Arşiv Anasayfa Sözde Ermeni Soykırımı
Sayfalar: 12
122 Yaşındaki Nineden Ermeni Gerçeği By: By.TuRuT Date: August 06, 2009, 11:59:58 AM

Adilcevaz'da yaşayan Seher Bulut 122 yaşında. 250 torunu olan Seher Nine, Van ve Bitlis civarında Ermenilerin katliam yaptığını anlatıyor:

"Kadınlara tecavüz ettiler. İnsanları bir ahıra doldurup yaktılar. Yezidi ve Hıristiyan olanlara dokunmadılar. Müslüman Türk ve Kürtleri öldürdüler."
Başındaki bembeyaz tülbent, geçmiş yılların yüzünde bıraktığı derin çizgileri iyice belirginleştiriyor. Boynundan hiç çıkarmadığı 500'lük tespihini damarları tek tek seçilen parmaklarıyla hiç durmadan çekiyor. Salavatsız ve duasız söz çıkmıyor ağzından. Yürüyemediği için günlerini kendisi için hazırlanan yün döşeğin üstünde geçiriyor. 20 yıldır da gözleri görmüyor. Yaşadığı "yüz yılı" fotoğraflayan gözlerinin artık "feri sönmüş" durumda.

Seher Bulut 122 yaşında. Bitlis'in Adilcevaz ilçesinde yaşıyor. Türkiye Cumhuriyeti tarafından kendisine verilen nüfus cüzdanındaki doğum tarihi hanesinde Hicri 1300 yazılı. Yani o daha cumhuriyet kurulmadan 40 yıl önce 1883'te dünyaya gelmiş. Başka bir deyişle Birinci Dünya Savaşı başladığında 31 yaşındaymış. Bu uzun zaman dilimine çok şey sığdıran Seher Nine'nin, gözleri görmese de hafızası hâlâ çok güçlü. Zihninde yer etmiş önemli olayları hiç unutamıyor. Özellikle de Doğu Anadolu Bölgesi'nde yaşananları.

Seher Nine, Ermenilerin Van ve Bitlis civarında Birinci Dünya Savaşı'ndan önce köy basıp insanları katlettiklerini söylüyor. O günleri anlatırken zaman zaman duygulanıyor: "Dağlardaki veya uzaktaki köyleri basıp sadece Müslümanları öldürüyorlardı. Kadınlara tecavüz edip onları ya asıyor ya da yakıyorlardı. Biz o yıllarda bunları çok duyuyorduk. Ermeniler İzdi (Yezidi) ve gavurlara (Hıristiyan) hiç dokunmuyordu. Müslüman olsun da Kürt, Türk fark etmiyordu. Herkesi öldürüyorlardı. Osmanlı'nın köpekleri diye insanlara çeşitli hakaretler yaptıktan sonra katlediyorlardı. Osmanlı başa çıkamıyordu. Ahlat ve civarında bu giderek artıyordu."

Seher Bulut sadece duyduklarına ve o yıllarda anlatılanlara bakarak konuşmuyor. Onun hayatında yer edinen ve bizzat tanık olduğu katliamlar da olmuş. İnsanların Ermeni çeteleri tarafından nasıl yakıldığını ise şöyle anlatıyor: "Köyün adını hatırlamıyorum. Zaten yabancı olduğu için adını bilmiyordum da. Tatvan'a yakın bir yerdi. Biz kaçarken bu olaya şahit olmuştuk. Savaş olduğu için erkekler Sarıkamış'a ve başka yerlere gitmiş ve dönmemişlerdi. Köyde güçlü erkek kalmamıştı. Köyü basan çeteciler talan ettikleri kadınları, çocukları ve yaşlıları bir ahıra doldurup yakmışlardı. Bazılarını da yanlarına alarak köyü terk etmişlerdi. Biz köye girdiğimizde cesetler kokuyordu. Irzına geçilmiş ve öldürülmüş kadınlar vardı."

Osmanlı'nın Ermenilerle ilgili olarak aldığı tehcir kararını da kendine has üslubuyla dile getiriyor: "Ermeniler köy yakıp inanları öldürünce hükümet onları sürdü. Kaçarken de vuruyorlardı. Biz de vurduk. Bizim erler onlar gibi kadınlara tecavüz edip öldürmedi. Bizim askerimiz sadece silahlı olanları vuruyordu. Yollarda cesetler vardı hep. Her yer mahşer yeri gibiydi. Köylerini terk eden insanlar yollarda ölüyordu veya açlık çekiyordu; Müslümanlar da Ermeniler de. Ama giderken onları Osmanlı askerleri korumaya çalışıyordu. Milisler ise askerlere saldırıyordu."

Seher Nine, Ermeni-Rus işbirliğine Bitlis'in işgali sırasında şahit olmuş. Rus askerleriyle Ermeni İntikam Tugayları, 3 Mart 1916'da Bitlis'i işgal ediyor. Bitlis'i savunan Piyade Yarbay Ali Çetinkaya komutasındaki Türk birliği sayıca üstün olan Ruslara ve Ermenilere karşı fazla dayanamaz. Seher Nine, Bitlis'e Ruslardan önce Ermenilerin girdiğini söylüyor: "Ermenilerin başında Antranik Paşa (Ermeni İntikam Tugayları'nın kurucusu) diye zalim bir Ermeni vardı. İnsanları bu öldürüyor, öldürtüyordu. Bitlisliler kaçarken de çocukları ve yaşlıları geride bırakmıştı. Köprülerin altında ölmüş ve soğuktan donmuş çocuklar vardı. Şehir Ermenilere bırakılmıştı."

Seher Bulut, bu tarihlerde Ermenilerden kaçarken aynı zamanda orduya silah da taşır. Bunun için Diyarbakır'a giderken orada 1916 tarihinde Tuğgeneral rütbesiyle 16. Kolordu'nun Komutanlığı'nı yürüten Mustafa Kemal'i görür. Seher Nine hem Rusları hem de Ermenileri ülkeden Mustafa Kemal'in attığını söylüyor: "Onu gördükten sonra bana moral geldi. Onun idare ettiği orduya silah taşıdım. Bu beni çok mutlu etti. Sonra biz gidip düşmanı yendik." Mustafa Kemal Atatürk komutasındaki askerler bölgedeki bazı beylerle birlikte Bitlis ve Muş civarını işgalden kurtardı.

Aslen Ahlatlı olan Seher Bulut düşmanların atılmasından sonra evlenip çoluk çocuk sahibi olur. Cumhuriyet ilân edildiğinde 40 yaşındadır: "Ben Atatürk'ü gördüm. Savaşa, sefalete ve acıya şahit oldum. Bunlar bana yeter. Cumhuriyet ilân edildiğinde çok fazla mutlu olmadım. Vatanın gavurdan kurtulması benim için daha önemli. Allah bu millete zeval vermesin. Bizi düşmanlardan korusun. Müslümanları Rabbim mahcup etmesin. Şimdi de terör yapmak isteyenlerin dedeleri geçmişte bu vatan için savaştı. Torunları niye kavga ediyor bilmiyorum. Atatürk'le birlikte doğuda savaşan Musa Bey bir Kürt'tü. Bizimle birlikte eline sopa ve taş alıp düşmanı kovalayanlar da Kürt'tü. Ama şimdi herkes bunları unutmuş. Kardeşlik yok, Müslümanlık yok. Aynı dinden olanlar hiç kavga eder mi?"

Seher Bulut'un en büyük oğlu Mehmet Bulut 91 yaşında. 12 çocuk annesi Bulut'un "birinci dereceden" dediği 250 torunu var. En küçük torun 18 yaşında. Hatta torunun torunu bile var. Ancak Seher Nine onları pek tanımıyor. O sadece etrafındaki torunlarını ve kendi çocuklarını biliyor. Seher Nine, oğlu Mustafa Bulut'un yanında kalıyor. Oğlundan ve gelini Kübar Bulut'tan çok memnun. Sürekli onlara dua ediyor. Gelinine ise toz kondurmuyor: "Allah gelinimden razı olsun. Bana çok iyi davranıyor ve bakıyor. Her şeyime yardım ediyor. Ben gelinimden çok memnunum Allah da ondan razı olsun."
Zaman zaman hastalıklarla pençeleşen Seher Nine ibadetlerinden asla vazgeçmiyor. Temel ihtiyaçların dışında günü tamamen ibadetle geçiyor. "Ben Allah'a şükretmekten, ibadet etmekten mutluluk duyuyorum. Peygamberimiz (s.a.v.) de çok ibadet ediyordu. Allah ümmet-i Muhammed'e zeval, darlık yokluk vermesin. Bu zürriyet yer yüzünde büyüyerek sürsün inşallah." diyor. Seher Nine'nin boynundan hiç çıkarmadığı 500'lük tespih sanki bir parçası. O salavat getirdikçe tespih taneleri de aynı derecede onunla dile geliyor gibi. Namazlarını oturduğu yerde kılan nine için en zor iş abdest almak. Ona da gelini veya torunları yardımcı oluyor.

Gelen misafirlerini dua ile kabul eden Seher Nine onları uğurlarken duanın yanına bir de nasihat yüklü gazel veya ilahi ekliyor. Tarih abidesine ait bu ilahileri dinleyenler de en az onun kadar hüzünleniyor.

Ynt: 122 Yaşındaki Nineden Ermeni Gerçeği By: rizely_-_ Date: October 27, 2009, 09:43:53 PM
TeşekkürLer.
Ynt: 122 Yaşındaki Nineden Ermeni Gerçeği By: Mavi_Kiyamet Date: October 28, 2009, 01:27:13 AM
masaLLah tesekkürler. sansli birisi Atatürk^ü görmüs Ağlıyorum.
Ynt: 122 Yaşındaki Nineden Ermeni Gerçeği By: Azeri_Güzeli Date: June 20, 2011, 10:54:50 PM
O kadar olay anlatılıyor, o kadar şahit görülüyor.. Görülüyorda, ermeniyi savunan TÜRK ( Türk demek içimden gelmiyor ) aydınları var! Ya Rab! Sana Bırakıyorum..
Ynt: 122 Yaşındaki Nineden Ermeni Gerçeği By: Asi_Türk Date: August 13, 2012, 01:43:36 AM
ermeniler kanıt dediğimizde sözde bizim yaptıgımız katliamların canlı şaitşlerinden bahsederler.. tabii gösteremezler o şahidi olmadığı için... ama bizim belge dışında böyle canlı annelerimiz de var o katliamları yaşamış... bir tv programına çılıp bir de orda tüm dünyaya anlatabilse keşke ..
Ynt: 122 Yaşındaki Nineden Ermeni Gerçeği By: peceli Date: August 22, 2012, 10:05:54 PM
helal olsun sana ninem
Ynt: 122 Yaşındaki Nineden Ermeni Gerçeği By: fayyildiz Date: October 19, 2012, 09:02:46 PM
 bu vatan ne acılar  çekti ve hala da çekiyor. ermeniler utanmadan bizleri gerek ab ye gerekse amerikada soykırımla lekelemeye çalışıyo. utanmadan soykırım anıtı bile yaptılar ve her yıl anma töreni yapıyolar neyi anıyolarsa artık... oysa osmanlı onlara ne yaptı
onları korudu kolladı, türk ve müslümanlar askere savaşa giderken onlar esnaf bilmem nelik yaparak zenginleştiler hatta paşalığa bile yükselen oldu. ama işte içinde şerefsizlik nankörlük olduktan sonra .... şimdi farklı mı peki. Allah'ın hergünü şehit haberi var ekranlarda ama haberleri sadece 1-2 dk. hrant dink öleli kaç yıl oldu adamın adı hala dillerde diyecek bir söz yok.

sen tarihini bilmez sahiplenmezsen senin adına dalaverelerle yazan çok olur. ozamanda kendini aklamakla uğraşırsın

Ynt: 122 Yaşındaki Nineden Ermeni Gerçeği By: tankado11111 Date: November 21, 2012, 05:21:27 PM
milliyetçilik hastalıktır
Ynt: 122 Yaşındaki Nineden Ermeni Gerçeği By: mertimini Date: March 06, 2013, 12:47:24 AM
Ninem doğru söylüyor.Ermeniler de masum değil.
Ynt: 122 Yaşındaki Nineden Ermeni Gerçeği By: wayking Date: February 02, 2014, 05:51:17 PM
neyse ki boyle ninelerimiz var hem zamaninda buyuklerimizi gormusler hem de konuyu birinci elden yorumlayabiliyorlar. her ne kadar ermenilerde de buna benzer sahitler olsada bana oyle geliyor ki katliam her iki tarafta da yapilmis. belki soykirim diyemeyiz ama ortadaki bu katliami her iki tatrafinda bi sekilde kabul etmesi gerekiyor diye dusunuyorum.
Ynt: 122 Yaşındaki Nineden Ermeni Gerçeği By: senadiri Date: July 06, 2014, 12:34:29 PM
emeğine sağlık
Ynt: 122 Yaşındaki Nineden Ermeni Gerçeği By: NoMoreSorrow Date: August 24, 2014, 10:57:35 PM
helal olsun nineye
Ynt: 122 Yaşındaki Nineden Ermeni Gerçeği By: idrismahfi Date: August 25, 2014, 03:54:15 PM
Son şahitler. Ermenilerin zulmü muhakkak belgelenmeli
Ynt: 122 Yaşındaki Nineden Ermeni Gerçeği By: Tankado Date: August 28, 2014, 05:57:36 PM
21. Yüzyılda hala ırktan bahsediyorsun , ve üstüne üstlük kin besliyorsunuz. Hiç bir kutsal kitapda ırkçılık yapın yazmamasına rağmen ...
Ynt: 122 Yaşındaki Nineden Ermeni Gerçeği By: Suda80 Date: October 17, 2014, 08:02:53 PM
Şanslı nine. O dönemde yaşamak isterdim.

SiteMap - İmode - Wap2