkan Şoray İstanbul dışına çıkamaz.
7) Çalışma saatleri sabah 8 ile akşam 19 arasıdır.
8- Pazar günleri Türkan Şoray çalışmaz.
9) Türkan Şoray adı jenerik, afiş ilan ve sinema fenerlerinde başta ve tek olarak yazılacaktır.
10) Filmin her oynadığı yerde 9. madde uygulanacaktır.
11) Filmlerin seslendirilmesinde Türkan Şoray’ın sesi için kendi mutabakatı şarttır.
12) Şirket filmi kendi hesabına çeker. Eğer başka şirketle ortak ortak yapıma gidilirse Türkan Şoray’ın mutabakatı şarttır.
13) Film renkli ise Türkan Şoray’ın mutabakatı ile çekim günleri uzayabilir.
14) Çekilecek filmin rejisörü ve baş erkek oyuncusu için Türkan Şoray’ın mutabakatı şarttır.
15) Bu şartlara riayet etmeyen film şirketi 100 bin lira ödemeyi taahhüt eder.
16) İhtilaf vukuunda merci mahkemeleri İstanbul mahkemeleridir.
17) Türkan Şoray şirketlerden film başına 60 bin lira alır.
18) Türkan Şoray mecburi gecikmeleri 10 günden fazla beklemez.
Dönemine göre bu oldukça ağır koşullar, yeşil çamı birbirine katacak, Türkan’ı boykot ederler, onunla film yapmayacağını açıklayanlar çıkacaktır. Bu kanunlar 1967’de son halini alıp yazılı bir metne dönüştürülecektir. Yeşilçam’ın bir bölümünü isyan ettirecektir. Ama boşuna...Türkan’ın ünlü ve gişe geliri öylesine yüksektir ki, hiçbir firma, yönetmen veya oyuncu ona karşı çıkamaz şartları işler. Bu oyunda da kazanan “O” olmuştur. Ve tüm boykotçular, öfkeli patronlar Türkan Şoray’la mukavele yapmak için birbirleriyle yeniden yarışa girerler. Bu kanunlarla Rüçhan adlı, Şoray’ın, Yeşilçam’daki imajını koruma altına alır. Etkisi bununla da kalmaz. Türkan’daki açık bir fizik ve görünüm değişikliğine de destek olacaktır.

TÜRKAN ŞORAYIN ALDIĞI ÖDÜLLER
1964  -  I. Antalya Film Festivali. “Acı Hayat”la “en başarılı kadın oyuncu.” (Altın Portakal)
1965  -  5. Antalya Film Festivali: “Vesikalı Yarim”le “en başarılı kadın oyuncu”. (Altın Portakal)
1969  -  Ekspress Gazetesi: Halk oyu ile “yılın kadın artisti”
1971  -  Ekspress Gazetesi: Halk oyu ile “yılın kadın artisti”.
1973  -  5. Adana Film Festivali: “Mahpus”la “en başarılı kadın oyuncu”. (altın Koza)
Moskova Film Şenliği (Rusya): “Dönüş”le “özel ödül”.
Ankara Gazeticiler Cemiyeti: “Yılın Artisti”
Kelebek Gazetesi: Halk oyu ile “yılın kadın sanatçısı”.
Kıbrıs Gazeteciler Cemiyeti: “Yılın Sanatçısı”
Tercüman Gazetesi: Halk oyu ile “en iyi sanatçı”
İzmir Kadınlar Birliği: “Dönüş”le “en iyi kadın oyuncu”.
1978  -  Taşkent Film Şenliği: “Selvi Boylum Al Yazmalım”la Uluslarrası Aytmatov Kulübü’nün geleneksel ödülü.
1987  -  27. Antalya Film Festivali: “Hayallerim, Aşkın ve Sen”deki yorumuyla “en iyi kadın oyuncu”. (Altın Portkal)
1990  -  2. İzmir Film Festiali: “Altın Artemis onur ödülü.”
1992  -  8. Bastia Akdeniz Sinemaları Festiali “Soğuktu v Yağmur Çiseliyordu”daki yorumuyla “en iyi kadın oyuncu”.
1994  -  6. Ankara Film Festivali: “Emek ödülü”.
31. Antalya Film Festieali: “Bir Aşk Uğruna”daki yorumuyla “en iyi kadın oyuncu”. (Altın Portakal)
1996  -  15. Uluslararası İstanbul Film Festivali: Sinema onur ödülü
Magazin Gazeticiler Derneği 4. Altın Objektif Ödülü, Onur Ödülü.
1999  -  Roma Film Festiali: Büyük Ödül
2. Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivali: Kadın yönetmen ödülü.
2000  -  Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi: Zirvedekiler 2000 ödülü
31. Antalya Film Festivali: “Bir Aşk Uğruna”daki yorumuyla “en iyi kadın oyuncu.” (Altın Portakal)
2001  -  Sakıp Sabancı Türk Kalp Vakfı: “İkinci Bahar” dizisiyle “iyi kalp ödülü”.
2001  -  İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi-Tekofaks Panasonic: “İkinci Bahar” dizisindeki rolüyle “2000 yılının başarılı iletişimci ödülü.”
Akademi İstanbul: “Yılın en başarılı sanatçısı ödülü”

TÜRKAN ŞORAY FİLMOGRAFİSİ
1960  -  Köyde Bir Kız Sevdim, Aşk Rüzgarı, Güzeller Resmi Geçidi, Utanmaz Adam.
1961  -  Afacan, Aşk ve Yumruk, Dikenli Gül, Gönülden Gönüle, Hatırla Sevgilim, Kaderin Önüne Geçilmez, Kardeş Uğruna, Melekler Şahidimdir, Otobüs Yolcuları, Sevimli Haydut, Siyah Melek.
1962  -  Acı Hayat, Allah Seviniz Dedi, Aşk Yarışı, Bardaktaki Adam, Billur Köşk, Bizde Arkadaş mıyız, DikmenYıldızı, Kırmızı Karanfiller, Lekeli Kadın, Ne Şeker Şey, Ümitler Kırılınca, Zorlu Damat,
1963  -  Acı Aşk, Ayşecik Canımın İçi, Badem Şekeri, Beni Osman Öldürdü, Bütün Suçumuz Sevmek, Çalınan Aşk, Çapkın Kız, Dağlar Kralı, Genç Kızlar, İki Kocalı Kadın, Küçük Beyin Kısmeti, Sayın Bayan.
1964  -  Adanalı Tayfur Kardeşler, Anasının Kuzusu, Bomba Gibi Kız, Bücür, Fıstık Gibi Maşallah, Gençlik Rüzgarı, Gözleri Ömre Bedel, Kader9 Kapıyı Çaldı, Kızgın delikanlı, Macera Kadını, Mualla, Öksüz Kız, Yılların Ardından,
1965  -  Ekmekçi Kadın, Elveda Sevgilim, Garip Bir İzdivaç, Hayatımın Kadını, Komşunun Tavuğu, Sana Layık değilim, Seven Kadın Unutmaz, Siyah Gözler, Sürtük, Vahşi Gelin, Veda Busesi.
1966  -  Akşam Güneşi, Altın Küpeler, Anaların Günahı, Çalıkuşu, Çamaşırcı Güzeli, Düğün Gecesi, El Kızı, Eli Maşalı, Günahkar Kadın, Karanfilli Kadın, Kenarın Dilberi, Meleklerin İntikamı, Meyhanenin Gülü, Siyah Gül.
1967  -  Ağlayan Kadın, ana, Ayrılsak da Beraberiz, Bir Dağ Masalı, Her Zaman Kalbimdesin, Kara Duvaklı Gelin, Kelepçeli Melek, Ölümsüz Kadın, Sinekli Bakkal, Tapılacak Kadın.
1968  -  Abbase Sultan, Ağla Gözlerim, Artı Sevmeyeceğim, aşk Eski Bir Yalan, Ayşem, Dünyanın En Güzel Kadını, Kadın Değil Baş Belası, Kadın intikamı, Kadın Severse, Kahveci Güzeli, Vesikalı Yarim.
1969  -  Aşk Mabudesi, Ateşli Çingene, Bana Derler Fosforlu, Buruk Acı, Fosforlu Cevriye, Günah Bende mi, Köle Olayım, Sana Dönmeyeceğim, Seninle Ölmek İstiyorum, Son Bahar Rüzgarları.
1970  -  Ağlayan Melek, Arım Balım Peteğim, Birleşen Yollar, Buğulu Gözler, Bülbül Yuvası, Hayatım Sana Feda, Herkesin Sevgilisi, Kara Gözlüm, Mağrur Kadın, Mazi Kalbimde Yaradır, Merhamet, Tatlı Meleğim
1971  -  Ateş Parçası, Bir Genç Kızın Romanı, Bir Kadın Kayboldu, Gelin Çiçeği, Gülüm Dalım Çiçeğim, Güllü, Mavi Eşarp, Melek mi, Şeytan mı, Sevmek ve Ölmek Zamanı, Unutulan Kadın, Yedi Kocalı Hürmüz.
1972  -  Cemo, Çile, Dönüş, Sisli Hatıralar, Vukat Var, Zulüm.
1973  -  Asiye Nasıl Kurtulur, Azap, Dert Bende, Gazi Kadın, Güllü Geliyor Güllü, Mahpus, Namus Borcu, Sultan Gelin, Yalancı.
1974  -  Açlık, Bal Kız-Şenlik Var, Çılgınlar, Yüreğimde Yare Var.
1975  -  Acemle Koca Aranıyor
1976  -  Bodrum Hakimi, Deprem, Devlerin Aşkı
1977  -  Baraj, Dila Hanım, Selvi Boylum Al Yazmalım.
1978  -  Bir Aşk Masalı, Cevriyem, Sultan, Tatlı Nigar
1979  -   Hazal, Küskün çiçek
1981  -   Yılanı Öldürseler
1982  -   Mine, Seni Kalbime Gömdüm
1983  -   Metres, Seni Seviyorum
1984  -   Bir Sevgi İstiyorum
1985  -   Bir Kadın Bir Hayat, Körebe
1987  -  Gramafon Avrat, Hayallerim Aşkım ve Sen, On Kadın, Rumuz Gonca Gül.
1988  -   Ada
1989  -   ölü Bir Deniz
1990  -   Berdel, Menekşe Koyu, Soğuktu ve Yağmur Ciseliyordu.
1993  -   Şahmaran.
1995  -   Yerçekimli Aşklar
1997  -   Nihavent Mucize
2003  -   Gönderilmemiş Mektuplar

DİZİLER
 Tatlı Betüş (1993)
 Bir Aşk Uğruna (1996)
 Gözlerinde Son Gece (2000)
 İkinci Bahar (2000)
 Tatlı Hayat (2002)

SONUÇ
Türkan Şoray’ın varlığı, Türk sineması için, kimilerinin sandıkları ve düşündükleri gibi yalnızca çok güzel yüzlü bir insan olarak dondurulamaz. Türk sinemasında birçok yıldız yalnızca fizik görüntüleriyle psikolojiyi ve duyarlığı kartonlaştırırken, hemen yalnız o, giderek güçlenen oyunculuğu, giderek bilinen sesizş ve duyuşuyla, giderek anlamlılığa bürünen ifadesiyle canlandırdığı rol üzerinde egemenlik kurmuş, en düz, en yalın bir hikayeyi bile gerilim olay, entrika tutkunu seyirci kitlesine onaylatabilmiştir.
60 yıllık Türk sineması tarihinde hiçbir kadın oyuncu Türkan Şoray’ın çizgisine ulaşamamıştır. Gerçekten de hiçbir kadın oyuncu, bilinçli ya da bilinçsiz, durum hangi çizgide olursa olsun halka böylesi ve bir diyalog kuramamıştır... Ve Şoray şimdi, Türk sinemasının en son “efsane kadın”, olarak ününü sürdürmektedir. 



dolu dolu bi hayat işte..

Ynt: Türkan Şoray By: blue_hyt Date: December 21, 2008, 08:23:53 PM
ellerine saglık
Ynt: Türkan Şoray By: RiZeLi_MeHMeT Date: December 26, 2008, 08:14:12 PM
ellerine saglık
Ynt: Türkan Şoray By: dreamily Date: December 27, 2008, 12:00:06 AM
teşekkürler paylaşım için

SiteMap - İmode - Wap2