Arşiv Anasayfa İslam
Sayfalar: 1
Yemin Bozmak By: FeMoX Date: January 18, 2009, 01:58:31 AM
nkü Müslüman`ın Müslüman`a dargın durması gibi bir günaha, yemin yüzünden ölünceye kadar değil, bir gün bile katlanılmaz. Katlanılırsa daha büyük bir günah işlenmiş olur.
Gerek geçmişe dönük haberlerle ilgili yalan yere bilerek yapılan yeminler için, gerekse geleceğe dönük akit ve sözleşmelerle ilgili yalan yere bilerek yapılan yeminler için kefaret ödemek Allah`ın emridir, yani farzdır. Bu tür yeminlerle eğer birisine zarar vermişsek ve bir kul hakkını ihlal etmişsek, yapmamız gereken işler daha da girift haline gelir. Bu durumda:
a) Önce, zararı telafi etmeli ve kul hakkını ortadan kaldırmalıyız.
b) Sonra, hakkını ihlal ettiğimiz kişiden helallik istemeliyiz.
c) Daha sonra yalan yere yemin ettiğimiz için Cenab-ı Allah`a tövbe ve istiğfar etmeliyiz.
d) Son olarak da, yaptığımız yeminle ilgili söz konusu kefareti ödemeliyiz.
Kefaretleri hükme bağlayan ayet şöyledir: `Allah, kasıtsız olarak ağzınızdan çıkıveren yeminlerinizden dolayı sizi sorumlu tutmaz, fakat bilerek yaptığınız yeminlerden dolayı sizi sorumlu tutar. Bunun da kefareti, ailenize yedirdiğiniz yemeğin orta hallisinden on fakire yedirmek yahut onları giydirmek yahut da bir köle azat etmektir. Bunları bulamayan üç gün oruç tutmalıdır. Yemin ettiğiniz takdirde yeminlerinizin kefareti işte budur. Yeminlerinizi koruyun (onlara riayet edin). Allah size ayetlerini açıklıyor; umulur ki şükredersiniz!`1
Ayetin açık ifadesinden de anlaşılacağı üzere; yalan yere yapılan her bir yemin için öncelikle:
1- On fakiri yedirmek,
2- On fakiri giydirmek,
3- Mü`min bir köle azad etmek şıklarından herhangi birisi tercih edilir.
Eğer bunları yapmaya imkan bulunamaz veya bunlara güç yetirilemezse, yalan yere yapılan her bir yemin için üç gün oruç tutulur.
Bilerek yalan yere yapılan her bir yemin için ayrı ayrı olmak üzere aynı işlemler tekrar edilir ve her birinin kefareti ayrıca verilir. Çünkü her bir yalan yemin ayrı bir suç unsuru taşır ve ayrı bir günah konusunu teşkil eder. Yaptığı yeminin sayısını hatırlayamazsa, galip tahminine göre hareket eder.
Her bir yemini için on fakiri doyuran veya giydiren veya köle azad eden kimsenin, bundan başka oruç tutmak gibi bir yükümlülüğü yoktur. On fakiri doyurmaya, giydirmeye veya köle azad etmeye güç yetiremediği için zorunlu olarak oruç tutmayı tercih eden kimsenin de, `fakir doyurmak veya giydirmek` yükümlülüğü yoktur. Çünkü zaten kendisi de fakirdir.
Yukarıda ifade ettiğimiz gibi, yemin eğer bir farzı terk etmeye, Müslümanlar arası barışı bozmaya, Müslümanların zararına, bir musibetin gelmesine veya bir menfaatin engellenmesine sebep olacak şekilde yapılmışsa; yemin bozulur, yani yemine uyulmaz ve yapılan yemin için kefaret verilir.
Mesela, `Seni Pazartesi günü işe almayacağım` diye yemin eden birisi, arkadaşı eğer bu yeminin sonucundan zarar görecekse yeminini bozar, arkadaşının iş düzenini bozmaz, arkadaşını işe alır. Kendisi de yaptığı yeminin kefaretini öder. Böylece hem arkadaşına zarar vermekten kurtulmuş olur, hem de işi ibadete bağlamış olur, ibadet sevabı almış olur.
Çünkü yeminin kefaretini ödemek bir tür ibadettir. Nitekim Cenab-ı Hak: `Allah adına yaptığınız yeminleri iyilik etmenize, günahtan sakınmanıza ve insanların arasını düzeltmenize engel kılmayın. Allah işitir ve bilir`2 buyurmuştur.

Ynt: Yemin Bozmak By: lonely Date: January 18, 2009, 03:29:32 PM
tşkler cnm

SiteMap - İmode - Wap2