Kitabın künyesi

Monte Cristo Kontu
( Le Comte de Monte-Cristo )
Alexandre Dumas

İthaki Yayınları
» Roman
» Dünya Klasikleri
» Yabancı Roman
Fiyatı : 49,00 TL
Hazırlayan : Alev Özgüner
Çevirmen : Aysen Altınel
Haziran 2010,
1056 sayfa,
ISBN: 9786053750666


Kitap hakkında

Dumas klasik romanın kilometre taşlarından biri olan bu yapıtında, Doğu’ya, klasik mitolojiye ve insan psikolojisine duyduğu tutkulu ilgiyi coşkun bir anlatıda, ustalıklı diliyle harmanlıyor.

“Dumas kitlelerin tutkularını paylaşmayı ve doyurmayı diğer tüm romancılardan iyi başarıyordu. Onlar gibi otoriteye, adalete ve serüvene bayılıyor; onlar gibi insanlığı kahramanlar ve alçaklar olarak ikiye ayırıyordu... Bir öyküyü başka kimsenin anlatamayacağı biçimde anlatmayı biliyor; onun kaleminin gölgesinde en yavan anlatı bile bir destan görünümüne bürünüyordu.”

André Maurois

Dumas bir sanat zirvesiydi... Hiç kimse Dumas’nın romanları ve oyunlar'ndan daha iyisini yapamadı, yapmadı ya da yapamayacak.”

George Bernard Shaw


ÖZET

“Peki siz kimsiniz? - Kim olduğumu söyleyeyim dangalaklar! Ben, evlenmek üzere iken gammazlayıp zindana gönderdiğiniz genç denizciyim. Ben nişanlısını başka bir zalime sattığınız ve ihtiyar babasını açlıktan ölüme mahküm ettiğiniz adamım… Bütün bunlara rağmen, pişmanlık duyduğunuz için sizi affeden intikamcıyım!”

Ünlü Fransız yazar Alexandre Dumas’nın dünya klasikleri arasında yer alan eseri Monte Kristo, haksızlığa karşı mücadele eden bir gencin hikayesi.

Edebiyat dünyasında “roman fabrikası” olarak anılan Dumas, yirmi sene içerisinde 300′e yakın eser yazmıştır. Napolyon’un ordusunda paralı asker olan babası genç yaşta ölünce, küçük Dumas maddi ve manevi destekten mahrum kaldı. On altı yaşında Paris’e geldiğinde cebinde sadece 20 Frank parası vardı. Doğruca babasının eski bir silah arkadaşına gitti ve kendisine iş bulmasını istedi. Bu iyi kalpli baba dostu Dumas’a Orleans Dükü’nün yanında bir iş ayarladı. Dük onu kendisiyle beraber sık sık tiyatroya götürüyordu.

Sahneleri ve konuları sıkıcı bulan Dumas bu fikirlerini, “ben olsam şöyle yazardım” diyerek çekinmeden söylüyor ve efendisini hayretler içinde bırakan senaryolar ortaya koyuyordu. Dük’ün teşvikiyle küçük bir hikaye kitabı yazdı. Üç yıl sonra da “III. Henry ve Saray” adıyla tarihi bir piyes yazdı. Piyes sahneye kondu ve çok beğenildi. Kendisi de piyes de bir silahşörü oynamıştı.


Dumas, para işlerinden hiç anlamaz ve bonkör davranırdı. Ömrünün sonuna doğru büyük bir sefalet içine düştü. Borçlarından kurtulmak için Brüksel’e kaçtı ve gazeteciliğe başladı. Bu işte de tutunamayıp İtalya’ya geçti. Garibaldi’ye İtalyan Birliği’ni kurmada akıl hocalığı yaptı, arası açılınca tekrar Paris’e dönerek bir gazete çıkarmayı denedi ise de para bulamadı. Oğlu Dumas Fils, babasını yanına aldı, borçlarını ödedi ve ölünceye kadar baktı.

Yazarın dilimize çevrilen diğer eserleri şunlardır: Üç Silahşörler, Korsikalı Kardeşler, Borjiyaların Cinayeti.


Link: