Arşiv Anasayfa Kariyer ve Kişisel Gelişim
Sayfalar: 1
Dinlemeyi Öğrenmek By: Asortik Hatun Date: July 15, 2013, 09:56:32 PM
Araştırmalar gösteriyor ki birçoğumuz söylenenlerin yaklaşık olarak yüzde 50´sini anlıyor, değerlendiriyor ve aklında tutuyor. İki gün sonra ise bunların sadece yarısını hatırlıyoruz. Yani sonuç olarak söylenenlerin sadece yüzde 25´ini idrak edip akılda tutuyoruz.
İş yaşamında verimli dinlememe hem maddi hem manevi zararlara yol açabiliyor. Yanlış dinleme yüzünden kaybedilen zamanı ve tekrar yapılan işleri düşünün İlişkide olduğumuz insanları verimli bir şekilde dinlememe ya da dinlemeyen insanlarla ilişkide olma, kişisel yaşamımızda da zararını görebileceğimiz bir durum. Hepimizin fikirlerimizi, ideallerimizi ve duygularımızı paylaşacak insanlara ihtiyacı vardır. Aksi takdirde yalnız ve izole edilmiş olduğumuzu hissetmeye başlarız.
En iyi arkadaşlıkların temelinde iyi bir dinleyici olma yatar. Dinleyen insanlara daha fazla yakınlık duyarız çünkü onlar bizi dinler ve destekler. Neden dinlemiyoruz? Eğer karşımızdakini dinleme bu kadar önemliyse neden daha iyi dinleyiciler olamıyoruz? Dinleme zorluğu çekmenin altında yatan neden aslında fizyolojik. Dakikada 400-600 kelime dinleme kapasitesine sahipken, konuşma kapasitemiz yaklaşık 125 kelime. Bu da bize karşımızdaki kişi konuşurken başka şeyler düşünme fırsatı veriyor.
İyi bir dinleyici olmamamızın en önemli nedenlerinden biri de, yetersiz eğitim. Okullarda çocuklara okuma, yazma ve konuşma öğretiyoruz. Yetişkinler hızlı okuma, topluluk önünde konuşma gibi kurslara katılıyorlar. İletişimi artırmak için yaptığımız bunca çabanın yanında, iletişimin en önemli unsurlarından biri olan dinlemeyi nedense unutuyoruz.
Başka bir neden de karşımızdakinin beklentisini yanlış anlamamızdan kaynaklanıyor olabilir. Bazen karşımızdakini dinlemek istemeyiz çünkü problemlerini çözmemizi istediklerini zannederiz. Elbette ki bunun geçerli olduğu durumlar da vardır.
Yakın çevreniz maddi ya da manevi problemlerinde sizden yardım isteyebilirler ya da işyerindeki çalışma arkadaşınız onu desteklemenizi isteyebilir. Ancak genelde insanlar sadece fikirlerini ve duygularınız bizimle paylaşmak isterler. Tek istedikleri onları anlamamızı ve neler yaşadıklarını bilmemizdir.
Ünlü yazar ve psikolog Leo Buscaglia, bu durumu şu cümlesiyle açıklar: “Beni dinlemeni istediğimde, bana öğüt vermeye başlıyorsun, senden istediğimi yapmamış oluyorsun.” Bazen insanlar sadece onu dinlememizi isterler, fazlasını değil. Kendimizi karşımızdakinin yerine koyarak, onun neler hissettiğini anlamak empati göstererek dinleme olarak bilinir.
Karşımızdakinin ne hissettiği hakkında düşündüklerimizi söylemek, onu dinlediğimizi ve anladığımızı gösterir. İşinde terfi alan çalışma arkadaşınıza “Çok heyecanlı olmalısın” demeniz gibi. Dinleme stilinizi çeşitlendirin. İyi bir dinleyici olmadan önce, esnek bir dinleyici olmanız gerekiyor. Başka bir deyişle konuşmacıya, konuya ve duruma göre değişik dinleme tarzlarının olması çok önemli!

SiteMap - İmode - Wap2