Arşiv Anasayfa Kanser Hastalığı
Sayfalar: 1
Hastalanmadan Analiz: Kanser Analizi By: sanane_61 Date: September 17, 2013, 09:06:26 PM
İsveç ve Amerikalı doktorlar 12 yıl süreyle izledikleri hastalarda diyabet ve kalp damar hastalığını önceden tespit edebileceklerini açıkladılar.

Harvard Üniversitesinden doktorlar kandaki  bazı amino asit oranlarının artmış olmasının  12 yıl içinde gelişebilecek diyabetin  habercisi olduğunu kanıtladılar.  Özellikle izolösin, fenilalanin ve tirozin isimli 3 amino asidin yüksek düzeylerde olduğu kişilerde, alt seviyede olanlara göre  5 kat daha fazla diyabet geliştiği görülmüştür.

Aynı araştırmacılar  çok yeni olarak bu amino asitlerin  İsveç-Malmö Diet, Kanser ve Kardiovaskuler araştırma grubunda kalp damar hastalıkları riskini önceden belirleyebildiğini sundular. Buna göre bu üç amino asidin üst ve alt düzeyleri arasında 2 ila 3 kat fazla kalp damar hastalığı riskinde artış vardır.  Magnusson M.
 Japon doktorlarının çalışmaları ise Mayıs 2013’de yayınlandı ve amino asit düzeylerinin rahim kanserinin erken teşhisinde kullanılabileceğini ve  halen kullanılan CA 125 belirtecinden daha spesifik olduğunu ortaya koydu.

Japonlar  bir başka çalışmada amino asit  oranlarının  özellikle akciğer, mide, kolon, göğüs ve prostat kanserine yakalanmış hastalarla sağlıklı insanların amino asit seviyeleri arasında ciddi farklılık olduğunu ortaya koydular. Dikkat çekici olan hastaların çok erken safhada iken bile amino asit oranlarının belirgin şekilde değişmiş olması.

Özetlemek gerekirse:

Amino asitler vücudumuzun  temel yapı taşıdır ve metabolizmada neredeyse her aşamada görevlidirler. Bu nedenle kandaki seviyesi mevcut sağlık durumumuz ve olası hastalılar hakkında önemli bilgiler vermektedir.

Amino asit analizi ile  beslenme problemleri, kalp damar sağlığı, diyabet, karaciğer hastalıkları, kanser riski   ve bağışıklık sistemi hakkında bilgiler edinilebilmektedir. Beyin fonksiyonlarını yürüten hormon ve aracı maddelerin neredeyse tamamı   amino asitlerden oluşur (Ör. seratonin, melatonin, dopamin…).  Bu nedenle depresyon, anksiyete, dikkat eksikliği gibi psikolojik durumlar ile nörolojik (Alzheimer, epilepsi vb.) hastalıklarda   amino asit düzeyleri tanısal farklılıklar gösterir. Ayrıca tedavi yanıtını da bu analizle izlemek mümkün.

Tek bir test ile sağlığımız hakkında bu kadar bilgi edinmek, üstelik riskleri önceden tespit etme potansiyeline sahip olması modern tıp için lüks değil zorunluluktur. Unutmayalım ki: Kötü tıp hastalığı tedavi etmekle, Vasat tıp hastalığı belirmeden yok etmekle, İyi tıp ise hastalığı önlemekle uğraşır.  “Huang Dee’den uyarlanmıştır”


SiteMap - İmode - Wap2