Arşiv Anasayfa Aşk'a Dair
Sayfalar: 1
Ona Yıllarımı Verdim! By: Mavi_Kiyamet Date: January 23, 2011, 03:49:29 PM
Bu cümleyi ne zaman duysam içimde garip bir his oluşuyor. Biliyorum, bazen sizi kızdıracak şeyler yazıyorum ama birilerinin canını acıtmadan doğruları söylemek mümkün mü?

Sizden gelen mektuplarda, arkadaşlarımda, tanıştığım insanlarda sıklıkla duyduğum bir cümle bu: Ona bilmem kaç yılımı verdim!

Öncelikle bu cümlede beni rahatsız eden kelimeyi açıklayayım; vermek! Kimse kimseye ömrünün önemli bir kısmını hediye etmez; etmemelidir! Birisini seversin ve onunla geçirdiğin zamandan mutluluk duyarsın ve sonucunda da onunla vaktini geçirirsin. Bunu yapman için kimse alnına silah dayamaz. Sen, onunla birlikte olmayı seçersin. Doğal olarak burada verilen bir şey yoktur, tercih vardır.

Bunu anlattığımda, karşılığında şuna benzer bir savunma gelir: “Ama ben onun her şeyine katlandım, bütün eziyetlerini çektim, saçımı süpürge ettim! Bana neler yaptı, sustum, dayandım.” Peki, neden katlandın? Çünkü bir beklentin vardı!

Beklentiler kişiden kişiye değişir. Seninle evleneceğini düşünürsün, düzeleceğini düşünürsün vs.. Hemen arkasından gelen savunma ise, kandırılmış olmaktır. O kişiye inanıp güvendiğini, defalarca affettiğini söylediğinde, ben yine gülümserim. Adama sormazlar mı, neden bu kadar inandın diye? Sorarlar! İnsan birine kaç defa inanır? Kaç hatayı affeder? Biri, ikiyi anladık, diğerlerine ne sebep bulacaksın? Bu artık kandırılmak olmaz, kanmayı istemek olur.

“Her seferinde özür dileyip düzeleceğini söylerdi; içtiği zaman beni döver ve sonra ayılınca pişman olur af dilerdi; bir daha asla yapmayacağını söylerdi!” Peki, sen buna kaç defa inandın? “Çocuklarım annesiz/babasız büyümesin diye katlandım!” O zaman yıllarını verdiğini söylediğin kişi o değil, çocuklarındır.

Birine yıllarınızı armağan ettiğinizi düşünüyorsanız, bu konuda karşınızdakini suçlamadan önce dönüp kendinize bakmalısınız. Elbette istisna durumlar vardır ancak onlar kaideyi bozmaz.

Mutsuz olduğun bir hayatı yaşamaya devam ettiysen, mutlaka beklentin veya çıkarın vardır. Rahatını bozup tek başına hayatı sırtlamayı göze alamamışsındır, korkuların yüzünden yerinde kalmışsındır, beklentilerinin gerçekleşeceğine inanmışsındır vs..

Bana, yıllarınızı verdiğinizi söylemeyin. Neden verdiğinizi düşünün! Sonradan söylenerek pişman olacaksanız, yıllarınızı kimseye armağan etmeyin. Aşktan gözünüz kör olduğu için mantıklı düşünemediğiniz gibi bir sebebin arkasına da sığınmayın çünkü sevmek de aklın ürünüdür. Kalbin sevmesi sadece söz sanatıdır!

Candan Ünal

SiteMap - İmode - Wap2