Dil Bozukluğu Eğitimleri By: -o_o-GökhaNur-o_o- Date: April 02, 2012, 01:10:53 AM Dil ve konuşma problemi olan çocuklarda öncelikle bozukluğun türü ve derecesi bir uzman tarafından belirlenmelidir. Aile ve öğretmen, uzmanla işbirliği içinde olmalıdır. Bozukluğun nedeni belirlenmişse bu neden ortadan kaldırılmalı ya da mümkün olan en az düzeye indirilmelidir. Neden tıbbi bir sorundan kaynaklanıyorsa tıbbi müdahalenin yapılması sağlanmalıdır. İşitme kaybından kaynaklanan dil ve konuşma bozukluklarında KBB (Kulak Burun, Boğaz ) uzmanından yardım alınmalı ve işitme cihazı kullanılmalıdır. Eğitime geçmeden önceki bir diğer önemli nokta ise çocuğun probleminin farkına vardırılmasıdır. Çocuk problemini bilir ve terapiye istekli hale gelirse başarı oranı artacaktır. Dil ve konuşma bozukluğu olan çocukların bazıları, uzmanların uygun görmesi haline, engelinin türü ve derecesine göre normal çocukların eğitim aldığı kurumlarda eğitimlerine devam edebilirler. Bazıları konuşma terapisinin yanında normal okullardaki eğitimine de devam edebilirken daha ağır derecede dil ve konuşma problemi olan çocuklar sadece özel eğitim kurumlarında konuşma terapisi ağırlıklı bir eğitim almaktadırlar. Dil ve konuşma güçlüğü çeken çocuklarda sağaltımın başlangıcı çocukta konuşma ihtiyacı yaratmak olmalıdır. Çocuk konuşmaya ne kadar istekli olursa o kadar çok konuşma girişiminde bulunur. Özellikle gecikmiş konuşma görülen çocukların çoğunluğu konuşma gelişimlerinin ilk dönemlerinde kalmaktadır. Bu nedenle konuşma dilinin seslerinin öğretilmesi gerekir. Ayrıca dil ve konuşma problemi olan çocukların eğitimi esnasında evde ve okulda ona uygun dil kullanımıyla örnek olunmalıdır. Ona konuşma fırsatı verilmeli, konuşurken sabırla dinlenmeli ve alay edilmemelidir. Sevgi ve ilgi göstermeli, bu konuda çocuğun yanında başkalarıyla konuşulmamalıdır. Çocuğun daha iyi anlayacağı düşünülerek onunla bebekçe konuşulmamalıdır. Ona sürekli soru sormaktan vazgeçilmeli ve soru sorulması gerektiğinde cevabı kısa ve net olan sorular sorulmalıdır. Dil ve konuşma güçlüğü çeken çocukların aile bireyleri, öğretmeni ve çevresindeki diğer bireyler onunla konuşurken dikkatle dinlemeli, göz teması kurmalıdır. Fakat bakışlarına endişeli ve gerilimli bir ifade yüklememeye çalışmalıdır. Unutulmamalıdır ki aile bireylerinin ve öğretmenin bazı davranışları ona zarar verebilir. - Acımak, merhamet göstermek - Endişeli bakışlar - Konuşmasındaki problemden dolayı cezalandırma tehdidinde bulunmak ve suçlamak - Akıcı konuştuğu bölümlerden çok problemli olan konuşması üzerinde durmak - Akıcı olmayan konuşmayı kesmesini söylemek - Konuşmaya başlamadan önce durup derin nefes almasını söylemek - Durup tekrar başlamasını istemek - Konuşmaya başlamadan önce düşünmesini önermek - Zorlandığı kelimeleri kullanmamasını önermek - Onun yerine cevap vermek ya da takıldığı yerleri tamamlamak “Hayır, dur yapamazsın” gibi ifadeleri sık kullanmak Onun yaşı ve olgunluk düzeyine uygun olmayan beklentiler içinde olmak çocuğa zarar veren davranışlardan bazılarıdır. Dil ve konuşma güçlüğü olan çocuğa yönelik planlanan eğitim etkinlikleri uygulanırken basitten karmaşığa, somuttan soyuta, yakından uzağa şeklinde bir yol izlenmelidir. Eğitime öğrencinin başarılı olduğu, en iyi bildiği noktalardan başlanmalıdır ki kendine güveni artıp motive olsun. Bireysel farklılıklar göz önünde bulundurularak sınıfın seviyesi sürekli kontrol edilmelidir. Hedefler ve hedef davranışlar öğrencinin düzeyine göre belirlenmeli, uygun araç, gereç ve tekniklerle desteklenmelidir. Dil ve konuşma güçlüğü olan çocuklar için hazırlanacak olan program ve plan çocuk merkezli olmalı ve onun tüm gelişim alanlarını desteklemeye yönelik olmalıdır. Ailenin katılımını ve diğer personelin desteğini içermelidir. Değerlendirme yapılırken öğrenci, sınıftaki diğer öğrencilere göre değil; kendi içinde değerlendirilmeli, gösterdiği gelişme ya da gerilemeler göz önüne alınmalıdır. Uygulama öncesinde ve sonrasında sonuçlar hakkında aile bilgilendirilmelidir. Dil ve konuşma güçlüğü çeken çocukların normal çocuklarla aynı eğitimi aldıkları okullarda, bu öğrenciler arkadaşları tarafından merak konusu olacaktır. Çıkabilecek uyum sorunlarını ortadan kaldırabilmek ve diğer öğrencilerin yeni duruma eşlik edebilmelerini sağlamak amacıyla, öğrencilerin merakları doğru ve gerçekçi bilgilerle giderilmelidir. Okulda ve sınıfta düzenlenecek olan sosyal ve kültürel etkinliklere yetenekleri ve performansı ölçüsünde katılmalarına, sorumluluk almalarına özen gösterilmelidir. Bu öğrenciler sınıf mevcudu en az olan sınıflara yerleştirilmeli, öğretmenin konuşmasını en iyi duyabileceği ve öğretmeni en iyi görebileceği yere oturması sağlanmalıdır. Öğretmen dil ve konuşma güçlüğü olan çocukların sınıftaki başarısını sağlamak ve onunla daha iyi iletişim kurabilmek için: - Yüzü öğrenciye dönük olmalı ve onunla göz teması kurmalı, - Konuşmanın akışına ve anlamına uygun abartısız jest ve mimikler kullanmalı, - Uzun cümleler yerine basit, kısa ve kurallı cümleler kurmalı, - Yüksek sesle konuşmamalı, - Sözcükleri hecelememelidir. Dil ve konuşma güçlüğü olan çocukların eğitimi için hazırlanacak planlar okullarda “Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı Geliştirme Birimi” tarafından yapılacaktır.