Bugün sık karşılaştığımız bir hastalık olan kansızlık veya tıbbi ismiyle "anemi" hakkında bilgi vermeye devam edeceğim. Solukluk, yorgunluk, halsizlik, nefes darlığı, çarpıntı, iş yapma gücünde azalma gibi belirtileri olan aneminin sık görülen bir diğer sebebi de vitamin eksiklikleridir.
B vitamini grubundan B 12 ve folik asit adını verdiğimiz iki vitamin kırmızı kan hücreleri dediğimiz eritrositlerin yapısında yer alır. Bu vitaminlerin eksikliği durumunda sağlam, iyi çalışan eritrosit yapımı bozulur. Normalden daha büyük yapıda ve daha az sayıda eritrositler vücut tarafından yapılmaya başlar.
B 12 vitamin eksikliği diyetle alım yetersizliği, barsak hastalıkları veya barsak ameliyatları sonrası emilim eksikliği, barsak parazitlerine bağlı oraya çıkar. Folik asit eksikliği ise alkol kullanımının arttığı durumlarda, beslenme bozukluğu olanlarda daha sık görülür. Bu iki vitamin eksikliği sonucu görülen anemiye megaloblastik anemi veya pernisyöz anemi adını veriyoruz.

TİP 2 DİYABET
Pernisyöz aneminin sık görüldüğü hasta grupları daha çok yaşlı kadınlar, tip 2 diyabetik hastalar, otoimmun hastalıklara sahip kişilerdir. Otoimmun hastalık dediğimiz zaman tiroid iltahapları, tiroidin Graves hastalığı, böbrek üstü bezi hastalıkları akla gelebilir.
Pernisyöz anemide yukarıda saydığım kansızlık belirtilerine ek olarak kırmızı düz dil, kilo kaybı, iştahsızlık, uyuşukluk, sinir sistemi bozuklukları, duyu kayıpları, ishal de görülebilir.
Pernisyöz aneminin tanısında hemoglobin değerinin 12 gr/dl'nin altında olması ile beraber eritrosit büyüklüğünün arttığının saptanması, kan folik asit veya B 12 vitamin değerinin düşük saptanması yeterlidir.

VİTAMİN TAKVİYESİ
Tanı konulduktan sonra tedavisi eksik olan vitamini ilaçla vermek şeklindedir. B 12 vitamini enjeksiyon şeklinde verilirken, folik asit enjeksiyon veya hap şeklinde verilebilir. Verilecek tedavi vücuttaki depolar dolana kadar devam eder. Vitamin depoları dolduktan sonra sebebe göre vitamin tedavisine devam edilebilir veya takip ile karar verilir. Hasta tedaviye başlandıktan kısa süre sonra kendini daha iyi hisseder ve şikayetleri kaybolmaya başlar. Tanısı ve tedavisi kolay olan bu kansızlık çeşidini akılda bulundurmak yaşamımızı kolaylaştracaktır.



DR. PELİN TÜTÜNCÜOĞLU