mukabele nasıl oluyor? Biz okuyacak mıyız, takip mi edeceğiz
Mukabele karşılık vermek, karşılıklı, birlikte iş yapmak demektir. Bu anlamda "mukabele" Kur'an'ın birlikte okunmasıdır. Yani birisi okurken diğerinin dinlemesidir.
Kur'ân mukabelesi Peygamberimiz'den gelen/kalan güzel bir ibadet biçimidir, onun bize bir armağanı, Kur'ân'la meşgul olmanın bir tarzıdır.
Her zaman Kur'ân'la iç içe olan Sevgili Peygamberimiz'in bu ayda Kur'ân'la meşguliyeti daha da artardı. Hayatta bulunduğu süre içinde Ramazan girdiğinde vahiy meleği Cebrail, Peygamberimiz'in huzuruna gelir. Birlikte Kur'ân'ı okurlardı.
Abdullah bin Abbas bu güzellemeyi şöyle anlatıyor:
"Resûl-i Ekrem Efendimiz Sallallâhü Aleyhi Vesellem, hayır, iyilik, yardım yapma hususunda insanların en cömerdi idi. Ramazan ayında da Cebrail'le buluştuğu zaman çok daha cömert davranırdı.
"Cebrail her Ramazan gecesi Resulullah ile bir araya gelir, tâ ayın sonuna kadar Resulullah ona Kur'ân'ı okur, dinletirdi.
"Cebrâil'le buluştuğu günlerde Resulullah hayır-hasenat hususunda esen rüzgârdan daha cömert olurdu."
Bu durumda Kur'ân dinlerken sanki Peygamberimiz okuyor da ondan dinliyor, sanki Cebrail Aleyhisselâmdan işitiyor, hatta Cenâb-ı Hak'tan duyuyor gibi bir huşû içinde bulunmaya çalışırız.
Mukabelede biz okuyarak başkaları dinleyeceği gibi, bir başkasının okuduğu Kur'ân'ı da dinleyebiliriz. Her ikisi de mümkündür. Önemli olan Kur'ân'la meşgul olmaktır.
