Arşiv Anasayfa Kariyer ve Kişisel Gelişim
Sayfalar: 1
Ben Değerliyim By: Asortik Hatun Date: July 23, 2013, 10:21:51 PM
Bir birey olarak kendimize karşı iyi duygular beslemek, bu duyguları geliştirebilmek ve kendimizi değerli hissedebilmek. Diğer bir deyişle “kendimiz” olmaktan mutluluk duymak… Her şeyle ve herkesle, en önemlisi de kendimizle barışık olabilmek!


Özgüven dediğimiz bu duygu, yaşamımızın içinde değişik roller oynayan, bizim için önem taşıyan insanlarla başlar ve gelişir. Bu insanlar bizi bir şekilde olumlu ya da olumsuz etkilemeye devam ederler. Özgüven ilk başta ebeveynlerimizin bize nasıl davrandığıyla yakından ilişkilidir. Onlar tarafından verilmesi gereken sevgi, saygı, ilgi, güven gibi olumlu duyguları içimizde hissedebilmeyi arzularız. Fikirlerimize değer vermelerini bekleriz. Ne kadar hata yaparsak yapalım, onların bizleri hatalarımızla kabul edip sevmeye devam etmelerini bekleriz.


Tüm bu olmasını istediğimiz şeyler ve daha fazlası bizde “özgüven” oluşturur. İşte o zaman yaşamın karşımıza çıkaracağı tüm engellere rağmen yolumuza olumlu duygularla devam etmeyi başarabiliriz. Her şeyden önce kendimizi değerli hissettiren bu duyguyla, her türlü toplumsal olaya olumlu bakabilmeyi öğrenebiliriz.


Bu duygu gelişiminin devamında öğretmenlerimiz de ebeveynlerimizden sonra ikinci önemli rolü oynarlar. Öğretmenlerimizin bizleri nasıl algılayıp, nasıl değerlendirdikleri de büyük önem taşır. Çoğumuz aradan uzun yıllar geçse bile ebeveynlerimizin ya da öğretmenlerimizin sert sözlerini, azarlamalarını, küçümsemelerini unutmazlar. İçimizde yaşatmış oldukları hayal kırıklıklarını unutmazlar… Oysa ki bazen bir kaç kelime bile hayatımızı olumlu ya da olumsuz değiştirebilir.


Kendimizi olumsuz biri olarak görmek, yaşama olumlu gözlerle bakmamızı engeller. Sürekli ilgisiz kaldığımız, olduğumuz gibi kabul edilmediğimiz, bize bir şans verilmediği bir ortamda kendimizi değerli hissetmemiz, özgüvenli olabilmemiz nasıl beklenebilir ki? Hepimizin zayıf yanları olabilir. Ama bu zayıf yanlarımızın görülüp, dürüstçe düzeltilmesi gerekir diye düşünüyorum. Eleştirilmeden ve suçlanmadan… İyi olduğumuz şeylerle de gurur duyulmak isteriz. Duygularımızı, düşüncelerimizi, hayal kırıklıklarımızı ya da başarılarımızı rahat bir şekilde, bastırılmadan paylaşabilmeyi arzu ederiz. Bize verilen sorumluluk küçük te olsa bize güvenildiğini hissedip, kendimizi yararlı ve önemli hissetmek isteriz.


Çoğu zaman ya aşırı sevgi görürüz ya da çok yetersiz. Ya çok gevşek bir eğitim alırız ya da çok sıkı… Aşırı sevgi tutumunda sevgiye boğuluruz. Karşılaştığımız her zorlukta ailemize güvenir, sırtımızı onlara dayarız. Ama kendimize güvenimiz hep eksik kalır. Sevginin yetersiz olduğu durumlardaysa hem kendimize güvenimiz olmaz hem de çevreye karşı güvensiz ve olumsuz duygular geliştirmiş oluruz.


Öyle ya da böyle kendimizi değerli hissedebilmek, yaşamımız boyunca bizi başarıya götürebilecek en önemli duygulardan birisi… Kendimize özgüven duyabilmeyi şartlar ne olursa olsun öncelikle “biz” istemeliyiz. Karşımıza cesaretimizi kırabilecek birçok duygu yoksunu insan çıksa da, birçok başarısızlık yaşasak ta bu duyguyu kazanabilmede en önemli ve en son rolü de bizler oynarız. Başarı ya da başarısızlığın sonuçları, şartlar iyi de olsa kötü de olsa bizim elimizdedir.


Kısacası birçok şey bizimle başlamayabilir ama HER ŞEY bizimle biter. Tıpkı “Steve Davis’in söylediği gibi;


“Yere serilmek senin hatan olmayabilir ama hemen ayağa kalkmamak senin hatandır.”

SiteMap - İmode - Wap2