1- HEP KARARSIZLAR

İşyerinde, arkadaşınızla öğle yemeğine çıkmayı planlıyorsunuz. "Nasıl bir yere gidelim?" diye soruyorsunuz, "Fark etmez" diyor. Sonra "O zaman pizzacıya gidelim" diyorsunuz, suratını asarak "Ama pizza çok kalorili" diyor. "Tamam, diyet yemekleri yapan bir restorana gidelim" diyorsunuz, bu kez de "Diyet yemekleri de lezzetli olmuyor" diyerek, sizi çileden çıkartmayı başarıyor.
Bu tip insanlar sürekli arada kalır. Bir türlü karar veremeyen bu insanlardan uzak durmak gerekiyor. Alternatifler sunuldukça onlar ne istediklerini ya da istemediklerini bir türlü bilemezler. Sadece önerilere tepki verirler.

Ne yapabilirsiniz?
İlk kural, boşuna didinmeyin. Onların kafaları sizinkinden farklı çalışıyor. Bu insanlar neyi istemediklerinin tarifini, istediklerinin tarifinden daha kolay yapar. Eğer böyle bir insanla karşı karşıyaysanız, ona ne istemediğini sormanız daha doğru olur. İnanın, şaşırtıcı şekilde hızlıca sorunuza cevap alabilirsiniz.


2- SÖZ VERİP SÖZLERİNİ TUTMAYANLAR

Çevrenizde ne kadar çok böyle insan var, değil mi? Onlara "Uçak rezervasyonlarını yaptıracaksın değil mi?" tarzında soru sorduğunuz zaman, hemen "Tabii ki evet!" gibi olumlu cevap verirler. Fakat bilirsiniz ki, verdikleri sözleri hiçbir zaman yerine getirmezler. Sürekli "Unuttum. Yarın kesin halledeceğim" gibi cümleler sarf ederler.

Ne yapabilirsiniz?
"Yapacaksın değil mi?" tarzında sorulardan uzak durun. Çünkü o işin yapılmasını, onun inisiyatifine bırakmış olursunuz. Bunun yerine "Ne zaman yapacaksın?" gibi içerisinde gücünüzü hissettiren, emir verdiğinizi gösteren sorular sormalısınız. Emrivaki yapmak, onları söz verdikleri şeyi yerine getirmeye zorunlu kılar.



3- KESİN BİR CEVAP VEREMEYENLER

Bazı insanlar gayet basit bir soruya bile net bir cevap vermekte zorlanır. Sorduğunuz sorunun cevabını verirlerken, size birçok alternatif sunarlar ve hangi alternatifin doğru olduğu konusunda mücadele verirler. "Kahve ister misin?" sorusunda bile "Kulağa hoş geliyor ama uzmanlar çalışanların çok fazla kafein almamaları gerektiğini söylüyor" gibi bir cevapla sizi şok edebilirler.

Ne yapabilirsiniz?
Olaylara genel bakmazlar. Detaycıdırlar. Eğer sorunuzun karşılığında "Evet" ya da "Hayır" cevabını almak istiyorsanız, sorularınız "Sana basit bir soru soracağım. Sadece 'Evet' ya da 'Hayır' de" şeklinde bir cümleyle başlamalıdır. Yine de bol açıklamalı bir cevap vermeye kalkarsa, kibarca sözünü kesin ve "Cevabın için 10 dakika sonra sana geri döneceğim" deyin.



4- ASLA DİNLEMEYENLER

Bazı durumlarda partnerinizin ya da iş arkadaşınızın sizi dinlemediği hissine kapılabilirsiniz. En basit diyaloglarınız bile belli bir süre sonra tartışmaya döner. Siz başka bir konudan bahsedersiniz, o başka bir konudan. Ya da bazen iletişim kurmakta bile zorluk çekersiniz.

Ne yapabilirsiniz?
Eğer hiçbir konuda mutabık kalamıyorsanız ve iletişiminizde problem varsa, klasik bir arabuluculuk metodu kullanabilirsiniz. "İkimiz için çay yapmaya gidiyorum. Konu hakkında daha sonra konuşalım" deyin ve sonra oturup birbirinizin neleri istediğini ve istemediğini kararlaştırın. Hatta ortak noktalarınız üzerine bir liste bile hazırlayabilirsiniz.



5- BENCİLLER VE SAYGISIZLAR

Ben egosu yüksek insanlar, kendilerinden başka kimseyi düşünmez. Yaptıkları bir hareketin sizi nasıl etkileyeceği üzerinde durmazlar.
Çoğu zaman nasıl düşüncesiz hareket ettiklerinin farkına varmazlar. Malum, bir hareketi yapmadan ya da ağızdan laf çıkmadan önce bin kez düşünmek gerekiyor. Fakat bu ne kadar mantıklı olsa da, hayata geçirme konusunda zorlanıyoruz.

Ne yapabilirsiniz?
Bu tarz insanların bencil ve saygısız davranışları karşısında bir şeyler söyleme ihtiyacı duyuyorsanız, ama kırılmalarından korkuyorsanız, onlara şaka yollu uyarıda bulunmayı deneyebilirsiniz.



6- SİZİ NİTELİK OLARAK YETERSİZ HİSSETTİRENLER

"Hazırladığın rapor iyi olmamış. Güzel yemek yapamıyorsun" gibi laflarla moralinizi bozan insanlar muhakkak etrafınızda vardır. Onlar yüzünden sinirlenirsiniz, kendinizi işe yaramaz hissedersiniz. Ama bu tarz düşüncelerle aslında kendinize haksızlık yapıyorsunuz.
Çünkü insan nasıl hissedeceğini kendisi seçer, başkası değil, insanlar genellikle yaptıklarının farkında olmaz. Tamam, onların görüşleri önemlidir ama bunu hayatınızın merkezine oturtmamalısınız. Görüşleri sadece aklınızın bir ucunda durmalıdır.

Ne yapabilirsiniz?
Bu tarz insanlardan geleceklere karşı savunmada beklemek yerine, kendinizden emin tavırlar sergileyin. Başkalarının moralinizi bozmasına izin vermeyin, sizi eleştirdikleri noktalarda aslında ne kadar iyi olduğunuza dair bir liste yaparak güveninizi yerine getirin.


7- HER ZAMAN EN İYİSİNİ YAPANLAR

Güzel bir tatilden sonra işe gittiğinizde, iş arkadaşınız hemen tatiliniz hakkında "Nerede kaldın? Ne yedin?" gibi sorular sormaya başlar. Sonra bir bakarsınız, sizin gittiğiniz yere tatil yapmaya gitmiş. Hem de sizden daha uzun süre tatil yapmış, sizin kaldığınız otelden çok daha iyi bir motelde kalmıştır. Tek kelimeyle sizden daha iyi bir tatil geçirmiştir. Bu da ister istemez insanın sinirini bozar.

Ne yapabilirsiniz?
En iyisi yaptıklarınızla alakalı başkalarına hiçbir şey söylemeyin. Sordukları soruları geçiştirmeye çalışın. Ayrıntılara fazla girmeyin ve konuyu değiştirmeyi deneyin. Böylece sizi taklit etmelerinin ve belki de sizden daha iyisini yapmalarının önüne geçebilirsiniz.


8- HER ZAMAN BAŞKALARINI SUÇLAYANLAR

İş arkadaşınız, işin son teslim tarihini unutmasına rağmen sürekli ısrar ediyor: "Bu benim suçum değil. Her şeyi yaptım. Raporlarımı zamanında dosyaladım ama dosyalar kayboldu".
Başkalarını suçlayan insanlar, hiçbir işin sorumluluğunu üzerlerine almaz. Konuşmalarınızda sık sık göz temasından uzak dururlar ya da ses tonlarında anormallik vardır.

Ne yapabilirsiniz?
Onların kişiliğini ve duygularını sorgulamak yerine davranışlarına bakın. Kesinlikle onları "Yalancı" diye çağırmayın. "Sen öyle yaptığın için ben de mutlu oldum" tarzında cümleler, onları sorumluluk almaya teşvik eder.[/size]