Işıl Parlakyıldız - Ali'm

Herkesin dediği gibi ben de bu kitabı ilk kitaptan daha az sevdim. Duygu'dan sonra bu kitap pek olmamış bence. İlk kitapta Ali'yi
çok sevmiştim, çok sevimliydi. Ama bu kitapta çok değişmişti, kitapta da belirtildiği üzere bir sürü öküzlük yaptı
Keşke bu kitap yazılmasaydı da Ali'yi ilk haliyle hatırlasaydım ama artık çok geç
Ali'nin Aslı'yı sürekli hırpalaması, ben ne dersem o olur tavırları bana çok itici geldi. Bazen bu davranışlarından boğulup sayfa
atlayarak okudum. Aslı'yı da sevemedim, onun da bayağı çenesi vardı, konuştukça konuştu. Ama son 150 sayfada falan karakteri
değişti sanki, biraz Selma'ya benzedi  karakteri tam oturmamış bence. Son olarak Ali'nin inadına değineyim. Bizim öküz,
Aslı'ya aşık olduğunu kız dışında herkese itiraf etti bir Aslı'ya itiraf edemedi. Neymiş efendim o sevdiğini hissettiriyormuş.
Hem söyle hem hissettir diyorsunuz ama Ali aynı anda iki işi yapamıyor sanırım
Kitabın iyi yanlarına gelecek olursam herkesi bir arada görmek çok hoşuma gitti özellikle Duygu ve Sedat'ı Duygu kitabında
beklentim yükseldiği için biraz hayal kırıklığına uğradım açıkçası ama diğer Türk yazarlara göre daha iyi yazdığı kesin
Puanım 6/10.

Alim-Işıl Parlakyıldız
Duygu'dan sonra Alim'i okumak ilaç gibi geldi. Korkmuştum açıkçası hayal kırıklığına uğramaktan. Duygu o kadar mükemmel bir kitaptı ki aynı hissi Alim için hissedememekten korktum.
Ancak Alim bambaşka bir hava kattı hayatıma. Duygu kitabında ben Ali'yi hiç böyle düşünmemiştim. Hep bir haytalığı, hayatı boş vermişliği, gamsızlığı vardı. Kitap kendi ağzından yazıldığı için Ali'nin iç dünyasını gördüm ve anladım ki Ali hiç de öyle tahmin ettiğim gibi bir adam değilmiş. Her şey tadındaydı kitapta. Duygu kitabında olduğu gibi bazı sayfalarda gülmekten duramadım bazı sayfalarda duygulandım-evet duygulandım siz tek kızlar mı duygulanır ağlar sanırsınız(gerçi ağlamadım ama).
 Duygu'nun bende yeri bambaşka hiçbir kitap onun yerini tutamaz. Bende öyle harika bir abla var ki sayesinde kitap kurdu oldum ve Duygu'yla tanıştım. Buna rağmen iyi ki yazar Alim kitabını da yazmış. Bu kitaplar bize aile olmanın kan bağı gerektirmediğini gösterdi. Her şey kan bağı değil, öyle karakterlerdi ki can bağıyla birbirlerine bağlılar. İmrenmemek elde değil.
 Açıkçası ben yazardan bir  üçüncü kitap isterim Sado ağzından yazılsın, çok sır var onunla ilgili.
 Umarım okumayan üyelerimiz en kısa zamanda okur yorumlarını bizimle paylaşır.
Duygu'nun da dediği gibi Bekir candı, Ali kandı, Sedat aşktı.
Canı gönülden okumanız dileğiyle, pişman olmayacaksınız.

Not:Sahiplik ekini bitişik yazmayı uygun gördüm. O sahiplenmeyi kesme işaretiyle bölmek içimden gelmedi -ALİM-

Işıl Parlakyıldız-Ali'm

Açıkçası ben Duygu kitabını daha çok beğenmiştim tabii bunda Sedat çook önemli bir faktördü. Ali Sedat'ın tam tersi bana göre Aslı dışındaki herkese iyi ve kibar Aslı'ya gelince tam bir kutup ayısı-Aslı'nın tabiriyle- yani ben yumuş yumuş olmasını beklemiyordum ama habire kızın canını acıtıp ağlatması da çok kötüydü ama kitabın sonundaki sürprizi ve sözleriyle de affettirdi kendini.Sonu demişken sonunun öyle hemen bitmesini istemezdim açıkçası biraz daha yazabilirdi. Duygu'yu daha çok sevsem de Alim de eğlenceli diyalogları ve akıcı diliyle okunabilir bir kitaptı bana göre 

arkadaşlar ALİ M bitti.Belki DUYGU fanatiği olduğumdan belkide tam sarmadı .Wattpad de daha önce okumuştum kıtapta farklı olarak eklemeler ve düzenlemeler olmuş iyide olmuş açıkcası yazar bence son yılların en iyi ve özgün Türk yazarı olma yolunda emin adımlarla ilerliyor .Kitabın en ilgi çekici ve güzel bölümleri Duygu ve Sedat lı sahnelerdi inanın sizde okuyunca hak vereceksiniz .Spoi vermek istemediğim için kitaptaki tutarsızlıkları anlatmayacağım. Özetle başarılı iyi bir kitap kendini zaten rahatlıkla okutuyor karakterler tanıdık ve biraz daha yakından tanıyoruz .Tavsiye ederim