Arşiv Anasayfa Psikoloji ve Sosyoloji
Sayfalar: 1
Jean Jacques Rousseau By: EmiLy* Date: April 29, 2009, 06:58:27 PM
YALNIZ GEZENİN DÜŞLERİ' NDEN..

Erincimi büsbütün yitirmeme yol açan başka bir olay daha oldu. Madam X birkaç yıldır, anlayamadığım nedenlerden dolayı peşimden koşmuştu. Amacı olmayan, zevk vermeyen sık ziyaretleriyle doğal diyemeyeceğim armağanları, sanırım bana bir şeyler anlatıyordu, ama ben bunu anlayamıyordum. Bana, Kraliçe'ye sunmak üzere yazmak istediği bir romandan söz etmişti. Ben de yazı yazan kadınlar konusundaki düşüncelerimi söylemiştim. O ise, düşüncelerinin eski yüksek durumuna yeniden kavuşmak hedefini güttüğünü ve bu yolda kayrılmaya gereksinme duyduğunu duyumsatmıştı ki, buna verecek yanıtım yoktu. Ondan sonra, Kraliçe'ye yanaşamadığı için kitabını okurlara sunacağını söyledi. İstemediği ve zaten dinlemeyeceği öğütlerde bulunmanın zamanı geçmişti. Yapıtını yayımlatmadan önce bana göstermek istediğini söylediyse de göstermemesini rica ettim, o da vazgeçti.

Kazadan sonraki iyileşme dönemindeyken, günün birinde, kitabını bana basılmış ve ciltli olarak gönderdi. Önsözünde beni sıcak bir dille öven cümleler gördüm; ancak, bu sözler o denli isteksiz, o denli yapmacıktı ki bende pek kötü bir etki bıraktı. Bu önsözde duyumsadığım kaba bir yüzegülücülüktü; bu da içtenlikle hiç uyuşamazdı; bu bakımdan yüreğim hiç aldanmaz.

Birkaç gün sonra Madam X kızıyla birlikte ziyaretime geldi ve kitabının, içindeki bir not yüzünden çok gürültü çıkardığını bildirdi; romanı karıştırırken bu not dikkatimi çekmemiş gibiydi; konuğum gittikten sonra yeniden okudum ve yazılış biçimine bakınca, yazarın hem ziyaretleriyle yaltaklanmalarının hem de önsözdeki övgülerin nedenlerini anladım. Bütün bunlardaki amacın, okurlar açısından notu bana mal ettirmek ve yayımlandığı koşullar içinde neden olabileceği suçlamayı benim üzerime çevirmekten başka bir şey olmadığını gördüm.

Ne bu gürültüyü durdurmak elimdeydi, ne de yapacağı etkiyi önlemek... Yapabileceğim tek şey, Madam X'le kızının gereksiz ve gürültülü ziyaretlerini kabul ederek dedikoduları uzatmamaktı. Bu konuda kadına yazdığım not şudur:
"Evine hiçbir yazarı kabul etmeyen Rousseau, Madam X'e lûtuflarından dolayı teşekkürlerini bildirir ve artık ziyaretleriyle onurlandırılmamasını rica eder."
Verdiği yanıt, biçimsel olarak nazik olmakla birlikte, bu gibi durumlarda aldığım bütün mektuplar gibi yazılmıştı. Duyarlı yüreğine yabanıl bir tavırla bir hançer saplamışım; bana karşı beslediği duygular öyle sıcak ve içtenmiş ki ilişkimizin kesilmesi nedeniyle ölecekmiş... İşte, doğrulukla açık sözlülük insanlar için cinayet sayılıyor; insanlara kötü ve acımasız görünmek için onlar gibi sahte ve hain olmamak yeter.

Artık sokağa çıkıyordum; birkaç kez de Tuileries'ye gezmeye gitmiştim. Ama orada gezinirken rasladığım kimselerin gösterdiği şaşkınlıktan anladım ki, hakkımda henüz bilmediğim bir haber daha dolaşıyor... Sonunda geçirdiğim kazadan sonra öldüğümün söylendiğini duydum. Bu haber öyle çabuk yayılmış ki, öğrendiğimden on beş gün sonra dahi, sarayda hâlâ, kesinlikle öldüğüm söyleniyordu. Üstelik, bir mektuptan öğrendiğime göre, "Le Courrier D'Ayigron" gazetesi bu mutlu olayı haber verirken, fırsattan yararlanarak, ölümünden sonra beni anmak için hazırlanan töreni duyurma görevini daha önceden yapmış.

Bu habere, raslantıyla öğrendiğim ve ayrıntısını anlayamadığım garip bir olay daha katıldı: Evimde bulunacak yapıtlarımın karalamalarını yayımlamak için para toplamaya başlamışlar. Anladım ki, ölümümden sonra benim yazdığım öne sürülmek istenen bir çok yazı elde hazır bulunduruluyormuş; çünkü keşfedilebilecek gerçek yazılarımı bastırma düşüncesinin ortaya çıkabileceğini düşünmek, aklı başında bir adamın on beş yıllık deneyimden sonra, yapamayacağı bir budalalıktı.

Üst üste gelen ve daha birçoklarının katıldığı bu gözlemler, durulduğunu sandığım imgelemimi yeniden ürküttü. Çevremi durmaksızın saran bu karanlıklar da, aşıladıkları korkuyu uyandırdılar. Onları tanımlayıp yorumlayacağım diye yoruluyor, anlayamayacağım bir duruma getirilen gizemi çözmeye koyuluyordum. Bütün çabalarımın sonucu, daha önceki yargılarımı onaylamak oldu ki, o da gerek kendimin, gerekse ünümün talihi şimdiki kuşakça kararlaştırıldığına göre, ne yapsam kurtulamıyacağım yolundaydı; çünkü gelecek kuşaklara hiçbir emanet veremem ki, onu yok etmekte çıkarı bulunan ellerden geçmesin.

Ancak bu kez daha ileri gittim. Aralarında ilişki olmayan bu kadar olayın bir araya gelmesi; yazgı bunu özellikle yapmış gibi, en amansız düşmanlarımın şansıydı. Hepsinin devleti yönetenler, kamuoyuna yol gösterenler, beni gizliden gizliye çekemeyenler arasından seçilmiş ve elbirliğine katılan saygıdeğer insanlardan olmaları, bana öyle olağanüstü göründü ki, bunu raslantı diye yorumlamak olanaksızdı. Bana karşı olan bu anlaşmaya katılmayan bir tek kişi ya da herhangi bir olay çıksaydı, hemen sonuçsuz kalırdı. Ama bu insanların amacına; isteklerin, yazgının, sonuçların, dönüşümlerin hepsi yardım etti; bu mucizeli elbirliği Tanrı'nın başarılmasını istediği bir şeydi. Dünkü ve bugünkü gözlemlerim bu kanımı o derece onaylıyor ki, şimdiye dek ancak insanların kötülüğünden doğduğu kanısına vardığım durumları, Tanrı'nın nedenine aklımızın ermediği buyruklarından biri diye görmekten kendimi alamıyorum.
Bu düşünce beni üzeceğine yatıştırdığı gibi, yazgıya boyun eğmeye de yöneltiyor. Tanrı isterse cehennemlik olmaya rıza göstermiş olan aziz Augustinius kadar ileri gitmiyorum; benim yazgıya boyun eğişim daha az çıkar güdücü olmamakla birlikte daha içten ve sanırım, taptığım kusursuz kişiye daha layıktır.

Tanrı adaletlidir. O, çekmemi istiyor, ama suçsuz olduğumu biliyor. İşte güvenim buradan gelmekte; yüreğim ve aklım, aldanmadığımı ilân ediyorlar. Bırakalım talih ve insanlar istediklerini yapsınlar; ses çıkarmaksızın çekmeyi öğrenelim; her şey sonunda dünyanın düzeni içinde eriyip gidecek: benim sıram da er geç gelecektir.

Ynt: Jean Jacques Rousseau By: dreamily Date: July 04, 2009, 10:53:29 PM
teşekkürler.
Ynt: Jean Jacques Rousseau By: By.TuRuT Date: August 10, 2009, 04:30:55 PM
Paylaşım İçin Saol.
Ynt: Jean Jacques Rousseau By: MaViSh Date: August 13, 2009, 05:16:42 PM
teşekkürler paylaşım için
Ynt: Jean Jacques Rousseau By: naberpravda Date: November 25, 2012, 08:09:28 PM
Paylaşım için teşekkürler çok güzel..

SiteMap - İmode - Wap2