Yoğun bir hazırlığın ardından önümüzdeki hafta sonu yapılacak KPSS’ye girecek olan yüz binlerce gencin kafasını kurcalayan bir soru var: Acaba bu sınavın soruları da “seçilmiş” adaylara servis edilecek mi?



2010 yılında yapılan KPSS’nin ardından patlak veren skandal, ÖSYM Başkanının istifasına, sınavın tekrarına ve sınav sistemine olan güvenin yerle bir olmasına yol açtı. 2009 KPSS birincisi Eğitim Bilimleri sınavında 120 doğru yapamamışken, 2010’da neredeyse 350 kişinin 120 net yaptığı ÖSYM’nin sitesine giren bir hacker tarafından ortaya çıkarılınca skandal patlak verdi.

2010 KPSS skandalı benzeri görülmemiş bir sınav yolsuzluğu olmasının yanı sıra sonuçları ve tartışmaları ile de tarihsel bir özelliğe sahip. KPSS 2010 skandalının ardından, YGS 2011’deki şifre skandalı ile Türkiye’de merkezi sınav sisteminin tamamen işlevsizleştiği, sınavla seçme ve eleme dışında başka parametrelerin devrede olduğu ortaya çıktı.

KPSS 2011 öncesi sınava girecek adaylara tatsız ve can sıkıcı gelecek olsa da, geçen yıl yaşanan skandalın unutulmaması için adım adım yaşananları sıraladık.

17 Ağustos 2010
Temmuz ayında yapılan KPSS sınavında toplu yolsuzluk yapıldığı ile ilgili iddialar ortaya atıldı. İddiaların kaynağı, ÖSYM’nin sitesine giren bir hackerın söyledikleriydi.

ÖSYM altyapısına giren "Kopya skandalı" rumuzlu hacker "Tüm adayların sonuçları önümdeydi. 1200 kişi 98 üstü almış. Bunlar önceki sınavda 40 puanı bile aşamamıştı" diye konuştu.

21 Ağustos 2010: Kuşkular yersiz değilmiş
KPSS Eğitim Bilimleri Sınavında 120 sorudan 110 ve üzeri net yapanlardan 20 kişinin aynı evde yaşayan çiftler, kardeşler ve arkadaşlar olduğu ortaya çıktı. Bir önceki KPSS’de 120 tam soruyu yapan olmadığı halde, KPSS 2010’da çok sayıda kişinin tam soru çözmesi ve bu kişilerin yakın ilişki içerisinde olması organize bir hırsızlık olduğu kuşkularını haklı çıkardı.

24 Ağustos 2010: Yarımağan’a göre bir sorun yok!
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, KPSS'ye yönelik iddialarla ilgili incelemede bulunduklarını ancak kopya bulgusuna rastlamadıklarını söyledi. Yarımağan yaptıkları incelemenin sonucunu şu şekilde yorumladı: “ Peki sonuç nedir? Ya hiçbir şey olmamıştır ki bu bence ciddi bir olasılık veya birşey olmuşsa, bir sızma olmuşsa nereden olduğunu ancak savcılık bulabilir. Yani bunu adaylarla konuşarak, ancak savcılık bulabilir kanaatindeyiz.''

Yarımağan kendinden emin bir şekilde, “Eğer bir şekilde 300-500 kişiye sorular bir türlü servis edilmiş olsaydı, ben yüzde yüz eminim şimdiye kadar bunun kokusu çıkardı” dedi.

28 Ağustos 2010: Sorular mail yoluyla dağıtılmış
KPSS sorularının sınavdan beş gün önce bir mail adresine gönderildiği ve buradan dağıtıldığı ortaya çıktı. Herkese değil belli kişilere dağıtıldığı anlaşılan soruların, kitapçık basılmadan önce yayıldığı tespit edildi.

4 Eylül 2010: KPSS Sınav Komisyonu lağvedildi
KPSS sınavını hazırlayan komisyonun bir üyesinin KPSS'ye hazırlık kursu veren bir dershane sahibi olduğunun ortaya çıkması sonrasında ÖSYM, KPSS sorularını hazırlayan 7 kişilik komisyonun lağvedilmesi kararını aldı.

4 Eylül 2010: Fail bulundu!
KPSS sorularının çalındığı ve kopya çekildiği iddiasıyla yürütülen soruşturmada, ham soruları Baki Saçı’nın e-posta adresine gönderdiği öne sürülen kişinin Berat Koşucu olduğu anlaşıldı. Koşucu’nun sosyal paylaşım sitesi Facebook'ta üyesi olduğu gruplar arasında “Muhterem Fethullah Gülen”, “Türkçe Olimpiyatları” gibi grupların da bulunduğu öğrenildi.

AKP’ye yakınlığı ile bilinen Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneği’nde bilgi işlem sorumlusu olarak çalışan Koşucu’nun soruşturmadan ötürü dernekle ilişkisi kesildi.

6 Eylül: Sorular satmak için çalınmadı
Kopya olayının ortaya çıkmasının ardından bir gazetede yer alan haberde soruların 10 bin dolara satıldığı iddia edildi. Ancak soruşturmayı yürüten Savcı Şadan Sakınan, bu iddiaları yalanlayarak, "İncelemeler devam ediyor" dedi.

21 Eylül 2010: “Cemaatten aldım”
Kopya skandalında tutuklanan reis lakaplı O.A.U., öğretim üyesi, soruları cemaate yakın kişiler aracılığı ile ele geçirdiğini söyledi. O.A.U., ifadesinde "Polis Meslek Yüksek Okulları öğrenci adaylığının iptalini sağladığım yönündeki suçlama kısmen doğrudur. Ancak soruları çalan ben değilim. Cemaatten aldım. Kadirlili olan bir hemşerim cemaate mensup bazı kişilerin sınav sorularını tanıdıkları kişilere dağıttıklarını söyledi. Ben de cemaatle içli dışlı olan akrabam Ö.L.E'ye söyledim. Soruları aldı ve bana faksladı" dedi.

22 Eylül 2010: Artık yapacak bir şey yok…
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan görevinden istifa etti. Yarımağan, "Koşullar böyle gerektirdi. Emekli olacağım. Torunum var, onunla ilgileneceğim” dedi. Yarımağan, 1974 yılından bu yana ÖSYM’de görev alıyordu.

31 Ekim 2010: Yeniden sınava
ÖSYM’nin sitesinin hacklenmesi sonucunda ortaya çıkan ve uzun süre görmezlikten gelinen KPSS skandalı en sonunda kopya nedeniyle iptal edilip tekrar edildi. Adaylar ikinci sınavın sorularını, “Acaba bu sefer de kopya çekiliyor mudur?” düşüncesiyle cevaplandırdılar.

3 Kasım 2010: Durmak yok yola devam!
Eğitim Bilimleri sınavının iptal edilerek tekrarlandığı ve diğer bölümlerinde de ciddi şaibelerin olduğu KPSS'de yüksek puan alan, isimleri soruların sızdırılması ve kopya iddialarına karışan Harun Aydın ve Halil İbrahim Baran'ın TRT'ye AKP'li bakan ve milletvekili referansı ile başvurdukları ortaya çıktı.

11 Kasım 2010: Ful çekenler sınava girmedi!
Milliyet gazetesi yazarı Abbas Güçlü, kopya skandalı nedeniyle önceki hafta sonu yeniden yapılan KPSS ile ilgili ortaya önemli iddialar attı. Güçlü’ ye göre önceki sınavdaki kopyacılar bu sınava girmedi, topluca sağlık raporu aldı ve bu defa 120 net yapan çıkmadı.

12 Kasım 2010: Sonuçlar ifşa olmasın!
Önceki KPSS’de gerçekleşen örgütlü kopya skandalıyla mağdur edilen milyonların hakkını teslim edecek olan ÖSYM, bunu yapmak yerine kopya skandalının açığa çıkartılmasında çok işe yarayan internetten sorgu sistemini değiştirerek, TC kimlik numarası bilinen kişilerin sonuçlarının öğrenilmesinin önüne geçti. Böylece, önceki sınavda kopya çektiği tespit edilen ve TC kimlik numaraları bilinen adayların, bu ikinci sınavda ne sonuç aldıkları kontrol edilemedi.

7 Ocak 2011: Henüz bir tespit yok
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, 2010 KPSS sınavı ile ilgili soruşturmada kişi ve kurumlarla ilgili herhangi bir tespitte bulunulmadığını açıkladı. Çubukçu, “Bu aşamada kopya olaylarına karıştığı iddia edilen kişi ve kurumlarla ilgili herhangi bir tespit bulunmadığı beyan edilmektedir" dedi.

9 Şubat 2011: Sen misin eylem yapan!
2010 Ağustos’unda Ankara'da Abdi İpekçi Parkı'nda oturma eylemi yapan AYÖP ( Ataması Yapılmayan Öğretmenler Platformu) üyeleri bir kez daha atama taleplerini dile getirmek istemişlerdi. Hükümet ise bu taleplere yanıt vermek yerine polise müdahale emri vermiş, 51 öğretmen adayı polis müdahalesi sonucu gözaltına alınmıştı.

51 öğretmen hakkında Ankara Cumhuriyet Savcısı Abdulvahap Yaren tarafından iddianame hazırlandı. İddianamede, ihtar ve zor kullanmaya rağmen dağılmayan ve eylemlerinde ısrar eden AYÖP üyelerinin, 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet etmek suçundan 1 yıl ile 3 yıl arasında değişen hapis cezalarıyla cezalandırılmaları istendi.

Mayıs 2011: Yarımağan’a göre KPSS örgütlü hırsızlık
ÖSYM eski Başkanı Prof.Dr. Ünal Yarımağan Türkiye Bilişim Derneği’nin çıkardığı Bilişim Dergisi’nin Mayıs sayısında yazdığı yazıda şu ifadelere yer verdi:
“Sorular sınavdan önce, büyük olasılıkla ses kaydı alınarak veya uzaktan dinleme yoluyla elde edilmiş ve 2-3 bin kişiklik bir gruba sınavdan önce, örneğin bir deneme sınavında ulaştırılmış olabilir. Bu adayların tümü sınavda aynı yanıtları vermemiştir. Ancak sınavdan önce soruları çözdükleri için, diğer adaylara göre daha başarılı olmuşlardır...Soruları çalan kişiler ÖSYM dışından profesyonel kişilerdir. Ancak bu kişilerin ÖSYM içinden işbirlikçileri de olabilir. Sınavdan önce soruları gören ve sayılarının 2-3 bin dolayında olduğu tahmin edilen adayların da ağzı çok sıkı kişiler olduğu anlaşılmaktadır. Sınav yapılalı 9-10 ay geçmesine rağmen bu adaylar arasından pişman olan, itirafta ya da ihbarda bulunan çıkmamıştır. Kısaca gerek kopya olayını organize eden kişilerin, gerekse soruları sınavdan önce gören adayların çok örgütlü oldukları söylenebilir. Basın tarafından ‘KPSS Skandalı’ diye adlandırılan olay, kanımca örgütlü bir hırsızlık olayıdır.”

7 Haziran 2011: Erdoğan’dan Yarımağan’a veryasın!
Başbakan Tayyip Erdoğan, seçimlerden birkaç gün önce katıldığı bir televizyon programında Ünal Yarımağan için, “KPSS’nin içine etti” dedi. Erdoğan’ın bu sözlerinin, Yarımağan’ın AKP’yi eleştirmesinden sonra ve seçimlerden önce gelmesi dikkat çekti.

(soL – Haber Merkezi)

KPSS'ye girecek olanlara Allah kolaylık versin. işleri zor.

böyLe bir Türkiyede yaşıyoruz işte..neyi doğruki bu doğru düzgün olsun..
Zaten bundan sonrada düzgün bi sistemle gitmez; gerçekten de içine ettiLer sınav sisTeminin..
Zaten sınavLara girecek olanlarda stReste umutLar az, bide çektiklerine bakın..kendi menfaatLerini düşünmekten işLeri yoLuna koyamayan bi üstLük..

zor bu snv işleri yaa Allah girenlere kolaylık versin ne diyelim....valla mazlum bu sefer söylicek lafım yok bu sınav sistemi bi tuhaf oldu ya

Allah yardimcilari olsun :/