Boşandığı eşyle birlikte kalan Seçil Ok ayrılmak isteyince eski eşinin saldırına uğradı
Kendisinden tamamen ayrılmak istemesine sinirlenen Yıldırım, eski eşinin üzerine caydanlıktan kaynar su dökmüştü. Tutuksuz yargılanan koca 2 yıl 6 ay hapis aldı
Antalya'da bar işleten Seçil Ok, 3 yıl evli kaldıktan sonra boşanmasına rağmen aynı evi paylaşmayı sürdürdüğü Menderes Yıldırım'ın 1 Eylül 2008'de üzerine çaydanlıkla kaynar su dökerek kendisini yaktığını iddia ettti. Olaydan 3 gün sonra yakalanan Yıldırım, 1 ay tutuklu kaldıktan sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
"KAZA DEĞİL ÖLDÜRMEYE TEŞEBBÜS"
Seçil Ok, avukatı Salih Samsa aracılığı ile davanın açıldığı Antalya 6'ncı Asliye Ceza Mahkemesi'ne verdiği dilekçesinde, bu olayın kaza değil, ‘öldürmeye tam teşebbüs’ olduğunu ve Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmesi gerektiğini iddia etti. Bu talep mahkeme heyeti tarafından reddedilirken, olaydan sonra vücudunda 2 ve 3'üncü derecede yanık izleri kalan Seçil Ok ile ikinci el eşya satan dükkanı bulunan Yıldırım tekrar aynı evi paylaşmaya başladı.
22 ay süren yargılama sonunda Menderes Yıldırım, önceki gün son kez hakim karşısına çıktı. Suçlamayı kabul etmeyen Yıldırım, “Olay bir kazaydı. Seçil, olaydan sonra yine benimle birlikte yaşamaya başladı. Bu suçu işlemiş olsam neden benimle birlikte olsun? İnsan sevdiği insana zarar vermez. Bu nedenle beraatime karar verilmesini istiyorum” dedi.
Mahkeme, eski eşini kasten yaraladığı gerekçesiyle Menderes Yıldırım'a 3 yıl hapis cezası verdi, daha sonra iyi hali nedeniyle cezayı 2 yıl 6 ay hapse indirdi.
"SÜREKLİ TEHDİT EDİYORDU"
Seçil Ok polisteki yaşadıklarını şöyle anlatmıştı:
“Eski eşimi işyerimden veya evimden uzklaştıramadım. Zorla gelip evimde kalıyor, buna itiraz edersem dövüyordu. Olay günü saat 10.30 sıralarında uyandı ve ‘Çay içelim’ dedi. Sonra bana bir sigara verdi ve ‘Bunu iç de gel’ dedi. Ben yatağın içinde sigara içerken kaynamış olan çaydanlığın içindeki suyla odaya geldi ve ben yatağın içinda sağ tarafıma dönük yatarken bir anda suyu başımdan aşağı döktü. Hemen buzdolabını açtım ve yüzüme su serptim. Çantamdan yardım isteyeyim diye cep telefonumu almak istedim. Ancak cep telefonumu, kredi kartımı ve bin 50 YTL paramı alıp gitti. Çığlık çığlığa sokağa fırladım ve insanlardan yardım istedim. Bir taksici beni hastaneye götürdü. Onu tanıdığım günden bu yana beni tehdit ediyor. Bu insanla bir araya gelmek istemiyordum. Ama beni hep tehditle bu zamana kadar birlikte olmaya ettirdi. Sürekli olarak ‘yüzüne kezzap atacağım’ diye tehdit ediyordu.”
