Prof. Dr. Abay, ruh sağlığıyla ilgili sorunların insanlarda birçok sıkıntıya yol açtığını belirtti. Ruh sağlığı bozulan insanın birçok görevini aksattığını vurgulayan Abay, şöyle devam etti:
''Ruh sağlığı sorunları yeti yitimine yol açar.

Yeti yitimi, kişinin kendinden beklenen iş, okul, ev, toplumsal roller ve kendi bakımına ait görevleri aksatması anlamına gelir. Birçok hastalıkta kişide yeti yitimine yol açan olumsuz etkiler ortaya çıkar. Ruh sağlığı sorunları kişide yeti yitimine yol açması bakımından tahmin edilenin tersine ön sıralarda yer almaktadır.

Dünya Sağlık Örgütünün geleceğe yönelik öngörülerine göre, depresyon, kadınlar ve gelişmekte olan toplumlarda başta gelen yeti yitimine yol açan hastalık olacak. Önümüzdeki yıllarda ruh sağlığının önemi, yaşlı nüfus arttıkça daha da artacaktır. Depresyon, koruyucu önlemler alınmadığında intiharla sonlanabilen bir ruhsal hastalıktır. İntihar, tüm toplumda ölüm nedenlerinin ilk 10 sırasında, genç nüfusta trafik kazası ve cinayet ölümlerinin ardından 3. sırada yer almaktadır.''

Ruhsal sorun yaşayan kişilerin çoğunun yetersiz tedavi gördüğüne dikkati çeken Abay, ''Bugün dünyada yaklaşık 450 milyon kişinin ruhsal sorunları olduğu, 20 milyon kişinin de ruhsal sorunlar nedeniyle yardım arayışı içinde olduğu bilinmektedir. Birinci basamak sağlık kuruluşlarına başvuran yaklaşık 4 kişiden birinin müracaat nedeni ruhsal sorunlardır ve bunların birçoğu yetersiz tedavi görmektedir. Ruh sağlığı sorunu olanların en az bir yakını olduğu düşünülürse, sorunun toplumun önemli bir kesimini, hatta tamamını doğrudan ilgilendirdiğini söylemek abartı olmaz'' dedi.

-''Ruh sağlığı hizmetleri bugün için yeterli değildir''-

Prof. Dr. Abay, Türkiye'de ruh sağlığı hizmetlerinin verildiği hastanelerdeki yatak sayısının Avrupa'nın gerisinde kaldığını belirterek, şunları kaydetti:
''Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, ülkemizdeki ruhsal sorunların tedavisinde kullanılan yatak sayısı olması gerekenin 10'da biri kadardır. Ülkemizde 100 bin nüfusa düşen ruh hekimi sayısı 2, dünya ortalaması 4, Avrupa ortalaması 10 düzeyindedir. Sağlık Bakanlığının bu konudaki politikası henüz oldukça yeni olmakla birlikte, ruh sağlığı hizmetleri örgütlenmesi yetersizdir. Bu konuda çalışmalar devam ediyor, toplumun bilgilendirilmesi ve duyarlılığının artırılması hepimizin acilen önceliğidir.''