Arşiv Anasayfa Kalp ve Damar Hastalıkları
Sayfalar: 1
Atardamarlardaki Tıkanmalar Ve Dolaşım Bozuklukları By: Asortik Hatun Date: March 15, 2013, 07:53:16 PM
Atardamarlardaki tıkanıklıkların en sık görüldükleri bölge gövdenin alt yarısıdır. Yukarıda, vücuttaki bütün organ ve sistemlerin kalpten çıkan ana damar olan AORTA’dan temiz kanlarını aldıklarından söz etmiştik. Aorta ve dallarında ortaya çıkan tıkanıklıklar bu dalların beslediği organlarda ve tıkalı seviyenin altındaki dokularda beslenme bozukluklarına neden olur. Bu tıkanıklıklar damar sertliği gibi nedenlerle yavaş yavaş gelişebildiği gibi atardamarın bir pıhtı veya benzeri bir yapıyla tıkanması sonucu ani olarak ortaya çıkabilir. Gövdenin alt yarısını ilgilendiren damar tıkanıklıklarında olay yavaş geliştiyse çoğunukla bacaklarda kıllarda azalma, ayak tırnaklarında büyüme bozuklukları, çabuk kırılma ve kabalaşma, soğuktan çabuk etkilenme ve zamanla ayaklarda sürekli soğukluk, önceleri uzun mesafe yürüyüşlerde, yokuş ve merdiven çıkmalrda ortaya çıkan ve gittikçe ilerleyen kalça ve baldırda kasılma tarzında ağrılar atardamar tıkanıklıklarının en önemli belirtileridir. Gerekli önlemler alınmadıkça ve tedavi edilmedikçe hastalık ilerleme gösterir ve istirahat sırasında da çok ızdırap veren ağrılar ortaya çıkar. Kritik düzeyde beslenme bozukluğu olan bacaklar genellikle travma ve enfeksiyonlara normal beslenen uzuvlardan çok daha duyarlı ve dayanıksızdır. Basit bir ayakkabı vurması bile bu durumdaki ayaklarda tehlikeli yaraların ortaya çıkmasına neden olabilir. Bu şekilde ortaya çıkan yaralar yeterli kan alamadıklarından iyileşmede son derece güçlük gösterirler ve olaya enfeksiyonun eklenmesiyle tedavisi çok güç olan durumlar ortaya çıkar ve tedavi edilemeyen yaralarda doku ölümü gelişerek GANGREN denilen tablo ortaya çıkar. Gangren gelişen uzuvlar artık kesilerek tedavi edilebilirler. Kesilmenin gecikmesi hayatı tehdit eden durumlar ortaya çıkarır.

Ani gelişen damar tıkanıklıklarında genellikle hastayı çok müşkül durumda bırakan tablolar ortaya çıkar.Erken müdahale edilmezse uzuv kaybına gider.

Damar sertliğine bağlı olmayan atar damar tıkanıklıkları da seyrek olmayarak görülmektedir. Bunlar arasında alt tarafı en çok ilgilendireni BUERGER hastalığıdır. Buerger hastalığı hemen hemen tamamen sigara içen insanlarda ortaya çıkar. Hastalığın başlama yaşı genellikle damar sertliği olgularına göre daha gençtir. Yine damar sertliği olgularına ters olarak aşağıdan başlayıp yukarı doğru ilerler. Bu nedenle cerrahi müdahale şansları azdır. Sigaranın bırakılması hastalığın ilerlemesini önemli oranda azaltır. Bu nedenle zamanında tespit edilen olgular sigarayı bırakıp uygun şekilde tedavi edilirlerse uzun süre sorunsuz idare edebilirler.

Atardamar hastalıkları kollarda ve diğer bölgelerde de ortaya çıkabilir. Her zaman organik bir nedene bağlı olmayabilir. Fonksiyonel olarak ortaya çıkan ve damarda spazm dediğimiz geçici daralmalar oluşabilir. Bu durumların başında REYNAUD sendromu dediğimiz patolojiler gelir. Ellerde soğuma ve parmak uçlerında morarma ile seyreden bu durum bazen altta yatan nedenler bulunup yok edilerek, bazen de bir neden bulunmaksızın tıbbi veya bazı tür cerrahi yöntemler kullanılarak tedavi edilirler.



SiteMap - İmode - Wap2