Arşiv Anasayfa Ağız ve Diş Sağlığı
Sayfalar: 1
Çocuklarda Ülserli Stomatit By: Asortik Hatun Date: January 05, 2013, 06:50:18 PM
Ülserli stomatit – Stomatitin bu tipi çoğu zaman çürük dişte ya da dişleri saran dişetinde başlar. Bu bölgede dişeti şişmiş ve grimsi bir renk almıştır. Daha sonra üzeri sarımsı gri bir katmanla örtülü derin ülserler ortaya çıkar. Diş önce yuvası içinde sallanmaya başlar ve sonra da düşer. Ülser oluşumu yakın bölgelere, dil ve yanak mukozasına yayılma eğilimi gösterir. Oluşan yaygın doku ölümüne bağlı olarak nefes kötü kokar.

Çok ağrılı olan bu lezyonlar bebeğin beslenmesini son derece güçleştirir. Bölgesel lenf bezleri şişmiştir. Ateş yükselirse hastanın genel durumu da bozulur. Diş çürümesine yol açan mikroplar çevre dokulara geçmeden dişle sınırlı kalabilir. Ama bazı koşullar çürük etkenlerini yaygınlaştırarak ülserli stomatite yol açar. Gerçekten uzun süre kötü ya da yanlış beslenme bu hastalığın ortaya çıkmasında belirleyici bir rol oynamaktadır. Yapılan araştırmalar C ve A vitaminlerinin eksikliği sonucu ülserli stomatitin daha kolay geliştiğini ortaya koymuştur. Belirleyici öbür etkenler arasında kızamık gibi ağır seyreden enfeksiyon hastalıkları sayılabilir.

Ayırıcı tanıda cıva zehirlenmesine bağlı stomatit ve iskorbüt hastalığı önem taşır. Basit dişeti iltihaplarıyla sınırlı kalacak diş çürükleri bu gibi durumlarda ağız mukozasında ülserli lezyonlara neden olabilir. Doku ölümü lösemiye (kan kanseri) ya da agranülositoz (kanda alyuvarların büyük bir bölümünü oluşturan granülositlerin bulunmaması, dolayısıyla kişinin enfeksiyonlara karşı savunmasız kalması) gibi hastalıklara bağlı olarak gelişebilir. Tedavide bol miktarda meyve suyu, kaymak ve beyazpeynirden oluşan uygun bir beslenme düzeni korunmalıdır. C vitamini damar içine de verilebilir (100-200 mg askorbik asit). Gargara seyreltilmiş oksijenli su ya da çok seyreltilmiş potasyum permanganat içeren çözeltiler kullanılarak hazırlanabilir.

Dudak Kenarı Çatlakları
Dudak kenarı çatlaklarının tedavisinde bu oluşumlara yol açan etkenlerin belirlenmesi ve bunların giderilmesi hedeflenir. Bu etkenler arasında dudak ısırması, temizlik maddelerine bağlı örselenme, kurumuş dudakların soğuk ve kuru havayla karşılaşması ve genel ateşli hastalıklar sayılabilir. Hafif lezyonlar için vazelin ve benzeri pomatların sık sık sürülmesi yeterlidir. Daha derin çatlaklar için antibiyotikli pomatlar kullanılmalıdır.

Dil Lezyonları
Ağız içi hastalıklarından söz ederken dilde oluşan lezyonlara da değinmek gerekir. Genel hastalıklar sırasında dilde bazı değişikliklerin görüldüğü yaygın biçimde bilinen bir gerçektir. Bağırsak hastalıkları başta olmak üzere birçok hastalık sırasında dil “paslı” görülür. Ama bazı lezyonlar doğrudan dili ilgilendirir ve yalnızca bu organla sınırlı kalır. Örneğin halk arasında “kurbağacık” denen durumda dilin alt yüzünü ağız tabanına bağlayan bağ kısadır ve dilin hareketlerini, özellikle de yukarı kaldırılmasını önemli ölçüde engeller. Bebek meme ememez ve konuşma çağına geldiğinde dil hareketleri kısıtlı olduğundan sözcükleri tam olarak çıkaramaz.

SiteMap - İmode - Wap2