Diyetler bakımlar kozmetik dünyası ve estetik cerrahi biz kadınların daha çekici olma beğenilme ve güzelleşme arzusunu tatmin ederken bazen sağlıksız çirkin yapay uyumsuz yüz ve bedenler de ortaya çıkabiliyor. Uzmanların görüşleri doğrultusunda "güzellik kazalarını" ve sonuçlarını irdelerken kadınların bu uğurda neleri feda ettiklerini araştırdık.
Ta ilk çağlardan beri devam eden güzellik arayışımız asla giderilemeyen bir susuzluk gibi sürüp gidiyor. Makyaj yapıyor onlarca bakım ürünü kullanıyor saçımızı boyatıyor manikür pedikür yaptırıyoruz. Sürekli hoş kıyafetler içinde salınmaya özen gösteriyor daha çekici ve çarpıcı olmak için saatlerce güneşleniyor solaryuma giriyor fazla kilolarımızdan kurtulmak için akla gelmedik diyetler deniyor spora gidiyor bütün bunların yetmediği noktada ise estetik operasyonlara başvuruyoruz. İngiltere'de tüketicilerle yapılan bir araştırma İngiliz kadınlarının güzellikleri için hayatları boyunca 274 bin Euro (yaklaşık 461 bin TL) harcadıklarını ortaya koyuyor. Bakımlı olmak elbette çok güzel ama bazen bakımdan çok toplumun ve medyanın dayattığı kusursuz güzellik normlarına uyum sağlamak adına çok fazla ödün veriyor ve güzelleşelim derken doğallığımızı ve en önemlisi sağlığımızı kaybedip adeta çirkinleşiyoruz. Öyle ki hatalı diyetler gereksiz estetik ameliyatları hijyenik olmayan ortamlarda yapılan çeşitli bakımlar güzelliğimizi elimizden alabiliyor. Oysa işin sırrı sağlığımızı ve doğal güzelliğimizi kaybetmeden bakımlı ve çekici olmakta yatıyor. Biz de bu ay güzellik uğruna ödenen bedelleri mükemmel bir görünüm kazanmak uğruna doğallığını kaybeden kadınları masaya yatırdık...
Zayıflayayım Derken
İnce olmanın güzel olmakla eşdeğer tutulduğu günümüzde çoğumuz bilinçsizce kilo veriyor aşırı zayıflayıp itici bir görüntüye bürünüyoruz. Uzmanlar özellikle görsel ve yazılı basının sürekli öne çıkardığı estetik harikası selülitsiz sivilcesiz bedenlerin bitmeyen diyet önerilerinin kadınları olumlanan ve tapınılan bir güzellik formatına boyun eğmeye yönelttiğini savunuyor. Bazen bir tutku ve saplantı haline dönüşebilen zayıflama isteği sürekli rejim yapma arzusu ve egzersiz bağımlılığı anoreksiya nevroza adlı ciddi psikolojik rahatsızlığa yol açabiliyor. Kısacası başta sadece güzelleşmek için girilen bu yolda kontrolün elden gitmesiyle karamsarlık mutsuzluk içine kapanma yemek yiyememe takıntılar uykusuzluk ve cinsel sorunlar gibi sağlık problemleri yaşanabiliyor. Zayıflama takıntısının psikolojik ve fiziksel boyutunu bir yana bırakırsak bazı basit diyet yanlışları da amacından şaşıp kişinin doğal dengesini bozabiliyor. Öyle ki Prof. Dr. Osman Müftüoğlu; diyet yaparken yalnızca yeme-içmeyi kesmenin işe yaramadığına yağ kaybıyla birlikte kas kazanımı olmadığı için kiloların tekrar geri alındığına dikkat çekiyor. Yiyecek-içecek kısıtlamasını makul bir düzeyde tutmak ve düzenli egzersiz yapmak kişiye hem mutluluk veriyor hem de diyet sonrası sarkmaları engelliyor. Memorial Hastanesi Dermatoloji Bölümü'nden Uzman Dr. Tuğba Türe ise yanlış diyetlerin kişinin sağlığını bozduğunu saçlarda dökülmelerle ciltte solukluk kuruma kırışıklık pullanma gibi lezyonlara sebep olduğunu vurguluyor.
Aşırı Bronzlaşmanın Zararları
Yaz aylarını geride bıraktığımız şu günlerde hepimiz bronz tenimizle gurur duyuyor kendimizi daha hoş ve çekici hissediyoruz. Zaten güneşe hasret kaldığımız kış günlerinde solaryumun esiri olmamızı güzellik arayışından başka neyle açıklayabiliriz ki? Dermatologlar aşırı bronzlaşmanın zararlarının her yıl katlanarak arttığını erken yaşlanma tümör öncesi lezyonlar ve kırışıklıklara sebep olabileceğini vurguluyorlar. Korumasız bronzlaşmanın uzun vadede yol açtığı sağlık problemleri dışında sivilce oluşumu kızarıklık kaşıntı ve ödem gibi yan etkiler ortaya çıkabiliyor. Uzman Dr. Tuğba Türe güneş ışınlarının erken ve geç dönemde deri üzerinde farklı zararlı etkiler gösterdiğini şöyle anlatıyor: "Erken dönemde yanık alerjik reaksiyon cilt lekeleri deri bağışıklığında zayıflama (viral ve bakteriyal enfeksiyonlar) görülebilir. Geç dönemde deri kanserleri ve foto yaşlanma ortaya çıkabilir. UV (ultraviyole) ışınları ek başka bir faktör olmaksızın tek başına kanserojen etki gösterebilir. Foto yaşlanma ile ciltte kalınlaşma elastikiyet kaybı derin kırışıklıklar kahverengi ve beyaz lekeler damarlarda belirginleşme pullanmalar görülür. Özellikle beyaz cilt tiplerinde yanıklar alerjik reaksiyonlar ve cilt kanserleri daha sık görülür."
Bu arada Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı'nın solaryumun arsenik kadar ölümcül olduğunu duyurmasının solaryum kullanımını azaltacağı da bir gerçek. Ortaokul yıllarından beri solaryum bağımlısı olduğunu ve rengi açıldığında kendini çirkin hissettiğini anlatan 25 yaşındaki Esin başından geçen solaryum kazasını bizimle paylaşıyor: "Bir partiye davetliydim. Öncesinde solaryuma gittim. Yoğunluk olduğundan beni her zaman girdiğim makineye değil de başka bir makineye soktular. Çıktığımda her zamanki sıcaklık hissinden başka bir şey yoktu. Fakat zamanla tüm vücudum yanıyormuş gibi ısınmaya başladı. Aynaya baktığımda hayatımda ilk defa bu kadar çok yandığımı gördüm! Elimde olsa evden çıkmayacaktım ama mecburen o partiye katılmam gerekiyordu. Ev karanlık olduğu için önce kimse bir şey fark etmedi. Sadece 'Ne kadar çok yanmışsın!' dediler. Bir ara mutfağa girdim. İnsanlar beni görünce öylece kalakaldılar. Çünkü o bembeyaz ışıkların altında ne kadar yandığım iyice belli oluyordu. O gece herkesin alay konusu oldum. Özellikle de pembe tişörtümle örtüşen mor cilt rengimle!"
Ynt: Güzellik Uğruna Yaptığımız Yanlışlar By: Mavi_Kiyamet Date: December 30, 2009, 05:26:39 PM
zayifLamak içinde güzeLLesmek içinde hiç ugrasmam
tesekkürLer.