Arşiv Anasayfa Kadınca
Sayfalar: 1
Mümtaz’er Türköne: Okulları Kapatırsak Ne Olur? By: Mavi_Kiyamet Date: September 09, 2013, 09:22:07 PM
Mümtaz’er Türköne yazdı:

Okullar açılırken, durumu değerlendirebilmek için peşine düşmemiz gereken en doğru soru bu. Bir şeyin değerini, işlevini, anlamını sorgulamanın en pratik yöntemlerinden biri, yokluğunu varsaymaktır.
Okulsuz bir toplum düşünemediğimiz için, hayal etmesi çoğumuz için zor. Halbuki “okulsuz toplum” üzerine epeyce kafa yoranlar çıkmıştır. “Okulsuz toplum” ideali, hayatın her safhasını paylaşarak öğrenme pratiğine dönüştüren eğitim ağları oluşturulmasına dayanır. İvan İllich gibi, bu ütopyayı derli toplu ele alanlar, küçük uygulamalar dışında başarılı olamadılar; ancak mevcut okul sistemine yönelik çok tutarlı eleştiriler sıraladılar. Öğrenimi, öğretim süreçleriyle, eğitimi sınıf (veya ders) geçmekle, yeterliliği diploma ile özdeş kılmak, bu eleştirilerin başında geliyor. Okulsuz toplum, pek mümkün görünmüyor; ancak okulun da esaslı bir sorgulamadan geçirilmesi gerekiyor.

Okul, bize hayatta lazım olan bilgilerin ve becerilerin sınıflarda, belirli bir müfredat dahilinde, sömestrlere, sınıflara ve yıllara bölünerek ve öğretmenler marifetiyle öğretilmesi iddiasına dayanıyor. O zaman sorgulanacak olan şey bu iddianın kendisi. Okul gerekli bilgi ve becerileri kazandırabiliyor mu? Bu sorunun cevabını ancak eğitim konusunda uzman olanların verebileceğini söyleyen birileri önünüze çıkarsa sakın inanmayın. Hepimiz eğitimin ürünlerini değerlendirme kapasitesine sahibiz. Ne ile? Kolay test edileceği için ben örneği yabancı dil eğitimi ile veriyorum. Okullardaki sınıflarda, belirlenen müfredat ile, sömestrler ve yıllar boyu, öğretmenler marifetiyle çocuklarımıza yabancı dil dersi verip sonunda hiçbir ürün elde edemiyorsak, okul üstlendiği görevin altından kalkamıyor demektir. Elde etmek için çok ağır bedeller ödediğiniz bir ürün.

Üniversitelerin çoğunda bir yıl hazırlık sınıfı var. Ankara’da Gazi, Ankara ve Hacettepe üniversitelerinde bir yıl hazırlık sınıfına devam eden gençler, sadece bir yıllarını boşa geçirmiş oluyorlar. Bu üniversiteler, öğretemedikleri yabancı dil için sınıflar açıp, öğreticiler görevlendirip gençlerin bir yılını büyük bir ciddiyet içinde yok etmeye devam ediyorlar. Her şey çok ciddi, ama ortada ürün yok. Sonuç tam bir cinayet. Hayatınızın bir yılı çöpe atılmış oluyor.

Yabancı dil gibi, kolay ölçebileceğiniz alanlar var: Kendi diline ve kültürüne vukufiyet, fizik, kimya, biyoloji gibi temel bilimlere hakimiyet, matematikle soyut düşünme yeteneği gibi. Okulların ortaya çıkarabildiği ürün tam bir felaket. Yazık ki ne yazık. Sebep?

Okul, “ağaç yaşken eğilir” mantığına dayanır. Genç fidanları eğip, bükmeye eğitim adı veriliyor. Halbuki eğitim, o fidanın toprağının beslenmesi, güneşinin çoğaltılmasıdır. Okullarımız eğitim vermiyor, sadece sınav yapıyor. Aslında bu sınavları da objektif ve adil kıstaslara göre beceremediği için merkezî sınav sistemine havale ediyor. Sonuçta eğitim ve öğretim sistemi, bu merkezî sınavlara göre kendini biçimlendiriyor. Müfredat dediğimiz, salt sınavda sorulabilecek sorularla sınırlanıyor. Bunun için de dil, gramer kurallarına; kültür bilgi yığınına dönüştürülmüş yabancı dili gençlerin öğrenememelerinin ve tarih edebiyat deyince ancak ezberlenebilen ayrıntılara gömülmelerinin sebebi bu. Gençler sadece pösteki sayıyor. Bir postun üzerinde kaç tane kıl vardır? Ne kadar zor bir soru değil mi? Sınav sistemi, okulu zaten zorlandığı eğitimin bütünüyle uzağına itiyor. Okul olmasa ne olur? Okullarda zor şartlarda görev yapan öğretmenlerin, yaptıkları işi sorgulamaları için bu soruya samimi cevaplar vermeleri lâzım. Memleket eksikliğini hissetmez.

“Kanaat notu” uygulaması, işlevsizliğin yanına ahlakî sorunlar ilave edecek. Geçmişte okullara verilen “başarı puanı” yetkisi, eğitim sisteminin çivisini çıkartmaya yetmişti. Sınav merkezli eğitim sistemi, öğretmenlerin meslekî standartlarını düşürüyor. Okuldaki öğretmen kendisini sadece disiplinle görevli addediyor. Gardiyanlar ve gençlerin muayyen saatlerde hapsedildikleri cezaevleri. İşte okul.

Eğitim ve öğretim, sınav sistemi yüzünden dershanelerin üzerinde olduğuna göre; “okul ne işe yarıyor?” sorusunu bir muhatap bulup sormamız gerekiyor.

Zaman

SiteMap - İmode - Wap2