Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) yalnızca imtiyazlı ortak olabileceği yönündeki açıklamaları nedeniyle Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'e sert cevap verdi.
Gül ve Portekiz Cumhurbaşkanı Anibal Cavaco Silva, yaptıkları baş başa ve heyetlerarası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını cevaplandıran Gül, Sarkozy ve Merkel'in Türkiye'nin AB üyeliğine ilişkin açıklamalarının hatırlatılması üzerine, Türkiye'nin AB ile müzakerelerinin başladığını belirterek, bu müzakerelerin oy birliğiyle başladığını ve buna imza atanların birçoğunun da halen görevde olduğunu söyledi.
"Bizi bağlayan hukuki durumdur" diyen Cumhurbaşkanı Gül, hem AB Komisyonu'nun hem de konseyin bunun farkında olduğunu söyledi. Türkiye'nin kararlı bir biçimde müzakereleri devam ettireceğini vurgulayan Gül, "Çeşitli siyasetçiler gelir geçer. Onlar çeşitli vesilelerle belki vizyon noksanlığından bazı şeyleri söylerler, ama bunlara hiç takılmayacağız " dedi.
Gül, AB Komisyonu'nun da dün zaten bu açıklamalara cevap verdiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Biz kendi işimize bakarız ve Türkiye olarak kendi reformlarımızı güçlü bir şekilde devam ettirip, müzakere süreci için yapmamız gerekenleri yapacağız. Hatta bazı fasıllar açılmasa bile onların açılıp kapatılmasını kendi kendimize yapabilme irademiz de var. Günü geldiğinde resmi açılış ve kapanışlar 5 dakikalık iştir."
Portekiz Cumhurbaşkanı Silva ise aynı soruya verdiği cevapta, Portekiz'in AB üyelik sürecinin 7 yıl sürdüğünü ve Avrupa'da birçok ülke kamuoyunun Portekiz'e negatif davrandığını söyledi. Portekiz olarak AB'ye kuvvetli noktalarını gösterdiklerini vurgulayan Silva, AB'nin Portekiz'in üyeliğinden ne kazanacağını gösterdiklerini ifade ederek, Türkiye'nin de birçok güçlü yönü olduğunu belirtti. Silva, bu kapsamda kamuoyunu kendine çekmek için Türkiye'nin güçlü yönlerini kullanması gerektiğini söyledi.
Gül ve Portekiz Cumhurbaşkanı Anibal Cavaco Silva, yaptıkları baş başa ve heyetlerarası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını cevaplandıran Gül, Sarkozy ve Merkel'in Türkiye'nin AB üyeliğine ilişkin açıklamalarının hatırlatılması üzerine, Türkiye'nin AB ile müzakerelerinin başladığını belirterek, bu müzakerelerin oy birliğiyle başladığını ve buna imza atanların birçoğunun da halen görevde olduğunu söyledi.
"Bizi bağlayan hukuki durumdur" diyen Cumhurbaşkanı Gül, hem AB Komisyonu'nun hem de konseyin bunun farkında olduğunu söyledi. Türkiye'nin kararlı bir biçimde müzakereleri devam ettireceğini vurgulayan Gül, "Çeşitli siyasetçiler gelir geçer. Onlar çeşitli vesilelerle belki vizyon noksanlığından bazı şeyleri söylerler, ama bunlara hiç takılmayacağız " dedi.
Gül, AB Komisyonu'nun da dün zaten bu açıklamalara cevap verdiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Biz kendi işimize bakarız ve Türkiye olarak kendi reformlarımızı güçlü bir şekilde devam ettirip, müzakere süreci için yapmamız gerekenleri yapacağız. Hatta bazı fasıllar açılmasa bile onların açılıp kapatılmasını kendi kendimize yapabilme irademiz de var. Günü geldiğinde resmi açılış ve kapanışlar 5 dakikalık iştir."
Portekiz Cumhurbaşkanı Silva ise aynı soruya verdiği cevapta, Portekiz'in AB üyelik sürecinin 7 yıl sürdüğünü ve Avrupa'da birçok ülke kamuoyunun Portekiz'e negatif davrandığını söyledi. Portekiz olarak AB'ye kuvvetli noktalarını gösterdiklerini vurgulayan Silva, AB'nin Portekiz'in üyeliğinden ne kazanacağını gösterdiklerini ifade ederek, Türkiye'nin de birçok güçlü yönü olduğunu belirtti. Silva, bu kapsamda kamuoyunu kendine çekmek için Türkiye'nin güçlü yönlerini kullanması gerektiğini söyledi.
